Bitki atıkları ekonomiye

İzmir Büyükşehir Belediyesi Türkiye'ye örnek bir çevre projesine daha imza attı. Park ve bahçelerden çıkan bitkisel atıkların biyokömüre dönüştürülmesi için bir tesis kuruldu. Tesiste elde edilen ayda 15 ton biyokömür toprak iyileştirici olarak kullanılacak, doğa dostu tesis sayesinde karbon salımı da azalacak.

  • 0
  • 227
Bitki atıkları ekonomiye
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in, atıkların hammadde olarak değerlendirilerek ekonomiye kazandırılması ve 2050’ye kadar kentte "0" karbon politikası doğrultusunda İzmir'de Türkiye'ye örnek olacak bir çevre projesi daha başladı. Çiğli Harmandalı’da kurulan tesiste bitki atıklarını organik gübreye dönüştüren, Bornova’da organik gübre tesisi kurmaya hazırlanan Büyükşehir Belediyesi, Konak’ta da Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı’nın şantiyesinde Türkiye’nin ilk ve kapasitesi ile en büyük seri üretim yapan biyokömür tesisini hizmete aldı. Tesiste üretilen biyokömürün kullanımı sayesinde bir aracın 75 bin kilometrelik yol boyunca yaydığı yani 15 bin kilogram karbondioksit salımı engellenmiş olacak.

Ayda 15 ton kömür
Üretime başlayan tesiste, budanan ağaçlardan elde edilen organik atıklar, yaklaşık bir buçuk saatte oksijensiz ortamda 500 derece sıcaklıkta termal ayrışma (piroliz) işleminin ardından, karbondioksit çıkarmadan biyokömüre dönüşüyor. Doğa dostu bir geri dönüşüm yöntemiyle elde edilen biyokömür, önümüzdeki günlerde toprak şartlarının kötü olduğu ağaçlandırma alanlarında, park ve bahçelerde toprak düzenleyici olarak kullanılacak. Biyokömür, küresel ısınmaya neden olan karbondioksit gazı emisyonunu azaltarak, çevrenin ve doğanın korunmasına önemli katkı sunacak. Tesis ayda 15 ton biyokömür üretme kapasitesine sahip.

“Hava ve toprak iyileşiyor”
Biyokömürün faydalarına yönelik bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı’nda görevli Yüksek Ziraat Mühendisi Bilal Kaya, bu uygulama ile hem toprağın hem de havanın iyileştiğini belirtti. Bilal Kaya, “Karbon emisyonunun her geçen gün arttığı dünyada, biyokömür karbonu muhafaza ediyor. Organik bir materyalin karbon içeriği yüzde 40-50 arasındayken, biyokömürün karbon içeriği yüzde 70 ile 80 arasında. Yani biz karbonu atmosfere, karbondioksit gazı olarak vermiyoruz. Karbonu malzemede, materyalin içerisinde hapsediyoruz. Bu şekilde karbonu toprağa veriyoruz. Yani topraktaki karbon içeriği yükseliyor. Karbon depolama kapasitesi artıyor. Böylece topraktaki mikroorganizmalar, karbonu enerji kaynağı olarak kullanıyor. Bu sayede toprağın biyolojik aktivitesi artıyor” dedi.

“Bitki ve toprak için sağlıklı”
Saatte 20 kilogram kapasiteyle çalışan tesiste elde edilen biyokömürün, toprak şartlarının kötü olduğu ağaçlandırma alanlarında, park ve bahçelerde toprak düzenleyici olarak kullanılacağını ifade eden Kaya, “Biyokömürü kullandığımız bölgelerde, toprağın su tutma kapasitesi artıyor. Bir sonraki sulama sezonunda park ve bahçelerdeki kullanılan su miktarı da böylece azalıyor. Topraktaki karbon miktarı arttığında bitki ve toprak için daha sağlıklı bir ortam oluşuyor. Park ve bahçelerde zaman zaman gübreleme de yapılıyor. Yapılan mineral gübrelerin, topraktan yıkanıp uzaklaşmasını engelliyor. Organik gübre toprakta birkaç yıl kalırken biyokömürün kalıcılığı ise beş yüz ile bin yıl arasında değişiyor” diye konuştu. Kaya, gerektiğinde tesiste hayvan gübrelerini de biyokömüre dönüştürebileceklerini, tesiste kamu kuruluşlarından ve üniversitelerden gelen talepleri de karşıladıklarını ifade etti.

AB’nin en yüksek bütçeli hibe programı
Avrupa Birliği’nin en yüksek bütçeli hibe programı HORIZON 2020 kapsamında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Doğa Esaslı Çözümler” projesi 39 uluslararası proje arasından seçilerek 2,3 milyon Euro hibe almaya hak kazandı. Sürekli Beslemeli Biyokömür Üretim Sistemi de bu proje kapsamında hayata geçirildi. Bağ, bahçe ve budama atıklarından elde edilen biyokömür ile çeşitli tarım ürünlerinin yetiştirilmesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde projelendirilen park düzenlemelerinde biyokömürün kullanılması hedefleniyor. Parklarda kullanılan biyokömürün topraktaki karbonu tutmasıyla birlikte şehir merkezlerinde oluşan karbon salımının azaltılması ve toprak veriminin arttırılması amaçlanıyor.

Biyokömür nedir?
Organik maddelerin oksijensiz ortamda yüksek sıcaklığa maruz kalarak elde edilmesiyle yüksek karbon ve mineral içerikli ürüne biyokömür denir.
Organik gübrenin de biyokömürün de kaynağı organik atıklardır. Organik gübrenin toprakta kalıcılığı 1-3 yıldır. Gübre niteliğinde bitki besin elementleri içeren organik gübre, toprağa doğrudan etki eder ve topraktaki bitkileri biyokömüre göre daha iyi besler. Biyokömür bitki besin elementi yönünden zayıf olsa da toprakta kalıcılığı 500-1000 yıl arasında değişir.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Sahipsiz hayvanlara acil müdahalede örnek işbirliği

İzban'dan seçim günü 14 ek sefer

Başkan Soyer’den mübadillere ziyaret

Folkart Carrera en iyi spor salonu

Pir Sultan Abdal Yaşam Vadisi Narlıdere’ye çok yakışacak

Gençlere özel sayı

Arşiv