Skandal Ödül…

  • 0
  • 294
Yazı Boyutu:

Ege Üniversitesi olarak anlı-şanlı ödül kazandık.

Dünya üniversiteleri arasında ilk 500’e girdik, 474. sıradayer aldık.

Hele bir derecemiz var ki…

Herkese parmak ısırttı.

Rüyaları süsleyen Harvard, MIT üniversiteleri bile arkamızdakaldı.

Matematik-Bilgisayar dalında dünya ikincisi olduk.

Bu dereceyle tarih yazdık!

Üniversitemiz başarısını yedi kıtaya, yetmiş düvele duyurdu.

 

            *

Bu sıralamayı Hollanda’nın Leiden Üniversitesi’nin “LeidenRanking” kuruluşu yapıyor.

Tüm üniversitelerin çalışmalarını, bilimsel yayınlarınıizliyor.

Puan veriyor, derecelendiriyor.

 

          *

Kuruluş bakmış ki, Türkiye’den Ege Üniversitesi’ninmaşallahı var.

Her dildeki dergileri, kitapları bilimsel makaleleriyledoldurmuş.

Son beş senede 300 den fazla yayında bulunmuş.

Böyle çalışkan üniversiteyi de ilk 500’ün arasına koymak hakolmuş.

Ayrıca… Bir de görmüşler ki…

Matematik-Bilgisayar yayınlarında eline su dökülecek gibideğil.

Ve ilan etmişler.

Ege Üniversitesi bu alanda Dünya ikincisidir.

 

            *

Şimdi sağlam durun!

Bu yayınların büyük çoğunluğu Ege Üniversitesi Fen FakültesiUygulamalı Matematik-Bilgisayar ana bilim dalından bir öğretim görevlisinineseri.

Yardımcı Doçent Ahmet Yıldırım.

Kendisi üniversitenin akademik kadrosuna girince adeta motorgibi çalışmış.

Adına 200 den fazla yayın hazırlamış.

 

           *

Hepsi çalıntı!

Oradan buradan araklama!

           *

 

Her bir ülkeden başka hocaların yazılarını tırtıklayıp “kes-yapıştır”usulüyle sözde eser yaratmış, bilimsel kurullara, üniversitelere göndermiş.

Bu uyanık arkadaş hakkında…

İhbarlar gelince, bir de araştırılmış ki doktora tezi deintihal eseri.( Fikir sahtekârlığı, hırsızlığı )

 

         *

Üniversite yönetimi hemen toplanır.

Fen doktoru unvanı iptal edilir.

İtirazı değerlendirilir, reddedilir.

YÖK, kararı onaylar

Çakma hocanın üniversite işi olur mu?

Meslekten ihraç ederler. Yani şutlarlar!

 

          *

Çarpma-çırpmayla elde edilen Dünya İkinciliğinin hikâyesiböyle.

Ancak…

Ortada sindirilemeyecek bir durum var.

Hakkımız olmayan bir dereceyle mi onurlanacağız?

Bu utançla mı yaşayacağız?

Kabulse; dünya âleme kepaze olacağız.

 

           *

Sayın Rektörüm, senatomuzun değerli hocaları.

Üniversitenin bir mezunu, geçmişte okulunda eğitmenlik yapanbiri olarak…

Sizden ricamdır.

Bu ödülü usturuplu bir özürle geri verelim.

Yanlışlık olduğunu, çirkinlik yapıldığını itiraf edelim.

Kovduğumuz birinin ahlaksızlığının kurbanı olduğumuzuanlatalım.

Belki itibarımızı böyle kurtarırız.

 

          *

Yok, “ kazanılmış hakkımızdır” diye sessizliği tercihediyorsanız.

Kusura bakmayın.

O zaman…

Ben bu camianın mezunu değilim.


YORUM YAZ
Arşiv