Yazı Boyutu:
Şair Halim Yazıcı'nın "Beraber ve Solo Ölümler isimli son kitabı, Yakın Kitabevi'nde düzenlenen söyleşi ve imza günü ile tanıtıldı. 1982'den bu yana 15 kitaba imza atan ve bugüne kadar pek çok ödüle layık görülen Yazıcı, CazKedisi etiketiyle yayınlanan son kitabında "yaşadığımız günlerin şiirleri" dediği 118 şiirine yer verdi.
Dil Derneği İzmir Eski Temsilcisi, Yazar Y. Bekir Yurdakul, Şair Altay Ömer Erdoğan, Şair Hülya Deniz Ünal, Şair Hüseyin Peker gibi edebiyat dünyasından çok sayıda ismin katıldığı söyleşide konuşan Şair Atalay Saraç, Halim Yazıcı için şiirin bir araç değil bir amaç olduğunu söyledi. Yazıcı'nın şiirlerinde çok fazla imge ve metefor kullanmadığını, sade, pürüzsüz bir dil benimsediğini hatırlatan Saraç, "Bizim gibi Ortadoğu ruhlu ama Avrupa kılıklı bir coğrafi sosyolojide yaşıyorsanız, politik olmak kaçınılmaz. İşte Halim Yazıcının Beraber ve Solo Ölümleri tam da böyle bir yaratı. Onun şiirlerine egemen olan genel izlek açısından baktığımızda, tam bir politiklikten söz edemeyiz. Ancak zaman cazı ve zamanın ruhu da sizin peşinizi bırakmaz. Öyle olduğu için Beraber ve Solo Ölümlerde zamana hakim olan, yani doğası gereği politik olanla karşılaşıyoruz. Biz öyle bir zamanda ve coğrafyada yaşıyoruz ki, göstergeler ve etmenler bizim politik olmamızı zorunlu kılıyor. Halim Yazıcı bu zorunluluğun nedenini kitabın ilk şiirinde söylüyor: Neden nedenisin şiirimin / bir daha olma ölüm / bir daha nedeni şiirimin. İşte bu coğrafyada şiir yazmanın nedeni ölümse, biz de politik olmak zorundayız" dedi.
"Berkin bizim Beraber ve Solo Ölümlerimizdi"
Saraç kitabın neden yaşadığımız günlerin şiirleri olarak anlatıldığını da şöyle açıkladı: "Zamanın cellatları değişti; ama bizim ölümlerimiz değişmedi. İşte bunu değiştirmek için vardır şiir. Yazıcı bir ölü sevici olmadığı için Gezi Direnişi, Soma katliamı gibi dönemlerde yaptığı çalışmalarını erteledi. Bu kitap bu yüzden de kıymetlidir. Berkin bizim Beraber ve Solo Ölümlerimizdi. Bizim yaşadığımız korkunçluklar o kadar gerçekti ki, gerçeğe dayalı bir anlatımla anlatılamazdı. O yüzden de gerçeğe sığmaz yaşadıklarımızın bıraktığı etkiler. Devreye düş girer, masal girer. Ve Berkin gerçeği, onun gibi daha niceleri, birer masala dönüşür anlatılarımızda. Çünkü bu gerçeği değiştirmek istiyoruz. Onun için, kaşlarımdan salıncak kurmak istedim/ kaşlarının ortasından vurulan / adını bilmediğim çocuklara demek zorunda kalıyoruz".
Şiileriyle ruhu uyuşan, kısa dize ustası Halim Yazıcı, geçen yıl da Beyaz Caz Sokağı adıyla toplu şiirlerini yayınlamıştı.
Dil Derneği İzmir Eski Temsilcisi, Yazar Y. Bekir Yurdakul, Şair Altay Ömer Erdoğan, Şair Hülya Deniz Ünal, Şair Hüseyin Peker gibi edebiyat dünyasından çok sayıda ismin katıldığı söyleşide konuşan Şair Atalay Saraç, Halim Yazıcı için şiirin bir araç değil bir amaç olduğunu söyledi. Yazıcı'nın şiirlerinde çok fazla imge ve metefor kullanmadığını, sade, pürüzsüz bir dil benimsediğini hatırlatan Saraç, "Bizim gibi Ortadoğu ruhlu ama Avrupa kılıklı bir coğrafi sosyolojide yaşıyorsanız, politik olmak kaçınılmaz. İşte Halim Yazıcının Beraber ve Solo Ölümleri tam da böyle bir yaratı. Onun şiirlerine egemen olan genel izlek açısından baktığımızda, tam bir politiklikten söz edemeyiz. Ancak zaman cazı ve zamanın ruhu da sizin peşinizi bırakmaz. Öyle olduğu için Beraber ve Solo Ölümlerde zamana hakim olan, yani doğası gereği politik olanla karşılaşıyoruz. Biz öyle bir zamanda ve coğrafyada yaşıyoruz ki, göstergeler ve etmenler bizim politik olmamızı zorunlu kılıyor. Halim Yazıcı bu zorunluluğun nedenini kitabın ilk şiirinde söylüyor: Neden nedenisin şiirimin / bir daha olma ölüm / bir daha nedeni şiirimin. İşte bu coğrafyada şiir yazmanın nedeni ölümse, biz de politik olmak zorundayız" dedi.
"Berkin bizim Beraber ve Solo Ölümlerimizdi"
Saraç kitabın neden yaşadığımız günlerin şiirleri olarak anlatıldığını da şöyle açıkladı: "Zamanın cellatları değişti; ama bizim ölümlerimiz değişmedi. İşte bunu değiştirmek için vardır şiir. Yazıcı bir ölü sevici olmadığı için Gezi Direnişi, Soma katliamı gibi dönemlerde yaptığı çalışmalarını erteledi. Bu kitap bu yüzden de kıymetlidir. Berkin bizim Beraber ve Solo Ölümlerimizdi. Bizim yaşadığımız korkunçluklar o kadar gerçekti ki, gerçeğe dayalı bir anlatımla anlatılamazdı. O yüzden de gerçeğe sığmaz yaşadıklarımızın bıraktığı etkiler. Devreye düş girer, masal girer. Ve Berkin gerçeği, onun gibi daha niceleri, birer masala dönüşür anlatılarımızda. Çünkü bu gerçeği değiştirmek istiyoruz. Onun için, kaşlarımdan salıncak kurmak istedim/ kaşlarının ortasından vurulan / adını bilmediğim çocuklara demek zorunda kalıyoruz".
Şiileriyle ruhu uyuşan, kısa dize ustası Halim Yazıcı, geçen yıl da Beyaz Caz Sokağı adıyla toplu şiirlerini yayınlamıştı.