Yazı Boyutu:
Dermatolog Hacer Önvural, kriyoterapi denilen dondurma yöntemiyle güneş lekelerinin, benlerin, yaşlılık leke ve lezyonlarının tedavisinde başarılı sonuçlar alındığını söyledi. Hastası Hilmi Ererin şakağındaki 3x5 santimlik lezyonu cerrahi gerektirmeden dondurak temizlediklerini belirten Uzm. Dr. Önvural, Estetik açıdan sorun yaratan bu lezyon cerrahi yöntemle alınsaydı yama yapılması da gerekecekti dedi, bu tedavi için en uygun zamanın da güneşin daha az etkili olduğu kış ayları olduğunu hatırlattı.
Kriyoterapi yönteminin eksi 198 derece nitrojen gazı ya da sıvı azotla uygulandığını belirten İzmir Kent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hacer Önvural, bu yöntemin nasır ve siğil tedavisinde de kullanıldığını söyledi. Yöntemin kısa süreli, hızlı ve hastanın yaşamını etkilemeyecek bir tedavi yöntemi olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Önvural, Tedavi edilecek bölgeye spreyle uyguluyoruz. İşlem süresi 10 dakikayı geçmiyor. Lezyonun büyüklüğüne, derinliğine, yapısına bağlı olarak 10-20 saniye tutuyoruz.
Bu bölgede kızarıklık, ağrı şikayeti olabiliyor. Ağrı kesicilerle bu sorunu çözüyoruz. Zaten çok kısa süreli bir ağrı. Sonrasında şikayetleri gidiyor. Tedavi uygulanacak bölgedeki dokuların dondurulup, erimesini, kendiliğinden dökülmesini sağlıyoruz. Dondurulan lezyon kabuk tutuyor ve bir haftada bu kabuk düştükten sonra o bölgedeki doku iyileşiyor. Cerrahi yöntemle çıkartmak yerine bu yöntemle güneş lekeleri, benler, yaşlılık lekeleri tedavi edilip iyi yanıt alıyoruz diye konuştu.
60 yaşındaki hastası Hilmi Ererin sağ şakağında yaşlılığa bağlı oluşan lezyonu dondurma yöntemiyle temizlediklerini belirten Uzm. Dr. Önvural, Bu yöntemi hangi durumlarda hangi hastaya uygulayacağımızın kararı önemli. Soğuk ürtikeri olan, soğukla tetiklenen hastalıkları olanlara uygulamıyoruz. Hastamızın alın bölgesinde 3 çarpı 5 santim bir lezyonu vardı. Plastik cerrahlarla görüştük, karar verdik. Riskli olmayan bir lezyon olduğuna karar verdiğimiz için cerrahisiz halledebilir miyiz acaba diye düşündük. Cerrahlar yama yapılması gerektiğini söyledi. Cerrahide enfeksiyon riski her zaman vardır. Hastanın lezyonu cerrahi yöntemle alınsaydı, dikiş de yapılması gerekecekti. Yine estetik açıdan sorunu çözülmeyecek, izi olacaktı. Riskli bir yapı olmadığı için kriyoterapi uyguladık. Ve istediğimiz sonucu aldık. Bir seansın yeterli gelmediği durumlarda 2-3 kez yöntemi uygulayabiliyoruz. Leke, ben, lezyon tedavilerinde en ideal zaman güneşin etkisinin en az olduğu kış ayları. Tedavinin ardından cildi güneşten korumak gerektiği için güneşsiz günler tedavi için tercih ettiğimiz dönem dedi.
Öte yandan 6-7 yıl önce şakağında çıkan çıkıntıya siğil dediğini, bulunduğu ortamlarda tedirginlik yaratıp rahatsızlık yaşadığını belirten Hilmi Erer, şunları söyledi: İlk seansın sonunda cildimdeki şey düştü, ikincisinde rötuş yapıldı. 25 kuruş büyüklüğünde kötü görünen bir şeydi, git gide de büyüyordu. Hep insanlardan gizlemeye çalışıyordum. Çevremdekiler bu kanser mi, aldır bunu diyorlardı. Ben de cerrahiye yanaşmıyordum. Bu yöntemle kurtuldum, doktoruma teşekkür ediyorum. Artık torunum da bu ne dede, diye sormuyor.
Kriyoterapi yönteminin eksi 198 derece nitrojen gazı ya da sıvı azotla uygulandığını belirten İzmir Kent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hacer Önvural, bu yöntemin nasır ve siğil tedavisinde de kullanıldığını söyledi. Yöntemin kısa süreli, hızlı ve hastanın yaşamını etkilemeyecek bir tedavi yöntemi olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Önvural, Tedavi edilecek bölgeye spreyle uyguluyoruz. İşlem süresi 10 dakikayı geçmiyor. Lezyonun büyüklüğüne, derinliğine, yapısına bağlı olarak 10-20 saniye tutuyoruz.
Bu bölgede kızarıklık, ağrı şikayeti olabiliyor. Ağrı kesicilerle bu sorunu çözüyoruz. Zaten çok kısa süreli bir ağrı. Sonrasında şikayetleri gidiyor. Tedavi uygulanacak bölgedeki dokuların dondurulup, erimesini, kendiliğinden dökülmesini sağlıyoruz. Dondurulan lezyon kabuk tutuyor ve bir haftada bu kabuk düştükten sonra o bölgedeki doku iyileşiyor. Cerrahi yöntemle çıkartmak yerine bu yöntemle güneş lekeleri, benler, yaşlılık lekeleri tedavi edilip iyi yanıt alıyoruz diye konuştu.
60 yaşındaki hastası Hilmi Ererin sağ şakağında yaşlılığa bağlı oluşan lezyonu dondurma yöntemiyle temizlediklerini belirten Uzm. Dr. Önvural, Bu yöntemi hangi durumlarda hangi hastaya uygulayacağımızın kararı önemli. Soğuk ürtikeri olan, soğukla tetiklenen hastalıkları olanlara uygulamıyoruz. Hastamızın alın bölgesinde 3 çarpı 5 santim bir lezyonu vardı. Plastik cerrahlarla görüştük, karar verdik. Riskli olmayan bir lezyon olduğuna karar verdiğimiz için cerrahisiz halledebilir miyiz acaba diye düşündük. Cerrahlar yama yapılması gerektiğini söyledi. Cerrahide enfeksiyon riski her zaman vardır. Hastanın lezyonu cerrahi yöntemle alınsaydı, dikiş de yapılması gerekecekti. Yine estetik açıdan sorunu çözülmeyecek, izi olacaktı. Riskli bir yapı olmadığı için kriyoterapi uyguladık. Ve istediğimiz sonucu aldık. Bir seansın yeterli gelmediği durumlarda 2-3 kez yöntemi uygulayabiliyoruz. Leke, ben, lezyon tedavilerinde en ideal zaman güneşin etkisinin en az olduğu kış ayları. Tedavinin ardından cildi güneşten korumak gerektiği için güneşsiz günler tedavi için tercih ettiğimiz dönem dedi.
Öte yandan 6-7 yıl önce şakağında çıkan çıkıntıya siğil dediğini, bulunduğu ortamlarda tedirginlik yaratıp rahatsızlık yaşadığını belirten Hilmi Erer, şunları söyledi: İlk seansın sonunda cildimdeki şey düştü, ikincisinde rötuş yapıldı. 25 kuruş büyüklüğünde kötü görünen bir şeydi, git gide de büyüyordu. Hep insanlardan gizlemeye çalışıyordum. Çevremdekiler bu kanser mi, aldır bunu diyorlardı. Ben de cerrahiye yanaşmıyordum. Bu yöntemle kurtuldum, doktoruma teşekkür ediyorum. Artık torunum da bu ne dede, diye sormuyor.
