TAHAMMÜL KÜLTÜRÜ YOK
Eleştirel gazetecilik yapıyorsanız sorun yaşayacak durumda kalıyorsunuz. Düşüncelerimizidoğru dürüst söyleyememek sıkıntısı var. Fox TVde Çalar Saat programınıyaptığım dönemlerde eleştirel gazeteciliği seçtim. Her şart ve ortamda muhalifolma anlamında söylemiyorum. Eleştirinin artısı da eksisi de oluyor Birtaraftan haber sunarken diğer taraftan eleştirel gözle baktım.
Bir Bardağı, bir çiçeği eleştirdiğinizde hakaret derecesinde eleştiriler olmazama konu siyasete gelince orda maalesef hakaret boyutuna gelen şeyler oluyor.Benim gözlemim ülkemizde tahammülün olmadığı. Gözlemim özellikle son üç yıldanbu tarafa tahammülsüzlüğün daha da arttığı yönde. Özellikle siyasi partiler; İktidar partisiolsun, Ana Muhalefet partisi olsun, BDP olsun hemen sizi bir yere monte etmeye çalışıyorlar. O an için dinliyor,eleştiri kendine uygun geliyorsa seni kendisinde görüyor. Ertesi gündinlediğinde seni muhalif görüyor ve seni bir yere monte ediyor. Bazen dansözolmaya başladığımı düşündüm. Temel bası konular haricinde düşüncelerindeğişmesi normaldir. 10 yıl önceki görüşümle şimdiki görüşüm arasında farkolması normaldir ama çizgimin değişmediği de görülür dedi.
DEMOKRASİ İSTİYORUM
Fatih Portakal olarak ileri demokrasi değil, sadece demokrasi istediğinibelirterek, kendi haklarının çiğnenmesi için nasıl davranıyorsa başkalarınınhakları için de aynı duyarlılığı, aynı hassasiyeti gösterdiği, başı açık olsunkapalı olsun herkesin haklarına saygı gösterilmesi gerekliliğini vurguladı.
Gezi parkına da gittiğini ve u gidişin hem gazetecilikmantığıyla, hem de duyduğu bazı rahatsızlıklardan kaynaklandığını ifade edenFatih Portakal, birkaç ağaç nöbetiyle başlayan eylemlere 25- 30 kişilik grubapolisin sabaha karşı, gaz bombalarıyla saldırmasının olayları tırmandırdığınıdile getirerek, kişilerin aralarına karışan terörist unsurları temizlemekpolisin görevi. Elindeki pusetindeçocuğu ile toplumsal bir e leme katılan kadın veya çocuğunun elini tutan adamnasıl yapabilirdi ki. Benim eşim de oradaydı. Eşimi o gaz bulutu arasında AlmanHastanesinin arka tarafında, 5- 6 katlı bir binanın giriş katının gözleriyaşlı halde buldum birkaç kişiyle birlikte. Başbakan ve hükümet yetkilileri bunuhükümeti devirme hareketi olarak gördü. İdris Balın hazırladığı bir rapor var.Vekil üstünde çalışmış ve sonuçlarıyla birlikte paylaşmış ama bu dikkatealınmadı bile.
ENERJİMİZİ BOŞA HARCIYORUZ
Devlet olarak tabii ki bazı kurallar olacaktır. Bu kurallar Liberal olsun. Birparti geldiğinde bize ideolisini yaşamaya zorlamasın ama, maalesef Türkiyedeböyle bir durum var. Hangi parti gelirse gelsin onun ideolojisini yaşıyorsun. Avrupa da olduğu gibi ona oy veren devermeyen de hayat tarzının değişmeyeceğini biliyor. Genel kurallar konmuş oçevrçevesinde hayat sürüyor. İnsanlar işinde gücünde. Dünya uzayı keşfederken sen koskoca Türkiyeolarak o kadar basit, abuk sabukşeylerle uğraşıyorsun ki. Diğer ülkeler her konuda mesafe katederken biz hak veözgürlüklerden bahsediyoruz. Siyasete bulaşmayan bir gençlik var. Hükümetlerinprojelerini bu gençer için yapması gerekiyor. Eleştiriye tahammül olmalı, eleştirenhemen vatan hainliğiyle, ülkenin ileriye gitmemesini istemekle suçlanmamalı.
TEK TİPLEŞTİRME
Tek tipleştirme çabasını anlamıyorum. 2013te Tek Tipleştirmenintutmayacağını, bir yerlerden patladığını görmeye başladık. İç işleribakanlığından YÖKe talimat gitti. Valilerin koordinasyonunda üniversiterektörleriyle toplantı yapılmasını ve olay yapılmamasını istemiş. Bunuengelleyemezsin. O kişi tepki göstermesi gerektiğine inanıyorsa gösterecektir.Üniversite de ya da dışarı da diye konuştu.