Ayrımcılık yapmadık, yapmayacağız

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Tekin Bingöl’ü ağırlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ziyarette gazetecilerin Adalet ve Kalkınma Partisi’nin İzmir’de başlattığı “Kardeş Belediyeler” ile “Körfez ÇED”ine ilişkin sorularını yanıtlandırdı. Başkan Kocaoğlu, “Sosyal demokrat düşünceye inanmış bir belediye başkanı olarak bugüne kadar hiçbir parti, alt kimlik, bölge ya da insan ayrımı yapmadık, yapmayacağız da. Ankara’dan da maddi destek değil, sadece izin süreçlerinde ayrımcılık yapmadan bizim gibi davranmalarını bekliyoruz. Her şeyden vazgeçtim; hiç değilse mezarlık yerlerinin tahsisi için prosedürleri hızlandırmalarını istiyorum” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin “Genişletilmiş Örgüt Toplantısı” için İzmir’e gelen CHP Parti Örgütü, Örgüt Yönetimi ve Yurt Dışı Örgütlenmelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl ile Yerel Yönetimlerden Sorumlu Seyit Torun, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu makamında ziyaret etti. Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, İzmir’de bulunmalarının amacının yerel yönetimlerle örgütleri bir araya getirmek, daha verimli çalışmalarını sağlamak ve bu sayede vatandaşa daha iyi hizmet etmek olduğunu söyledi. Bingöl, bu çalışmanın İzmir’de başlayarak diğer illerde de yapılacağının altını çizdi. Seyit Torun ise örgütler ve yerel yönetimler arasında ortak akılla partiyi daha ileriye taşımayı amaçladıklarını ifade ettiği konuşmasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun çalışmalarından örnekler verdi. Başkan Aziz Kocaoğlu’nun yerel yönetimlerin duayeni olduğunu ve İzmir’i marka şehir haline getirdiğini söyleyen Torun, “Başkanımız devletten katkı almadan, lokal imkanlarıyla ulaşımından alt yapısına kadar birçok hizmete imza atarak İzmir’i Ege’nin incisi haline getirdi. Her türlü dayatmaya, baskıya rağmen İzmir halkı ile bütünleşerek hizmet verdi. Kendisiyle gurur duyuyoruz. İlçelerimize ağabeylik yaparak, onları kucaklayarak bütün İzmir’e hizmet verir durumda. Belediyecilikte farklı bir algı ortaya koydu. Sadece kentte değil kırsalda da neler yapılabileceğini gösterdi.  Yerel kalkınmaya nasıl katkıda bulunacağına, insanların refahının artması yönünde örnek projeler uyguladılar. Kendisine teşekkür ediyoruz. Daha yaşanabilir bir Türkiye ortaya koymak istiyoruz.  Bunu çalışmalarını İzmir’den başlattığımız için mutluyum” dedi. 

Belediyelerde siyasi parti ayrımı yapmadık
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, gazetecilerin Adalet ve Kalkınma Partisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’nin İzmir’de gerçekleştirdiği  “Kardeş Belediyeler” buluşması ile ilgili sorusunu da yanıtladı. İzmir’den 7 tane AKP’li belediyenin,  diğer il ve ilçelerdeki belediye başkanlarıyla kardeş olarak çalışma yapmasını,  kendi açısından memnuniyet verici bulduğunu söyleyen Başkan Kocaoğlu, “İzmir Büyükşehir Belediyesi geçmişten bu tarafa, üç dönemdir hangi siyasi partiden belediye başkanı varsa hepsiyle aynı mesafede,  aynı destek anlayışıyla çalışmaktadır.  Bunda kimsenin,  İzmirli hemşehrilerimizin en ufak kuşkusu yok. Geçtiğimiz günlerde belediye başkanlarımızla ilçeleriyle ilgili projelerini görüştük. Bütün belediyelerimize,  meclis üyelerimize,  siyasi partilerimize kapımız açık” diye konuştu.

Yanlış, yanlı uygulamaya rağmen araçları almıyoruz
İl Özel İdaresi’nin araç ve gereçlerini İzmir Valisi Mustafa Toprak’ın sadece AKP’li belediyelere ve bazı devlet kurumlarına verdiğini de hatırlatan Başkan Kocaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu araçlar dağıtılırken CHP’li belediyelere göstermelik bir iki hurda iş makinesi verilmişti. Dava açtık;  kazandık. Biz  AKP’li belediyelerden bu iş makinelerini almayacağımızı, diğer devlet kurumlarına verilenleri alacağımızı beyan ettik. İzmir Valimizin yaptığı uygulama yanlış ve yanlı olmasına ve mahkeme kararı lehimize çıkmasına rağmen, bu  araçları AKP’li belediyelerden almadık. Böyle bir şeye tenezzül etmedik.   Şimdi mahkeme kararının yasal prosedürünü tamamlamak üzere meclis kararıyla evrak üzerinde iş makinelerini alıp belediyelere bağışlayacağız. Kardeş belediyeler ile ilgili yapılan çalışmalar bu anlama gelmiyorsa, destek anlamına geliyorsa buna saygı duyarız. Yapılan yatırımları İzmir’in hangi ilçesine yapılırsa yapılsın destekleriz. Ama altını çizmek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nden seçilmiş,  sosyal demokrat düşünceye inanmış bir belediye ve belediye başkanı olarak bugüne kadar hiçbir parti,  alt kimlik,  bölge insan ayrımı yapmadık, yapmayacağız da.   Zaten bizim yaşam biçimimize ve felsefemize aykırı. Bunu İzmirli hemşehrilerimiz de biliyor. Aynı prensip ve inançla İzmirli hemşehrilerimize hizmet etmeye devam edeceğiz.  Biz maddi destek anlamında değil izin süreçlerinde ayrımcılık yapmadan, bizim gibi  aynı davranışları Ankara’dan da bekliyoruz. Ankara’daki ildeki projelerimizin bir an evvel onaylanmasını, yatırım yapmak için önümüzdeki engellerin kalkmasını diliyoruz”.

Kardeşliğimiz göstermelik değil
Başkan Kocaoğlu’nun bu sözlerinin ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, 2009 seçimlerinde Bayındır ve Tire belediyelerinin CHP’li olmamasına rağmen İzmir Büyüküşehir Belediyesi’nden büyük destek gördüğünü hatırlattı. Bingöl, “İki belediyeye de Başkanımızın yaptığı katkılar ortada. Oradaki yatırımlar diğer belediyelerden daha fazla olmuştur.  Kesinlikle en ufak ayrımcı bir tavır koymamıştır.  Bayındır halkının yüzünü güldüren,  ekonomisin canlandıran Sayın Başkanımızın ortaya koyduğu katkılar olmuştur. Aynı şey Tire ilçesi için de geçerlidir. Bizim kardeşlik duygularımız kağıt üstünde değil, göstermelik değil, ayrımsızdır” dedi.

ÇED’de eksik evrak yok
Gazetecilerin, “Körfez ÇED’nin evrak eksikliği nedeniyle verilmediği” yönündeki iddialara ise Başkan Kocaoğlu, evrak eksikliklerinin olmadığını ve onay verildiğinde bugün İZSU arazisinde rehabilitasyon çalışmalarına başlayabileceklerini vurguladı. Hızla, iyi niyetle yeni kurulan hükümet ve oluşan yeni bürokrasiyle ilişkilerini projelerini sürdürmek istediklerini hatırlatan Başkan Kocaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

 “Gerekli izinleri, raporları, almak istiyoruz. 15 gün önce olduğu gibi dün de Ankara’daydık. İşlerimizi takip ediyoruz. Körfez ÇED’inde eksik evrak söz konusu değil. Eksik evrak denilen evraklar, müdürlüklerin göndermediği evraklar. Bunların kim tarafından gönderilmediği, niye gönderilmedi, niye bekletildiği ayrı bir sorundur. Çevre ve Şehircilik Bakanımız’a konuyu tekrar baştan sona izah ettim. Ada için bilimsel çalışma gerektiğini de söyledik. Süreç içinde tamamlayacağız. İZSU arazisinde 20 bin dönüm rehabilitasyon yapılacak bir alan var. Bu alan da kurumlarca genel kabul gördü. Bu alanda Körfez’den çıkan malzemelerin burada rehabilite edilmesi ve doğaya geri kazandırılması sürerken, diğer taraftan da ada için gerekli bilimsel çalışmalar yapılabilir. Bu konuda yapılabilecek çalışmaları,  geniş detaylı bir şekilde aktardık. Eğer bugün siyasi irade ‘evet, rehabilitasyon çalışmaları başlasın’ diye ÇED raporunu onaylarsa, hiçbir engel söz konusu değildir.  ‘Daha sonra oluşturulacak adada çalışmalar devam edecektir’ ibaresiyle ÇED onaylanırsa bu iş bugün, yarın çözülebilecek konumdadır. Hiçbir eksiği yoktur”.

Hiç değilse mezarlık yerini verin!
Katı Atık Bertaraf Tesisi ile ilgili de bütün kurumlardan olumlu görüş aldıklarını, sadece Orman Bölge Müdürlüğü’nün görüşünün kaldığını söyleyen Başkan Kocaoğlu, “15 gün önce Ankara’ya gittiğimde Sayın Orman ve Su İşleri Bakanımıza görüştüm.  Bu konunun halledilmesi gerektiğini, İzmir’de başka bir yerin olmadığını kendisine söyledim. Sayın Bakanımızla telefonla görüşmek üzere hemen hemen her gün özel kalemini arıyorum.  Olumlu yazıyı alırsak katı atık bertaraf tesisinin yapılması için ön izinler bitiyor.  ÇED dosyasını zaten ihaleye çıkmıştık.  ÇED dosyası evrak tamamlandıktan  sonra ÇED Genel Müdürlüğü’ne sunulacak noktaya geliyor” diye konuştu.

Başkan Kocaoğlu, mezarlık yerlerinin tahsis edilmesi için bile prosedürlerin hızlandırılmadığına değinerek, “Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nde mezarlık yerler ile ilgili de konuştuk.  Mezarlık yeri talebiz var.  Ama bunların evraklarının henüz İzmir Defterdarlığı’ndan Mili Emlak Genel Müdürlüğü’ne ulaşmadığı konusunda bilgiler aldık. Her şeyden vazgeçtik, hiç değilse kabristan yerlerinin tahsis edilmesi için prosedür hızlandırılsın. Bu vatandaşlarımız için çok önemli görevlerimizden biri ve acil. Bütün görüşmeler olumlu ama prosedür devam ediyor” dedi.