Körfezin dibi işte böyle taranacak

  • 0
  • 1.708
Yazı Boyutu:

İzmir Büyükşehir Belediyesi, derelerden gelen alüvyonlarla sığlaşmanın giderek arttığı İzmir Körfezi’nin dip taraması ve su kalitesinin artırılması için bu konuda dünyanın en ileri teknolojilerine sahip “Hollanda modeli” üzerinde yoğunlaştı. Üçte biri suyla kaplı başkent Amsterdam’da uygulanan tarama teknolojisi, İzmir Körfezi için en uygun çözüm olarak görülüyor.
Geçtiğimiz Mart ayından bu yana DLH’dan kiraladığı ekskavatörlü gemilerle İzmir Körfezi’ne akan dere ağızlarında dip taraması yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi, körfezde giderek tehlikeli boyutlara ulaşmaya başlayan “karasallaşmanın” önlenmesi ve su kalitesinin artırılması için son derece önem taşıyan bu çalışmaları çok daha hızlı bir şekilde yürütebilmek için yeni bir teknoloji üzerinde yoğunlaştı.
Dip taraması konusunda dünyanın en ileri teknolojisine sahip ülkesi olan Hollanda’da yapılan incelemelerde, yaklaşık üçte biri suyla kaplı olan başkent Amsterdam’da uygulanan dip tarama teknolojisinin, İzmir Körfezi için en uygun çözüm olduğu konusunda fikir birliği oluştu.

Amsterdam incelemeleri
İZSU tarafından Hollanda’ya düzenlenen tarama teknolojileri inceleme gezisine katılan Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Geza Dologh, DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü öğretim üyeleri Prof. Dr. Erdeniz Özel ve Doç.Dr. Gökdeniz Neşer, E.Ü. Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Parlak, TMMOB Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Teknik Danışmanı Ali Dönmez ve E.Ü. Makine Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Mehmet Erkek, İzmir Körfezi için düşünülen sistemin, kentin uzun yıllardır gündemde olan dip çamuru sorununu büyük ölçüde ortadan kaldıracağı konusunda görüş birliğine vardı.
Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Geza Dologh, İzmir’e getirilmesi düşünülen teknolojinin Türkiye için de önemli bir yenilik olacağını belirterek, “Bildiğim kadarıyla henüz ülkemizde bu sistem yok. Son teknoloji ve son derece hızlı çalışıyor. Çıkacak malzemeyi ne yapacağımızı çözdükten sonra, İzmir körfezinin her sene dolması, büyük gemilerin gelmemesi problemleri ortadan kalkacak. Bu girişimi için Sayın Başkanı kutluyorum” diye konuştu.
DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdeniz Özel, İzmir körfezinin özellikle Kuzey kısmının çok sığ bir alana dönüştüğünü ve son teknolojiyle dip taraması yapılması düşüncesinin akıntı rejimine de büyük yarar sağlayacağını söyledi.
Aynı bölümde görev yapan Doç. Dr. Gökdeniz Neşer ise İzmir’in tarama ihtiyacını karşılayabilmek için önce ihtiyaçlara dönük doğru tasarımı bulabilmenin ve maliyet unsurlarının önem taşıdığını kaydetti. Neşer, “Yüzlerce yıllık tarama geleneği olan, bu teknolojinin başlangıcının yaşandığı ve en ileri aşamaların yaşandığı Hollanda’daki sistem, bizim kendi ihtiyaçlarımızla örtüşüyor gibi. Bunları değerlendirip doğru sonuca varmaya çalışıyoruz” dedi.
Uzmanlık dalının “sığlaşmanın ekosistem üzerinde etkileri” olduğunu hatırlatan E.Ü. Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Parlak da yapılan inceleme gezisinin çok yararlı geçtiğini belirterek şunları söyledi:  “İzmir için düşünülen sistemin çok işe yarayacağı kanaatindeyim. Özellikle kuzey aksının derinleştirilmesinde büyük yarar sağlayacak. Belli ki, üzerinde çok çalışılmış bir teknoloji. Biz de bu taramanın çevreye yapacağı muhtemel etkileri değerlendireceğiz.”

TMMOB Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Teknik Danışmanı Ali Dönmez ise tarama yapılacak bölgelerin kıyıya yakın olmasının İzmir için bir avantaj olacağını kaydetti ve dip taraması için uygulanacak en modern teknolojilerin körfeze büyük yarar sağlayacağını belirtti.

Dip taranıyor ama yeterince hızlı değil
İzmir Körfezi’ndeki değişimleri izlemek amacıyla 1996, 2005 ve 2009 yıllarında çekilmiş hava ve uydu fotoğraflarını kıyaslayarak özellikle kuzey bölgesindeki kıyılarda karasallaşmanın giderek arttığı ve deniz alanının yok olduğunu gözlemleyen İZSU Genel Müdürlüğü, körfeze bağlanan dere ağızları ve 2001 yılında yıkılan Ragıp Paşa Dalyanı’nın kalıntıları nedeniyle sığlaşma görülen bölgelerin temizlenmesi amacıyla geçtiğimiz Nisan ayında yeni bir çalışma başlattı. Ulaştırma Bakanlığı Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü ile yapılan bir protokolle ekskavatörlü gemiler kiralanarak özellikle dere ağızlarında dip taramaları yapıldı. Ancak halen devam eden bu çalışmaların, gemilerin ve uygulanan sistemin teknik yetersizliği nedeniyle bir türlü istenilen hıza ulaşamadığı ve bu nedenle dünyadaki dip tarama teknolojilerinin yakından incelendiği bildirildi.

Sistem nasıl çalışıyor?
Günümüzde dünyanın çeşitli bölgelerinde değişik amaçlarla deniz, göl ve nehir taramalarının gerçekleştirildiğini ve özellikle “kesici-emici” dip tarama gemi ve ekipmanlarının kullanıldığının tespit edildiğini kaydeden İZSU yetkilileri, “Bu gemilerle yapılan çalışmalar sırasında dip tarama işlemi emici özellik taşıyan borularla yapıldığından, çevrede koku gibi olumsuz etkiler yaşanmıyor. Gerektiğinde ara pompa sistemleri kullanılarak dipteki sedimentin (tortu, çöküntü) uzaklaştırılacağı alana kadar borularla iletilmesi de mümkün” diye konuştu.   

Başkan: Körfez hayat bulacak
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Büyük Körfez Projesi” olarak isimlendirdikleri son çalışmalarının, İzmir iç körfezinin hayatiyetini sürdürmesiyle doğrudan ilgili olduğunu söyledi. İzmir Körfezi’ne irili ufaklı 16 adet dere ve kollarından alüvyon akışı olduğuna dikkat çeken Başkan Kocaoğlu şöyle devam etti: Bu alüvyonlar giderek körfezi sığlaştırıyor ve dolduruyor. Bizden önceki dönemde 20 yılı aşkın bir çalışmayla başlayan Büyük Kanal Projesi’ni, geçtiğimiz yaz aylarında yaptığımız temizlik ve ilave hat yapımı gibi çalışmalarla ciddi anlamda revize ettik. Şimdi de körfezin sürekli taranmasının ve gelen alüvyonların bertaraf edilmesi konusuna yoğunlaştık. Dünyada bir çok nehir ağzı limanlarında bu iş sürekli olarak yapılıyor. Biz de bu noktadan hareketle  önce dere ağızlarına gelen malzemeleri taramayı, sonra da körfezin kuzeyinde su sirkülasyonunu hızlandıracak kıyıya paralel tarama çalışmalarının yapılmasını öngörüyoruz. Halen bu bölgede derinlik bir metre ile 20 cm. arasında değişiyor. Güney aksından, yani Yenikale Burnu’ndan gelen ve kuzeydeki sığlıkta yavaşlayan hakim akıntıyı iç körfeze ulaştırıp suyun kalitesini artırmayı, canlılığı maksimum düzeye çıkarmayı planlıyoruz. Bu çalışmaları yaptığımızda, İzmir Körfezi yeniden hayat bulacaktır.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Vicdanım rahat, kafayı yastığa koyduğumda huzurla uyuyacağım

İGC halkın haber alma hakkının teminatı

Kardeşlik köprüsü, ‘Hatay Basın Merkezi' ile yaşayacak

İzmir’e bir onur daha…

Folkart'dan ilk Sürdürülebilirlik Raporu

İzmir’e 4 yeni fabrika, 4 yeni Cumhuriyet kalesi kazandırdık

Arşiv