Norveç’teki İzmirli’den ikinci roman: Piri Reis ve Nostradamus

  • 0
  • 1.004
Norveç’teki İzmirli’den ikinci roman: Piri Reis ve Nostradamus
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:

2009’dan bu yana yaşamını Norveç’in başkenti Oslo’dasürdüren İzmirli Bilgisayar Mühendisi Sercan Leylek’in 2012’de okurlarıylabuluşan ilk bilim- kurgu romanı Cydonia’nın ardından tarihsel kurgu romanı PiriReis ve Nostradamus, kitap marketlerde yerini aldı.

Kitabıyla ilgili bilgi veren Sercan Leylek, Piri Reis veNostradamus’u birkaç amaca hizmet etmek için yazdığını söyledi. Nostradamus’un,dünya çapında tanınmış bir fenomen olmasına karşın Piri Reis’in hala hak ettiğiilgiyi tüm dünyada görememesinin kendini rahatsız etmesiyle Piri Reis’inçalışmalarını uluslararası popüler kültür camiasında duyurmak isteğini hareketegiçirdiğini ifade etti.

Kitaptaki hikayenin %40’ı Oslo’da geçtiğini dile getiren SercanLeylek, “Çağdaş edebiyatımızda Oslo’yu ve Norveç’i tüm gerçeğiyle anlatan yazınsaleser pek yok. Kitabın bu anlamda da geleceğe yönelik değeri olduğunudüşünüyorum.  Kitabı tarihi gerçeklere,ana hatlarıyla hiçbir hata yapmadan yazdım. Her iki tarihi kişiliğinhayatlarının belli dönemlerinde nerede ikamet ettikleri ve ne yaptıkları tamolarak bilinmiyor. Tarihteki bu karanlık köşeleri iyi belirleyip, kurgusalhikayemi bu zaman dilimlerine döşedim. Ayrıca, kitapta Nostradamus’un ağzındanbir dizi kehanet yazmak istedim ve bunu başarabilmek için Nostradamus’un şu anadek yayınlanmış olan tüm kehanetlerini açıklamalarıyla okuyup, anlatımdilindeki şifrelemeleri not ettim. Bu şekilde, sanki onun ağzındandökülmüşçesine uygun kehanet satırları ekledim kitaba” dedi. 
 

İKİSİ DE ŞAİR, İKİSİ DE HARİTACI
Piri Reis ve Nostradamus’un biyografilerini incelendiğinde karşımıza ilginçbenzerlikler çıktığını anlatarak “her ikisi de aynı dönemde yaşamış ve Akdenizkıyılarını dolaşmışlar. Her ikisi de şair. Nostradamus kehanetlerinişifrelenmiş manzum eserler olarak sunmuş. Piri Reis’in ise Amcası Kemal Reishakkında yazdığı şiirler meşhurdur. Aslına bakarsanız, her ikisi de birerharitacı. Piri Reis yeryüzü haritalarıyla uğraşmış, Nostradamus ise gökyüzüharitalarında uzmanlaşmış.  Bu listeyidaha fazla uzatmak mümkün. Kitapta kurguyla beraber dikkat çekmek istediğimtarihsel bir iddia daha var. Bu ihtimali bu zamana dek hiçbir tarihçinin dilegetirdiğini görmedim. Bence Piri Reis’in 1513 haritasının arkasında KemalReis’in meçhul ölümü bulunuyor. Amcası Kemal Reis, Yavuz Sultan Selim’in sebepolduğu taht kavgalarının yaşandığı 1511 yılında kuşkulu bir şekilde hayatınıkaybediyor. Bu acı haberi alan Piri Reis depresyona girip kendisiniÇanakkale’deki Kilitbahir Kalesi’ne kapıyor. Fakat, nasıl olduysa 2 yıl sonrabu gizemli haritayla ortaya çıkıyor ve bir bakıma depresyonu da atlatıyor.  Bence Piri Reis’in Amcası Kemal Reis, YavuzSultan Selim’in adamı olmadığı için öldürüldü ve yakında öldürüleceğini bilenKemal Reis, yıllardır biriktirdiği çok eski haritaları güvendiği bir kişiyeemanet etti. Vefatından sonra ise, bu haritalar varisi olan yeğeni Piri Reis’eulaştırıldı. Kısaca sözünü ettiğim bu anlatım, tarihsel gerçeklerden yolaçıkarak oluşturulmuş bir iddiayı temsil ediyor” diye konuştu.



BOYOZU PİRİ REİS GETİRDİ

Sercan Leylek’in Kitapla ilgili bir başka iddiası ise İzmir’e Boyozu getirenkişinin Piri Reis olması. Bu iddiayı birkaç ay önce Ege TV’de ve RadikalGazetesi’ndeki blog yazısında dile getiren Leylek’in geçtiğimiz haftalarda buiddiayı paylaştığı İzmir’deki Piri Reis Denizcilik Derneği üyeleri de buiddiaya hak vermiş.
 

SERCAN LEYLEK
1986 yılında İzmir’de doğan, Dokuz EylülBilgisayar Mühendisliği Bölümünü okuduğum yıllarda, Erasmus programıyla 1 yıllığındaGüney İtalya’ya giderek orada çok iyi İtalyanca öğrenen Leylek’in bu güzeldeneyimi, hayatının geri kalanında da kendisine çok kapı açtı. 2009 yılındaokuldan mezun olur olmaz, AIESEC programıyla Norveç’teki bir özel şirkettarafından staja davet edildi. Daha sonra bu Norveçli şirket Thomson Reuterstarafından 2010 yılında satın alındı ve o gün bugündür aynı firmada enerjianalisti olarak çalışıyor.
Karagöz-Hacivat tiyatrosu ve orta oyunları düzenleyen babası Ayhan Leylek’inmeddah yönü sayesinde her zaman hikaye anlatılan bir ailede büyüyen SercanLeylek’in ve bu hikayelerin yaşamında etkenliğiyle yazın dünyasının yolunuaçtığını düşünüyor.  

 
NORVEǒTE ETKEN
Gezi Parkı’nın Türkiye’de alevlendiği ilk dakikalarda Oslo’da   bir seri eylemlerin başını çeken kişioldu.  Türkiye’deki Gezi olaylarınıaktaran VG Kanalına 40 civarında Türk Vatandaşıyla birlikte teşekkür ziyaretidüzenleyerek VG binası önündeki heykele çiçek ve lokum bırakılmasını VGGazetesi 2013 yılı almanağına taşınmış.

Son 2 yıldır sıklıkla Norveç’teki gazetelerde Aftenposten,Dagsavisen ve Utrop gibi gazetelerde şiirleri ve köşe yazılarını yayınlanan vegeçen yaz Oslo için yazdığı bir şiiri Adalet Bakanı tarafından Başbakan’a veBelediye Başkanı’na okunan, bakan gazete kupüründeki bu şiiri okuduktan sonra”İşte biz bu şiirde anlatılan Oslo’yu yaratmak istiyoruz” denilmesinin sebebiolmuş.

yabancı dillere ve kültürlere duyduğu merak, Türkçe'nin yanı sıra Norveççe,İngilizce ve İtalyanca eserler üretmesine de yardımcı oluyor.
 

ENERJİ ANALİSTİ

Oslo’da Enerji Analisti olarak çalışıyorum. Burada sahip olduğum iş tanımıaslında hala Türkiye’de bulunmuyor. AB ülkelerindeki şeffaf piyasa yaptırımlarıve Kyoto anlaşmalarının neticesinde enerji üreten firmalar verileriniyayınlamak zorunda. Gelişmiş ülkelerde bu verilerle şekillenen enerji borsaları2000’lerin başında kuruldu. Benim yaptığım iş ise, bu borsalara yatırım yapanbüyük bankalara ve yatırımcılara güvenilir veri sağlamak. Bir bilgisayarmühendisi olarak bu verilerin sağlanmasını ve denetlenmesini organize ediyorum.En basit haliyle yaptığım iş büyük yatırımcı firmalara istatistik verilerisatmak.
 
 

FOTOGRAFLAR ARKADAŞTAN
Sercan Leylek'in kitap ile ilgili birbirinden güzel fotoğrafları fotoğrafçı arkadaşı Rita Joner tarafından çekildi.

 

SERCAN LEYLEK’İN ADALET BAKANI TARAFINDAN OKUNAN ŞİİRİ

Bir Türk gibi savaşmak istiyorum.  

Bir İtalyan gibi sevmek.  

Bir Kürt gibi çalışayım

Ve bir Arap gibi dans edeyim.

Bir Rus kızının elinden tutarak

Meydanlarda barış için koşan bir Ukraynalı olayım.

Aynı zamanda bir İranlı gibi şarkımı söylemeye devam edeyim.

Pakistanlı küçük bir çocuk gibi gülümsemek istiyorum.

Güzellik denen aldatıcı düşü gökyüzüne bir İsveçli kız gibifısıldamak.

Bu şiiri ve benzerlerini

Skillebekk'te yaşayan bir Norveçli’nin elindenokumak istiyorum.

Ama hepsinden öte,

İnsan gibi yaşamak ve insan gibi ölmek istiyorum.


YORUM YAZ
Diğer Haberler

Ücretsiz oyunlarla buluşuyorlar

Fakir Baykurt'a rekor başvuru

100. Yılın Öyküsü, Şiiri” ödülleri sahiplerini buldu

Küresel Geri Dönüşüme Vefa Sergisi

Koşulsuz sevginin adıdır İsmail Sivri

Caz Festivali’ne Unutulmaz kapanış

Arşiv