Eğitim, Öğretim Kimdedir Çözüm?

  • 0
  • 487
Yazı Boyutu:

Bilişim öğretmenlerinden e-posta yağmuru.

“ Sokakta kaldık”

İlk ve orta öğretimde derslerinin kaldırılmasından yakınıyorlar.

Oysa kaldırılmadı.

Saatleri azaltıldı, bazı sınıflarda seçmeli ders yapıldı,

Bir başka gerçek…

Ülkedeki 29 bin 498 okulda bilişim teknolojileri sınıfı ortada kaldı.

          *

Belki yeni formül bulunacak.

Milli Eğitim ile Ulaştırma Bakanlığı’nın ortak projesi var: Fatih.

Dünyaya model olarak tanıtıldı.

620 bin dersliğe tablet bilgisayar verilecek.

60 bin okul akıllı Bilgisayar ile donatılacak.

Bir yanda bilişim dersleri azaltılıyor, diğer yanda bilgisayar eğitim hamlesi yapılıyor!

Bu da farklı, aykırı gerçek.

            *

Milli eğitim kuruluşundan beri arızalı.

Sisteminin yanlışlığını herkes kabul ediyor.

Osmanlı’nın çöküş döneminde Maarif Nazırı Haşim Paşa’nın “ Mektepler olmasaydı, maarifi (eğitim) ne güzel idare ederdim” sözünü doğrularcasına…

Okullar bir dert.

Öğrenci fazla, öğretmen az, ödenek yok, şikâyet çok.

Hiç azalmıyor, hep artıyor.

              *

Milli Eğitim bakanı Ömer Dinçer de, sistemin yanlışlığını kabulleniyor.

Kabuklaşmış yaraya merhem bulunamıyor.

Mesele yine öğretmenler.

Bilişim teknolojisi öğretmenlerinin dersi azaldı ama hiç olmadı maaşlarını alıyor.

Peki, sırada bekleyenler ne yapsın?

              *

Devlette kadrolu öğretmen sayısı 678 bin.

40 bin ücretli öğretmen takviyede.

Acil öğretmen ihtiyacı 40 bin.

250 bin öğretmen adayı kadro bekliyor.

Daha doğrusu maaş ve aş.

Üniversitede öğretmen eğitimi gören 678 bin öğrencinin yarısı, gelecek yıl mezun.

Bunlar yetmezmiş gibi…

Üniversitede fizik, kimya, fen, edebiyat, gıda, iletişim, felsefe, sosyoloji, psikoloji diplomalılar da eğitime girmek istiyor.

                  *

Bakan Dinçer açıkça söylüyor:

“ Kamuyu iş alanı görmekten vazgeçin”

Bekleyen öğretmenlere sesleniyor:

“ Herkes kendi kabiliyetine göre iş arasın!”

Öğretmen adayları için Bakanlık insan kaynakları bölümü kuracakmış.

Özel eğitim ve diğer sektörlerde iş olanağı aranacakmış.

              *

Eğitimin derdi çığ gibi.

 “Fatih” projesiyle dünyaya örnek eğitim modeli yaratmaya çalışıyoruz.

Madem geçmişe dönmüş iken…

Acaba, ömrünü eğitime adamış, ünlü şairimiz Tevfik Fikret’in “ Yeni Mektep” projesi gözden geçirilemez mi?

Ulusal eğitimi temel alıp, akıl ve ahlakı ön plana koyup, öğretimi her türlü ayırımcılıktan uzak sisteme dayandıran, öğrencilere becerilerine göre yön veren, öğretmenlere yaşam memnuniyetini öngören fikirleri, güncelleştirilerek tartışılamaz mı?

Yoksa…

Bozar mı?

YORUM YAZ
Arşiv