Yazı Boyutu:
Muhteşem Yüzyıl dizisinin ünlü aşçısı Şeker Ağa, Bi Kişilik oyun- Çöp Tenekesi ile İzmirli sanatseverlerle buluşuyor.
Sardunya Performans Sahnesinde yarın akşam (19 Şubat Perşembe) 20.30da gerçekleşecek ve (Şeker Ağa) Yüksel Ünal, çöp tenekesindekileri dökerek izleyenleri hem düşündürecek hem de güldürecek.
YÜKSEL ÜNAL'DAN
1974te Almanyada doğan, 1983te Türkiyeye dönen, döndüğünde derdini anlatabilecek kadar bile Türkçe bilmeyen Ünal kendini şöyle anlatıyor: Yani 1983 de Türkçe konuşmaya, 1984 de oyunculuğa başladı. İlk şiirini o yıl yazar ve ilk oyunculuk deneyimini de ayıkla pirincin taşını adlı bir piyeste rol alarak aynı yıl yaşadı. Yüksel Ünal, derdini anlatacak kadar bağlama, milleti kendine güldürecek kadar gitar, bir koyun sürüsünü çok kısa sürede dağıtabilecek kadar kaval çalıyor. Sesine güzel diyenlere de pek inanmıyor.
132 kilo ağırlığında ve 1,87 metre boyunda olmasına karşın karpuzu tutamıyor, anahtar ve tespih sesine dayanamıyor ve söyleyemediği bazı kelimelerden yana oldukça dertli. Bu konuda yaşadığı komik durumları utanmadan herkesle paylaşıyor. Yüksel Ünal, oyunculuğu, grafik tasarım işleriyle uğraşmayı ve kitap okumayı, yapabildiği her şeyden daha çok seviyor.
Onu sürekli gelişmeye ve eğitime heveslendiren bu tiyatro dolu hayatın içinde, radyoda program yapımcılığı ve sunuculuğu, seslendirme, reklam ajanslarında metin yazarlığı ve grafikerlik gibi işler de var. Grafikerliğe hâlâ devam ediyor.
Sardunya Performans Sahnesinde yarın akşam (19 Şubat Perşembe) 20.30da gerçekleşecek ve (Şeker Ağa) Yüksel Ünal, çöp tenekesindekileri dökerek izleyenleri hem düşündürecek hem de güldürecek.
YÜKSEL ÜNAL'DAN
1974te Almanyada doğan, 1983te Türkiyeye dönen, döndüğünde derdini anlatabilecek kadar bile Türkçe bilmeyen Ünal kendini şöyle anlatıyor: Yani 1983 de Türkçe konuşmaya, 1984 de oyunculuğa başladı. İlk şiirini o yıl yazar ve ilk oyunculuk deneyimini de ayıkla pirincin taşını adlı bir piyeste rol alarak aynı yıl yaşadı. Yüksel Ünal, derdini anlatacak kadar bağlama, milleti kendine güldürecek kadar gitar, bir koyun sürüsünü çok kısa sürede dağıtabilecek kadar kaval çalıyor. Sesine güzel diyenlere de pek inanmıyor.
132 kilo ağırlığında ve 1,87 metre boyunda olmasına karşın karpuzu tutamıyor, anahtar ve tespih sesine dayanamıyor ve söyleyemediği bazı kelimelerden yana oldukça dertli. Bu konuda yaşadığı komik durumları utanmadan herkesle paylaşıyor. Yüksel Ünal, oyunculuğu, grafik tasarım işleriyle uğraşmayı ve kitap okumayı, yapabildiği her şeyden daha çok seviyor.
Onu sürekli gelişmeye ve eğitime heveslendiren bu tiyatro dolu hayatın içinde, radyoda program yapımcılığı ve sunuculuğu, seslendirme, reklam ajanslarında metin yazarlığı ve grafikerlik gibi işler de var. Grafikerliğe hâlâ devam ediyor.