Yazı Boyutu:
Dünyanın sayılı müzisyenleri arasında gösterilen Güher-Süher Pekinel kardeşler, İzmirli sanatseverlerle kentin gurur abidesi Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezinde buluştu. Aynı zamanda İzmir Devlet Senfoni Orkestrasının konser sezonunun da açıldığı gecede, orkestraya ilk vuruşu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu yaptırdı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kente kazandırılan ve Türkiyenin en iyi konser salonuna sahip olduğu müzik otoriteleri tarafından dile getirilen Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, dünyaca ünlü iki piyanisti ağırladı. Güher-Süher Pekinel kardeşler, yapım çalışmalarını yakından takip ettikleri ve açılışını sabırsızlıkla bekledikleri salonda İzmirli sanatseverlerle ilk kez buluştu. Gecede aynı zamanda İzmir Devlet Senfoni Orkestrasının 20092010 konser sezonunun da açılışı yapıldı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kente kazandırılan ve Türkiyenin en iyi konser salonuna sahip olduğu müzik otoriteleri tarafından dile getirilen Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, dünyaca ünlü iki piyanisti ağırladı. Güher-Süher Pekinel kardeşler, yapım çalışmalarını yakından takip ettikleri ve açılışını sabırsızlıkla bekledikleri salonda İzmirli sanatseverlerle ilk kez buluştu. Gecede aynı zamanda İzmir Devlet Senfoni Orkestrasının 20092010 konser sezonunun da açılışı yapıldı.
İlk vuruş Başkan Kocaoğlundan
Konser öncesi bir açılış konuşması yapan İzmir Devlet Senfoni Orkestrası (İZDSO) Müdürü Kenan Gökkaya, kültür ve sanat kenti İzmirin Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi ile birlikte 35 yıllık bir hayale kavuştuğunu belirterek, 35 yıllık bu hayale can veren İzmir Büyükşehir Belediyesine ve Başkan Aziz Kocaoğluna sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum dedi. Gökkaya, 2009-2010 konser sezonunun açılışını yapmak üzere daha önceki yıllarda olduğu gibi yine orkestranın Fahri Şefi ilan ettikleri Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlunu sahneye davet etti ve İZDSOnun hediyesi olan özel olarak hazırlanan bir trompeti de Başkan Kocaoğluna sundu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise İZDSOnun konser sezonunu Güher-Süher Pekinel piyano ikilisi gibi dünya çapında sanatçılarla açmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek İzmirin kültür sanat kenti olması yolunda harcadıkları yoğun çabalara değindi. 24 Ekimde düzenlenecek Sanat Çalıştayı ile Türkiyenin bilim, kültür ve sanat alanındaki en önemli isimlerini İzmirde bir araya getireceklerini belirten Başkan Kocaoğlu, burada kentin gelişimi adına izlenecek yol haritasının belirleneceğini söyledi. Başkan Aziz Kocaoğlu daha sonra orkestrayı bir süre yöneterek konser sezonunu açtı.
Pekineller büyüledi
Gecenin en heyecan verici dakikaları ise Türkiyenin sanat alanındaki gururu Pekinel kardeşlerin sahnedeki yerini almasıyla yaşandı. Geçtiğimiz yılın sonunda hizmete açılan, Türkiyenin en donanımlı konser salonuna sahip Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezinde ilk kez sahneye çıkan Güher-Süher Pekinel piyano ikilisi, İngiliz Şef Benjamin Wallfısch yönetimindeki konserde, sahneyi İzmir Devlet Senfoni Orkestrası ile paylaştı. İkili konserde, Johann Sebastian Bachın İki Piyano Konçertosu, Francis Poulencnin İki Piyano ve Orkestra için Konçertosu ve Çaykovskinin 5. Senfonisini seslendirdi. Salonu dolduran İzmirliler sanatçıları uzun süre ayakta alkışladı.
Konser öncesi bir açılış konuşması yapan İzmir Devlet Senfoni Orkestrası (İZDSO) Müdürü Kenan Gökkaya, kültür ve sanat kenti İzmirin Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi ile birlikte 35 yıllık bir hayale kavuştuğunu belirterek, 35 yıllık bu hayale can veren İzmir Büyükşehir Belediyesine ve Başkan Aziz Kocaoğluna sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum dedi. Gökkaya, 2009-2010 konser sezonunun açılışını yapmak üzere daha önceki yıllarda olduğu gibi yine orkestranın Fahri Şefi ilan ettikleri Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlunu sahneye davet etti ve İZDSOnun hediyesi olan özel olarak hazırlanan bir trompeti de Başkan Kocaoğluna sundu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise İZDSOnun konser sezonunu Güher-Süher Pekinel piyano ikilisi gibi dünya çapında sanatçılarla açmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek İzmirin kültür sanat kenti olması yolunda harcadıkları yoğun çabalara değindi. 24 Ekimde düzenlenecek Sanat Çalıştayı ile Türkiyenin bilim, kültür ve sanat alanındaki en önemli isimlerini İzmirde bir araya getireceklerini belirten Başkan Kocaoğlu, burada kentin gelişimi adına izlenecek yol haritasının belirleneceğini söyledi. Başkan Aziz Kocaoğlu daha sonra orkestrayı bir süre yöneterek konser sezonunu açtı.
Pekineller büyüledi
Gecenin en heyecan verici dakikaları ise Türkiyenin sanat alanındaki gururu Pekinel kardeşlerin sahnedeki yerini almasıyla yaşandı. Geçtiğimiz yılın sonunda hizmete açılan, Türkiyenin en donanımlı konser salonuna sahip Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezinde ilk kez sahneye çıkan Güher-Süher Pekinel piyano ikilisi, İngiliz Şef Benjamin Wallfısch yönetimindeki konserde, sahneyi İzmir Devlet Senfoni Orkestrası ile paylaştı. İkili konserde, Johann Sebastian Bachın İki Piyano Konçertosu, Francis Poulencnin İki Piyano ve Orkestra için Konçertosu ve Çaykovskinin 5. Senfonisini seslendirdi. Salonu dolduran İzmirliler sanatçıları uzun süre ayakta alkışladı.
Güher-Süher Pekinelin özgeçmişi:
Güher ve Süher Pekinel, piyano ikilisi uluslararası müzik dünyasında istisnai bir sanat ve ilgi odağı olmanın yanı sıra, en çok sözü edilen sanatçılar arasında da yer almaktadır. Berlin Philharmonic, Vienna Philharmonic, New York Philharmonic, London Philarmonia, Israel Philharmonic, Concertgebouw Amsterdam, Philadelphia Orchestra, Orchestre National de France, Accademia Nazionale di Santa Cecilia, Tokyo Philarmonic ve Leipzig Gewandhaus gibi dünyanın önde gelen orkestralarının yanısıra; Pekinellerin uzun resital turneleri bünyesinde Avrupa, ABD, Japonya ve Uzak Doğunun ünlü müzik merkezlerinde gösterdikleri olağanüstü performanslarıyla sergiledikleri müzikalite, klavye hakimiyeti, stil ve kişiliklerine özgü yorumları muhteşem olarak değerlendirilmektedir. Pekineller, kendi müzikal nefes derinliğine odaklanabilmek için göz temasında bulunmadan çalan dünyanın tek ikilisidir.
Güher ve Süher Pekinel, piyano ikilisi uluslararası müzik dünyasında istisnai bir sanat ve ilgi odağı olmanın yanı sıra, en çok sözü edilen sanatçılar arasında da yer almaktadır. Berlin Philharmonic, Vienna Philharmonic, New York Philharmonic, London Philarmonia, Israel Philharmonic, Concertgebouw Amsterdam, Philadelphia Orchestra, Orchestre National de France, Accademia Nazionale di Santa Cecilia, Tokyo Philarmonic ve Leipzig Gewandhaus gibi dünyanın önde gelen orkestralarının yanısıra; Pekinellerin uzun resital turneleri bünyesinde Avrupa, ABD, Japonya ve Uzak Doğunun ünlü müzik merkezlerinde gösterdikleri olağanüstü performanslarıyla sergiledikleri müzikalite, klavye hakimiyeti, stil ve kişiliklerine özgü yorumları muhteşem olarak değerlendirilmektedir. Pekineller, kendi müzikal nefes derinliğine odaklanabilmek için göz temasında bulunmadan çalan dünyanın tek ikilisidir.
İlk kez 6 yaşlarında dinleyici önüne çıkan ikizler üç yıl sonra da Ankara Filarmoni Orkestrası eşliğinde canlı olarak yayınlanan ilk konserlerini vermişlerdir. Paris Konservatuarı ve Frankfurter Musikhochschuledeki eğitimlerinin ardından, Pekineller çağımızın en önemli Piyanistlerinden Rudolf Serkinin daveti üzerine Philadelphia Curtis Institute of Musicde kendisiyle, daha sonra New Yorkda Claudio Arrau ve Leon Fleischer gibi piyano efsaneleri ile çalışmış, 1978de Masterlarını yaptıkları Juilliard Schooldan birincilikle mezun olurken, paralel olarak Frankfurter Musikhochschulede masterlerini üstün başarıyla bitirmişlerdir.
18 yaşında Alman Ulusal Piyano Yarışmasında solist olarak birinciliği paylaşan Pekineller, Almanyayı temsilen UNESCO Dünya Piyano Yarışmasında aldıkları birincilik dahil olmak üzere Almanya ABD,ve İtalyada Uluslararası Yarışmalarda ikili ve solo olarak birçok birincilik ödülü kazanmışlardır. 1984 yılında Herbert von Karajan tarafından Salzburg Festivaline davet edilen ve akabinde ünlü orkestralarla dünya çapındaki müzik kariyerlerine başlayan Pekineller, bundan böyle Maestro tarafından bizzat desteklenmişlerdir. Ayrıca kendilerine Leonard Bernstein, Jacques Loussier ve Bob James tarafından ithaf edilen eser ve düzenlemelerin telif haklarına sahiptirler. Pekineller Devlet Sanatçısı unvanının yanı sıra Boğaziçi Üniversitesinin Onursal Doktorasına layık görülmüşlerdir.