İnsan Hakları 64 yıldır var ama kadının adı hala yok

 

Konak Kaymakamı Ahmet Önal, İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’nden  Komiser Hatice Poyraz, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü Şube Müdür Vekili Gülsen Birgül Özkan, İzmir Barosu Kadın Komisyonu’ndan Avukat  Aytül Arılar’ın katıldığı panelin moderatörlüğünü ise  İzmir Kadın Hakları Koruma Derneği İzmir Şube Başkanı ve İnsan Hakları İl Kurulu Üyesi Engin Demir üstlendi.
Panelin açılış konuşmasını yapan Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, bu tür özel günlerin toplumsal dayanışmanın temelinin atıldığını kaydederek, “İnsan Hakları Günü’nün 64. yılında ne yazık ki kadına şiddet hala devam ediyor. En önemlisi kadına şiddetin arkasındaki nedenleri irdelemek lazım” dedi. Başkan Tartan insanları dil, din, ırk ayrımı yapılarak da ayırt edilmesinden yana olmadığını da belirterek, “Başka insanların değerini anladığımız ölçüde insan hakları ön plana çıkar. Başkalarını insan olarak görmezsek, bir gün biz de insan olmaktan çıkarız. İnsan Hakları Günü’nde kadına, çocuğa gösterilen şiddetin, sevgisizliğin olabildiğince azaltılması yönünde bir başlangıç olmasını diliyorum” diye konuştu.

Konak Kaymakamı Ahmet Önal ise kısa bir süre önce kaymakamlık binasının tadilatı dolayısıyla çıkartılan ‘Cumhuriyet Fazilettir’ yazısının yerine tekrar konulmadığına dair yaşanan soruna değinerek, konu hakkında çıkan haberlerin asılsız olduğunu söyledi. Önal, “Binanın tadilatı dolayısıyla yazı çıkartıldı. Ancak henüz bina tadilatı bitmedi. Aceleci bir vatandaş sayesinde yazının çıkartılıp bir daha asılmadığı haberleri yapıldı. Ancak tadilat henüz bitmedi. TC Konak Kaymakamlığı yazısı bile asılmadı. 6 yıl önce yazılan yazı artık eskimişti. Yenisinin siparişini verdim. Kısa süre sonra yeni tabela asılacaktır” diye konu hakkında açıklamada bulundu. Önal Atatürk ile ilgili sözlerine şöyle devam etti:

“Biz Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’te yaşıyoruz. Varlığımızı ona borçluyuz. Biz 8 kardeşiz, fakir bir ailenin çocuğuyum. Atatürk olmasaydı ben bu makamı rüyamda bile göremezdim, belki de yurdumuz bile kurulmazdı. Duyarlılık gösteren İzmirli hemşerimize teşekkür ederim ama bu yanlış anlaşılmayı da düzeltmek istedim” dedi.

6284 Sayılı Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair çıkartılan kanunun içeriği hakkında  bilgi veren konuşmacılar yeni kanundaki en önemli unsurun şiddet mağduru kişinin her hangi bir kolluk görevlisine veya kamu kuruluşuna bu konuda başvurabileceğini ve tanık gösterme zorunluluğu olmadığını kaydettiler. Özellikle mahalle muhtarlarının semtlerindeki kadınların şikayetlerini alabileceklerini ve en yakın karakola kadının şiddet gördüğü  konusu bilgisi verildi.

Kadına şiddetin giderek arttığını ifade eden İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’nden Komiser Hatice Poyraz, “Şiddet gören kadın karakola gidip, şiddet görüyorum demesi yeterli. Önceden tanık göstermesi veya ispat etmesi gerekiyordu artık bu şart değil. Bu yasanın en önemli tarafı bu. Tüm kamu kuruluşları ve jandarma, karakol, hakim gibi yetkililere veya bulunduğu yerdeki mülki amire başvurup şikayette bulunabilirler. Bunun yanı sıra çok büyük tedbirler de alınmış durumda” dedi.