Milli Eğitim’De Bitmeyen Dert!

  • 0
  • 403
Yazı Boyutu:




30 yıl önce aynıydı, bugün de değişmedi.
Her yıl aynı senaryo.
Ağustos ayında başlar.
Bakan veya müsteşar dillendirir:
Okul kayıtlarında para istenmeyecek”
Öğrenci kayıt döneminde genelge çıkarılır:
“   Kesinlikle alınmaması, aksi halde soruşturma açılması…”
Ama her ikisi de etkisizdir.
Çünkü yetkili devre dışıdır.
 
         ***
 
Okulun birçok ihtiyacı var.
Isınma, tadilat, badana, görevli maaşı ve görünmeyen giderler vs.
Nereden karşılanacak?
Milli Eğitim il müdürlüklerinin ödeneği belli.
Ellerinde çok yok ki okullara dağıtılsın.
Okul müdürlerine açıkça söylenmez, laf çıtlatılır:
“Bakın başınızın çaresine…”
Müdür, müdür yardımcısı çaresiz ortada kalır.
Kolay çözüme başvurulur.
“ Okul aile birliği tansilatçı olsun”
Kayıt döneminde öğrenci velisinden parayı onlar isteyecek.
Yetkili görünmeyecek…
Soruşturma açılmayacak!
 
             ***
 
Veli çocuğunu kayda getirir.
Önüne bir rakam konulur;
“ Ya bunu bankaya yatır veya makbuzla öde”
İtiraz edemez.
Varsa imkânı; üçe beşe bakmaz atar ortaya…
Yoksa imkânı; yine boynunu büker, parayı bir yerden denkleştirir.
Kavga çıkarsa çocuğun hali ne olacak?
Yıllarca aynı okulda, aynı müdür, öğretmenle yaşayacak.
 
           ***
 
Bu işin pazarlığı da yoktur.
Memurum, üç yavrum var, evim kira, aldığım belli, borcum çok, hanım çalışmıyor…” bunların hiçbiri geçersizdir.
Durumun kadersizse; kayıt parası kimseyi ilgilendirmez.
Okulun ihtiyaçları vardır.
Açılmadan, kış gelmeden karşılanacaktır.
Öyle…
Gider, şikâyet eder, hakkımı ararım” muhabbetiyle de kendinizi kandırmayın.
Sonuç: sıfırdır.
Akibet; parayı ödemektir!
 
           ***
 
Haftabaşı okullar açılıyor.
Kayıt dönemini klasik dertle kapattık.
Baştan yazdık.
“ Kayıt parası bitmeyen senaryo”
Hal böyle olunca…
Birbirimizi kandırmanın…
Karşılıklı anlamsız direnmenin…
Yöneticileri kızdırmanın…
Veliyi ağlatmanın anlamı yok.
 

YORUM YAZ
Arşiv