Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, cari açık sorununun, ithal edilen ara malların girdi tedarik stratejisiyle Türkiyede üretilmesi sağlanarak ortadan kalkabileceğini savundu. İtalya ile Çin arasında Türkiyeden başka güçlü üretime sahip ülke bulunmadığına dikkat çeken Yorgancılar, bu konumun sürdürülebilmesi için devletin sanayiciye dünyadaki rakipleriyle eşit olanaklar sunmasını istedi.
Karşıyaka Rotary Kulübünün toplantısına katılan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Yorgancılar, ekonomiyi değerlendirdi. 2010 yılının Ocak-Mayıs döneminde 45 milyar 174 milyon dolarlık ihracatın bu yıl aynı dönemde yüzde 20.1 artışla 54 milyar 263 milyon dolara yükseldiğine dikkat çeken Yorgancılar, yine aynı dönemlerdeki ithalatın 68 milyar 165 milyon dolardan yüzde 43.8 artışla 98 milyar 17 milyon dolara çıktığını anlattı. Ender Yorgancılar, 2010 yılının ilk 5 aylık döneminde ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 66.3ten 55.4e gerilediğini belirtirken, ara malı ithalatındaki yükselişe işaret etti. 2010 yılının Ocak-Mayıs dönemindeki 49 milyar 428 milyon dolarlık ara malı ithalatının bu yılın aynı döneminde yüzde 41.3 artışla 69 milyar 890 milyon dolara fırladığını söyleyen Yorgancılar, 2010 yılındaki 131 milyar dolarlık ara malı ithalatının 38.4 milyar doları enerjiden kaynaklanıyor. İhracatımızdaki durgunluk aşılmaya çalışılırken ithalata olan bağımlılığımız dış ticaret açığını artırmış ve yeniden ara malı üretiminin önemini ortaya çıkarmıştır. Girdi fiyatlarının yüksek olması sebebiyle sanayimizin ara malı ithalatına yoğunlaşması bu dönemde de devam etmiştir. Ara malı ithalatı ve sanayi üretimi arasında yüzde 86 düzeyinde anlamlı bir ilişki vardır. Bu da üretime dayalı bir sanayi politikasının zorunluluğunu açıkça ortaya koymaktadır. Cari açığı Girdi Tedarik Stratejisiyle durdurabiliriz. Türkiye ekonomik potansiyeli yüksek bir ülke olmasının avantajlarını, AB ülkelerinin finansman sorunu ve coğrafyasındaki siyasi belirsizlik devam ederken en etkin şekilde kullanmak zorundadır. Belli sektörlerde başlayan Girdi Tedarik Stratejisi çalışmaları ile yerli üretimin korunması, yurtdışından ithal edilen ürünlerin Türkiyede yapılabilmesi en büyük dileğimizdir dedi.
Hammadde, Ar-Ge ve inovasyon
Sunumunda sektörel örnekler de veren Yorgancılar, Avrupadaki her 5 buzdolabından birinin Türkiyede üretilmesiyle övünüldüğünü, ancak buzdolabının hayati parçası kompresörün ithal edildiğini anlattı. Yorgancılar, ev tipi soğutucularda kullanılan kompresörlerin ana parçalarının bakır ve demirden üretildiğini, Çinin geride kalan 5 yılda bakır ve demir cevherlerinin bulunduğu ülkelerdeki madencilik yatırımlarını artırdığını örnek verdi.
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Yorgancılar, 1990lı yıllara kadar Türkiyenin ihracatının yüzde 90ını tarım ürünleri oluştururken bugün yüzde 90 sanayi ürünü ihraç eder hale gelindiğini vurguladı. Türk sanayicisinin verimliliği, maliyet kontrolünü öğrendiğini, inovatif ürünlere yöneldiğini ifade eden Ender Yorgancılar, Ar-Ge desteklerinden yararlanmak için Ar-Ge bölümünde en az 50 eleman istihdam edilmesi şartının gözden geçirilmesini, bu sayının indirilmesini istediklerini bildirdi.
Türkiyenin bulunduğu coğrafyada önemli bir konuma geldiğini anlatan Yorgancılar, şöyle konuştu: Dünyanın yaşadığı krizlerden sonra büyümede önemli bir noktaya geldik. Sanayide Avrupada bile söz sahibiyiz. İtalyadan Çine kadar olan bölgede bizim kapasitemizde ve kalitemizde üretim yapan kimse yok. Enerji fiyatlarımız yükseliyor, döviz kurları artmıyor, yine de 130 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiriyoruz. 2023 yılını beklemeden 500 milyar dolarlık ihracat hedefini yakalayabiliriz. Ancak biz sanayiciler kullandığımız enerji başta olmak üzere üretim girdileri ve istihdam üzerindeki yükler açısından yurt dışındaki rakiplerimizle eşit şartlarda üretim yapabilmek istiyoruz. Bundan sonraki süreçte, yürütülecek politikalarda üretimin esas alınması, beklenen reformların bir an evvel çıkarılması ve Türkiyenin hedeflerine ulaşması yönünde adımlar atılması sağlanmalıdır.
Borcu borçla kapatmaya çalışıyoruz
Büyümenin kaynağının özel sektör olduğunu, imalat sanayinin 2011in ilk çeyreğinde yüzde 12lik büyüme kaydettiğini belirten Yorgancılar, borçlanma ve istihdamda aynı iyimser rakamların yakalanamadığını vurguladı. Yorgancılar, 2010 yılında yüzde 9, bu yılın ilk çeyreğinde de yüzde 11lik büyüme rakamlarına ulaşan Türkiyede şirketlerin para kazanıyor olması lazım ama borç azalmıyor, işsizlik oranı da düşmüyor. Şirketlerimiz üretim ve ihracat yapmasına rağmen döviz kurları artmadı, iç piyasada üretim maliyetlerimiz yükseldi. Özel sektörün özellikle son 1 yılda kısa vadeli dış borcundaki artış borçlanmada sağlıklı olmayan yapıyı bir kez daha gözler önüne serdi. Odamızın üretimden satışlar kriterine göre yaptığı büyük sanayi kuruluşları anket çalışmasında ilk 100de yeralan firmaların borç ve özsermaye oranı yüzde 88den 108e fırladı. Borç ve aktif oranı da yüzde 48den 52ye çıkarak risk sınırını aştı. Ülkemizde tasarruf alışkanlığı da yok. Borcu borçla kapatmaya çalışıyoruz dedi.
Yabancı yatırım için gelsin
Ender Yorgancılar, yabancı sermayenin doğrudan yatırımlardan elde ettiği gelirin kar transferinin 2010 yılında yeniden artışa geçtiğini, 2011 yılının ilk 4 ayında yüzde 81lik artışla 1 milyar 829 milyon dolara ulaştığını bildirdi. 2002 yılından bu yana kar transferi toplamının 16 milyar doları bulduğuna işaret eden Yorgancılar, Yabancı gelmiş borsada, ticarette kazanmış, vergi ödemeden yurtdışına götürmüş. Turizme gelen paranın sadece yüzde 2si yatırımda, otelleri sezonluk anlaşmalarla ucuza kapatıyorlar. Yabancı sermayenin çok özel teşviklerle yatırım yaparak, istihdam yaratarak ülkemizde kalmasını sağlayacak modelin uygulanması gerekiyor diye konuştu.
İzmirin rakamları iyimser
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Yorgancılar, ekonomik durum değerlendirmesi sunumunda İzmir için iyimser rakamlar ortaya koydu. Enerji tüketiminde İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesinde yılın ilk 5 ayında; aylık olarak 40 milyon kw/hden yüzde 8.9 artışla 47 milyon kw/hye, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesinde ise 19 milyon kw/hden yüzde 9.2 artışla 24 milyon kw/hye yükselmesini örnek gösteren Yorgancılar, şu bilgileri verdi: Liman kenti olan İzmirde ihracatla birlikte ithalattaki artış piyasalarda başlayan hareketliliğin göstergesidir. Bu yılın ilk 5 ayında toplam 3.3 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilerek geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 44, ithalatta ise yine 5 ayda toplam 4.4 milyar dolarla yüzde 26lık artış kaydedildi. İhracattaki yüksek, ithalattaki düşük artış rakamlarının Türkiyeye yansımasını diliyoruz. İhraç edilen malların yüzde 95inin sanayi ürünlerinden oluşması ve 2008 yılında Türkiyenin ihracat rekoru kırması üyelerimizin rakamlarına da yansıdı. 100 büyük firmamızın Ar-Ge harcaması yüzde 28 oranında arttı. İzmirli sanayicilerimizin küresel piyasalarda rekabet etme gücünü artıran katma değeri yüksek ürünlerin üretimine yönelmesi, Ar-Ge giderinin yükseliyor olması gelecek adına umut veriyor. Devletin bu yönde özellikle KOBİlerimize Kore, Almanya, Japonya, ABD örneklerinde olduğu gibi gereken desteği sağlamasıyla birlikte bu oranların gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmasını ümit ediyoruz.
Ender Yorgancılar, önümüzdeki süreçte İzmirin büyük bir değişimin içinde olacağını, EXPO 2020 hedefiyle birlikte kentsel dönüşümü de başlatarak yatırım yapılmadığı ve geri kaldığı yönündeki söylemleri de gündemden kaldıracağını sözlerine ekledi.