yazılan şey Anayasa’dır, bu roman değil, mektup değil!

  • 0
  • 734
Yazı Boyutu:

İzmir Milletvekili ve CHP Parti Meclisi Üyesi Birgül Ayman Güler,  yeni Anayasa çalışmalarıyla yapılmak istenen değişiklikleri değerlendirdiği ziyaretlerini Foça’da sürdürdü. 
 
Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, CHP Foça ilçe yöneticileri, partililer ve yurttaşlar tarafından yoğun ilgiyle karşılanan Güler Foça Balıkçı Kahve’de Foçalılara hitap etti. Konuşmasında gündemdeki  yeni Anayasa çalışmalarını değerlendiren Güler; “Özgürce yaşayabileceğimiz tek kimlik var, tek üst kimlik var, tek siyasal kimlik var, Türk vatandaşlığı kimliği. Biz o kimlikle gurur duyarız, biz Anayasa’dan Türk isminin silinmesini hiçbir şartta kabul etmeyiz. İktidara gelmiş olan AKP, BDP ile iş birliği yaptı Anayasa’dan Türk ismini silmeye kalkıştı. Bunun sonu her birimizin etnik kimliklerimize sığınmasıdır, birbirimize yabancılaşmamızdır, giderek birbirimizi rakip görmektir, birbirimizi düşman saymaktır. Bunun Türkiye’de hiç kimseye ama hiç kimseye yararı yok” dedi.
Milletvekili olarak gelişmelerden sizleri haberdar etmem görevim diyen ve tüm bunları anlatmak için seçim bölgesinde çalışmalarını sürdüğünün altını çizen Güler, “Bana mazbata verdiniz, bizi temsil et diye, TBMM’ye gönderdiniz.Görevimi yapmak için buradayım. Büyük Türk Milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim dedim, oradaki 550 kişi de böyle dedi. O 550 kişiden birileri şimdi şeref ve namus andını çiğniyor. Bizi ulusal yapımızdan, bu varlıktan asla vazgeçiremeyecekler bunu kabul etmeyeceğiz” dedi.
 
“Anayasa’ya başkanlık sistemini getirmek için, Türklüğü feda ediyor”
Anayasa’dan Türk isminin çıkarılması çalışmalarının önceleri AKP tarafından halktan gizlenmeye çalışıldığını söyleyen Güler, “Anayasa’dan Türk isminin çıkarılması çalışmalarını halktan, milletvekillerinden gizlediler kimselere duyurmadılar. AKP Meclis kürsüsünde konuşup Anayasa’dan Türk isminin çıkarılacağını duyurduktan sonra saklayamaz oldular. Başbakan televizyonlara çıkıp önce çok mahcup şekilde ‘evet Türk demezsek iyi olur dedi’, sonra da kendini kaybetti ve ‘biz Türk Milliyetçiliğini de ayaklarımızın altına altık’ dedi. AKP  BDP ile iş birliği yapıyor, Öcalan’la görüşmekle kalmıyor, Anayasa’yı BDP’nin istediği şekilde değiştiriyor. Kürtçülüğü yatıştırmak için, Anayasa’ya başkanlık sistemini getirmek için, Türklüğü feda ediyor” dedi.
 
“Türk Vatandaşı yerine Türkiye Vatandaşı demek; Türkiye’de birden fazla resmi dil olsun demektir”
AKP ve BDP’nin Türk ismini sileceğiz ve yerine Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı getireceğiz noktasında tarihi bir anlaşma içine girdiklerinin altını çizen Güler,  “Peki siz bunu neden yapacaksınız diye sorduğumuzda, diyorlar ki, ‘ne olacak ki madem içimizden bazıları kendini Türk görmüyor, onlar da kendini bize ait hissetsin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı diyelim, bir şey değişmeyecek ki’  Yalan söylüyorlar, yazılan şey Anayasa’dır, bu roman değil, mektup değil. Anayasa’da yazılanlar kurum ve kural yaratır, devleti değiştirir, toplumu değiştirir, günlük hayatı değiştirir. Türk vatandaşı yerine Türkiye Vatandaşı demek; Türkiye’de birden fazla resmi dil olsun demektir, Türk vatandaşı dersek Türkçe tek resmi dil olarak devam eder ama herkes kendi etnik dilini kendi çevresinde serbestçe kullanır” dedi.
 
“Bu Türkiye’yi milliyetlere göre parçalamaktır”
Türk vatandaşlığının kaldırılıp yerine Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının getirilmesi halinde bir çok resmi dilin ortaya çıkacağını belirten Güler, “Türk Vatandaşı lafını kaldırırsan onu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaparsan memlekette ne kadar milliyetin dili varsa onlar da resmi dil haline gelir. Bu yalnız Türkçe değil o diller hangileriyse Lazcası,  Arnavutçası, Boşnakçası, Kürtçesi, Pomakçası… Bu dillerde okullar açılsın demektir. O dillerde çocuklara öğretim veren öğretmenler yetiştirilsin, o dillerde öğretmen okulları açılsın demektir. Mahkemelerde herkes kendi diliyle savunma yapsın, o zaman o dili anlayacak o milliyetten yargıçlar, hakimler olsun demektir. Mahkemede yargılanan yurttaşlarımızı savunacak avukat da o dili bilsin demektir. O zaman,  yargısından eğitimine, sağlığından her türlü kamu hizmeti resmi olarak Türkçe ’den başka kaç dil isteniyorsa o dilleri kullansınlar demektir. Bu Türkiye’yi milliyetlere göre parçalamaktır” dedi.
 
“Kavga varsa da gelin kaynana görümce kavgası”
AKP ve  BDP’ye soru sorarak sözlerine devam eden Güler, “Bizim büyük sorumuz şu; böyle bir model yaratırsanız bu ülkenin 76 milyon insanını bir arada tutabilir misiniz?  Biz etnik kökenimiz ne olursa olsun beraber yaşamaya alışmış insanlarız. Çok farklı kökenlerden insanlar birbirlerine kız alıp verdiler. Hemen her ailenin bir ya da daha fazla üyesi değişik etnik köken ve mezhepten oluşmakta. Ulusal birliğimizin harcı olan bu insanlar arasında tam bir kaynaşma ve huzur var. Kavga varsa da gelin kaynana görümce kavgası! Getirilmek istenen düzenlemelerle bu birlikteliği, barışı ve huzuru tehlikeye atarız. Bırakın herkes etnik kökeninin gururunu yaşasın. Kimseyi kan ve soy bağları ile ayrıştırmayalım ve buna dayandırılacak Anayasal vatandaşlık anlayışına karşı duralım. Bu durum Anadolu’nun bin yıllık dil birliği ile 90 yıllık Cumhuriyet tarihinin gereğidir” dedi.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Audi Vosmer farkıyla Bornova’da

Gaziemir’de temizlik devrimi

Geleneği bozun, oy verin

Dönüşümü yerinde yapacağız

Sertel’den Bakan’a destek

Kapı kapı akşam mesaisi

Arşiv