Apne Tanısı İçin, Bilgisayarın Uzmanlığı Yetmez

Nörolog Dr.Burak Paköz uyku apnesi tanısında iyi öykü ve doktor muayenesi yanında altın standart olarak tüm gece uyku testinin gerektiğini belirtti.

  • 0
  • 702
Apne Tanısı İçin, Bilgisayarın Uzmanlığı Yetmez
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:

Nörolog Dr.Burak Paköz uyku apnesi tanısında iyi öykü ve doktor muayenesi yanında altın standart olarak tüm gece uyku testinin gerektiğini belirtti. Uzm. Dr. Paköz, “Üstelik hastanın bir gece geçirdiği uyku laboratuvarında elde edilen verilerin sadece bilgisayar tarafından yapılan skorlama da bizi doğru tanıya götürmez. Veri analizinin uzman tarafından her hasta için yapılması gerekir” dedi.

Kent Sağlık Grubu Nöroloji Uzmanı Dr. Paköz, uyku bozukluklarından biri olan uyku apnesi ile ilgili şikayetleri olan hastaları “tanı” konusunda uyardı. Uzm. Dr. Paköz, uyku apnesi olan kişilerin uyku sırasında horlamaları, gece boyunca tekrarlayan, en az 10 saniye  süreli “nefes alıp vermede durmaları” (apne) olduğunu hatırlattı. Nefes durmalarının kişinin uyku kalitesini bozulduğunu belirten Paköz, “Bu kişiler kendilerini gün içinde yorgun ve uykulu hissederler. Dikkatlerini toplayamaz, konsantrasyon sorunu yaşarlar, daha kolay sinirlenirler. Uzun dönemde başta kalp ve beyin damar hastalıkları, hipertansiyon, depresyon gibi rahatsızlıklar ve trafik kazaları açısından risk taşırlar. Hastalığın teşhisi için de sadece muayene ve tahliller ya da yakınlarının gece uykusunda nefesinin durduğuna ilişkin tanıklıkları yetmez. Mutlaka polisomnografi dediğimiz uyku testi yapılmalıdır” diye konuştu.

Bu test kadar bu testin sonuçlarının doğru değerlendirilmesinin kesin tanı ve tedavi açısından çok önemli olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Paköz, şu uyarılarda bulundu:

“Uyku bozuklukları laboratuvarında yapılacak ‘polisomnografik tetkik’ ile uyku apnesine kesin teşhis koyduğumuz gibi hastalığın şiddetini de belirleriz. Bu tetkik tüm gece boyunca uyku sırasında beyin aktiviteleri, solunum, horlama, bacak hareketleri, kalp ritmi, yatış pozisyonu gibi parametrelerin kaydedilmesi esasına dayanır. Bu tetkik sonucunda bilgisayarlar da bir skorlama yapar ancak bu skorlamaların yani verilerin analizi bu konuda deneyimli bir uzman tarafından yapılmalıdır. Uykuda solunum durmalarının süresi, sıklığı, tipi, yatış pozisyonu ve uyku evreleri ile ilişkisi, kanda oksijen doygunluğunda düşme olup olmadığı, kalp ritmi, uyku etkinliği gibi veriler hastanın özelinde değerlendirilerek tanı koyulmalıdır.”

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Karın ağrısıyla gitti, yumurtalığında tümör ortaya çıktı

Geçmeyen alerjiye endoskopik çözüm

Mamografi Eşliğinde Biyopsi

Duygusal travma, ‘Kırık Kalp Sendromu’na neden olabilir!

63 yaşında yeni nefesine kavuştu!

Parkinson’ hastalarının tedavisi tek bir merkezde!

Arşiv