Ekonomide normalleşme sinyalleri

EBSO Başkanı Ender Yorgancılar açıklanan büyüme rakamlarının umut verici olduğunu belirterek “Bu veriler yetersiz olsa da cari açık vermeden de, pozitif büyüme yakalanabileceğini ortaya koyması bakımından önemlidir” dedi.

  • 0
  • 551
Ekonomide normalleşme sinyalleri
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:

EBSO Başkanı Ender Yorgancılar açıklanan büyüme rakamlarının umut verici olduğunu belirterek  “Bu veriler yetersiz olsa da cari açık vermeden de, pozitif büyüme yakalanabileceğini ortaya koyması bakımından önemlidir” dedi.
 
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar 2019 yılı üçüncü çeyrek büyümesini değerlendirdi. Ekonomik gelişmelerin en konsantre ve en önemli göstergesinin büyüme rakamları olduğunu belirten Yorgancılar “2019 yılı üçüncü çeyreğinde, baz etkisinin de katkısıyla, ekonomi binde 9 oranında büyümüştür. Kamu tüketimi yanında özel tüketimin büyümede aktif rol oynadığı anlaşılıyor. Mal ve hizmet ihracatının ithalattan daha yavaş artması ise kurlardaki istikrarsızlığın bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Binde 9’luk büyüme hızı, nüfusu yaklaşık yüzde 1,5 oranında artan, beş milyona yakın insanı işsiz olan bir ülke için oldukça düşüktür. Ancak, üç çeyrek küçülmenin ardından gelen bu pozitif oran bizleri umutlandırmıştır. 2018 yılı Ağustos ayında yaşanan türbülans ve devamında gelen olumsuz sürecin ekonomik krize ve ardından da hızla artan işsizlikten sonra sosyal krize dönüştüğü bir dönem yaşandı. Şimdi yaraları sarmamız, ekonomiyi nitelikli büyüme patikasına yeniden sokmamız gerekiyor. Dünya konjonktürü zorlu olmakla birlikte düşük faiz iklimi ve küresel sermayenin yeniden gelişmekte olan ülkelere yönelmesi söz konusudur. Türkiye’nin son bir yılda yaşadığı deneyim, içerisinde ciddi ve önemli dersleri barındırıyor. Türkiye, dış kaynağa dayalı inşaat ve iç talep öncelikli büyüme patikasından ihracata dayalı, cari açığı artırmayan bir nitelikli büyümeye patikasına geçmelidir” dedi.
 
Ekonominin üçüncü çeyrekte yüzde 0,9 oranında büyürken, yılın 9 aylık bölümünde ise binde bir oranında küçüldüğünü de hatırlatan Başkan Yorgancılar “2019 üçüncü çeyreğinde tarım sektörü yüzde 3,8, hizmetler sektörü binde 6, sanayi sektörü yüzde 1,6 oranında büyürken inşaat sektörü 7,8 oranında küçülmüştür. Bu veriler yetersiz olsa da cari açık vermeden de pozitif büyüme yakalanabileceğini ortaya koyması bakımından önemlidir” diye konuştu.  
 
Sanayi sektörünün üçüncü çeyrek ve dokuz aylık performansını da değerlendiren Başkan Yorgancılar, “Sektörün performansını ihtiyaçlar ve potansiyeller çerçevesinde çok yetersiz, ancak zorlu ulusal ve küresel koşullar çerçevesinde takdir edilesi buluyoruz. Zira, sektör enerji girdilerindeki yüksek oranlı artışlara rağmen üçüncü çeyrekte ihracatını yüzde 3,5 oranında artırabilmiştir. Üstelik bunu emek verimliliği yüzde 2,4, reel ücret ücretler yüzde 6,6 oranında artarken başarmıştır. Dolayısıyla 2019 yılı üçüncü çeyreğinde sanayicimiz adeta mucize yaratmıştır” dedi.
 
Üçüncü çeyrekte harcamalar yönünden büyümede oldukça “dengesiz” durumun da dikkat çekici olduğunu vurgulayan Yorgancılar şunları söyledi: “Devlet, bütçe dengelerini zorlayarak 9 çeyrektir büyümeyi tetiklemiştir. Özel tüketim üç çeyrek sonra yeniden büyümeye başlamıştır. Ancak yatırımlar, özellikle de makine ve teçhizat yatırımlarında beş çeyrektir devam eden küçülme sürdürülebilirliğin zor olduğunu ortaya koymakta, yarınlara olumlu bakmamızı engellemektedir. İthalatın ihracattan hızlı büyümesi ise üzerinde ayrıca durulması gereken bir gelişmedir”
 
Gelinen noktada ekonomide bazı risklerin iyi yönetilmesinin gerekliliğini ifade eden Yorgancılar “Kamu dengelerinde çok ciddi bir bozulma yaşanmıştır. Kamu borç çevirme oranları; bedelli askerlik, imar affı ve TCMB ihtiyat akçesinin kullanılmasına rağmen, yüzde 200’lerin üzerindedir. Bu, piyasalarda kamunun özel kesimi dışlamasına neden olmaktadır. Kamunun tasarrufa özen göstermesi gerekiyor. Yine ticaret savaşlarının yaşandığı bir ortamda TL’nin aşırı değerlenmesine izin verilmemelidir. Dış kaynak girişinin başlaması bu riski artırıyor. Ayrıca, sanayide reel ücretlerin verimliliğin çok üzerinde artmamasına özen gösterilmelidir. Bu zorlu dönem atlatılıncaya, normal normal hızına kavuşuncaya kadar sanayicilere pozitif ayrımcılık yapılmalı, akaryakıt, elektrik ve doğal gaz sübvansiyonlu olarak verilmelidir. Enflasyonla mücadeleye kararlılıkla devam edilmelidir. Birçok ekonomik ve sosyal sorunun anası olan işsizlik ile mücadele için istihdam teşvikleri artırılmalıdır. Türkiye’nin yaşadığı ekonomik zorlukların yeni bir erken seçimi kaldırması olası görünmüyor. Bu konu gündemden düşürülmelidir. Aksi halde beş çeyrektir gerileyen makine-teçhizat yatırımlarının yani üretken kapasitenin artması mümkün olamayacaktır. Sevindirici olan şey ekonominin inişten yatay seyre geçmiş olmasıdır. Bizi zorlu ancak ümitli bir yokuş bekliyor. Bu günlerin kısa zamanda geride kalacağını umuyoruz” diye konuştu.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Çin bayramı başladı

Döngüsel Ekonominin Yükselişi

10 milyar dolar ihracat hedefi için güçbirliği

Dönüşümün itici gücü insan kaynağı

Gıda ihracatında 5 milyar dolar hedef

ENSİA'dan 3'üncü AB Projesi

Arşiv