İzmir Devlet Opera ve Balesi, Otuzuncu Yılını bir “Dünya Prömiyeri” ile Taçlandırıyor

İzmir Devlet Opera ve Balesi’nin “Otuzuncu Yılı” nedeniyle programa aldığı Muhteşem Süleyman, bestecisi Tevfik Akbaşlı tarafından altı yılda yazıldı. Librettosunu Işık Noyan’ın hazırladığı eser, şef Tulio Gagliardo Varas yönetiminde Mehmet Balkan’ın rejisi ile sahneleniyor. Solo, orkestra, koro ve bale sanatçılarından oluşan büyük bir sanatçı grubunun görev aldığı eserin dekorları Tayfun Çebi, kostümleri Sevda Aksakoğlu, koreografisi Neslihan Öztürk ve ışık tasarımları Müfit Özbek tarafından hazırlandı. Koro şefliğini konuk şef Slavil Zdravkov Dimitrov’un üstlendiği eserde Kanuni Sultan Süleyman’ı Gökhan Koç ve Cengiz Sayın, Hürrem Sultan’ı Aytül Büyüksaraç, Burcu Kılıç ve Ayşe Tek, Pargalı İbrahim’i Oğuz Çimen ve Levent Gündüz canlandırıyor. Anlatıcılığı Altuğ Dilmaç ve Haldun Özörten’in üstlendiği eserde diğer solo rolleri de; Nejad Beğde, Gökhan Varkan Seza Agun, Linet Şaul, Anna Chubuchenko, Evrim Keskin, Alparslan Mater, Erdem Türkbay, Hüseyin Genç, Kaner Sümer, Murat Duyan, Aşkın Metiner, Sühan Aslan, Cihan Özmen, Şeniz Çimen, Elif Genek, Nejat Şengün paylaşıyorlar.     

 

Dünya ve Osmanlı tarihinin en büyük imparatorlarından biri olan Kanuni Sultan Süleyman’ın yaşamını anlatan Muhteşem Süleyman, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde sahnelenecek. 

Muhteşem Süleyman, 15 Ocak’taki dünya prömiyerinin ardından  19 ve 21 Ocak’ta ve 23 ve 25 Şubat’ta  İzmirli sanatseverlerin izlenimine sunulacak. Eser ayrıca; 18 Mart’ta Bursa’da, 20 Mart’ta da Eskişehir’de sahnelenecek.  

 

Muhteşem Süleyman’ın sahnelenmesi ile ilgili olarak; İZDOB Sanat Yönetmeni ve Hürrem Sultan’ı canlandıran Aytül Büyüksaraç, eserin bestecisi Tevfik Akbaşlı ve rejiyi üstlenen Mehmet Balkan’ın görüşleri şöyle: "Otuzuncu yılımızda bir dünya prömiyeri ile Türk ve dünya sanatseverlerinin karşısında olmak; İzmir Devlet Opera ve Balesi adına bir onurdur. İzmirli bir bestecinin yazdığı bu güzel eserde yer almaktan bir sanatçı olarak çok mutluyum. Ayrıca bu eseri Türk müzik dağarına kazandırdığımız için de önemli bir görevi yerine getirdiğimiz kanısındayım".  

 

Tevfik Akbaşlı: Cihan İmparatorluğu’nu 46 yıl yönetmiş kudretli bir hükümdarın tüm yaşamını, devasa sütunlar önünde saatlerce şarkı söyletmeden, son derece hızlı, hatta sinematografik bir dille ama en önemlisi, sadece müzikle anlatmaya karar vermişseniz, sahnelemeye dair çok büyük sorunlarla boğuşmayı baştan göze almışsınız demektir. Muhteşem Süleyman, ilk notalarını yazmaya başladığım 2006 yılından itibaren mesleki ve kişisel yaşamımın adeta güncesi oldu ve hep masamın baş köşesinde büyük bir sabır ve olgunlukla tamamlanmayı bekledi. Bütün çalışmalarım arasında en beğendiğim müzikal fikirlerimi ona saklamam ve zaman baskısı ya da yetiştirme kaygısı duymadan her tablo ve karakter için en doğru tınıyı özenle aramam neticesinde umuyor ve diliyorum ki bu eser, bestecisinden sabrının karşılığını almıştır.                    

 

Mehmet Balkan: Bugüne değin deneyimlediğim, içsel anlamda doğruladığım sahne estetiği anlayışı şu: Yapıtın içeriğindekinden-var olandan anladığımı kendimce anlatma. Sahnelemede kullandığım biçem bu anlayışımı yansıtmak üzerine kuruludur. Bu eseri sahneye aktarmanın zorluğundan söz etmenin çok fazla anlamlı olduğu düşüncesinde değilim; ancak belki şu söylenebilir: Bu ölçüde büyük ve karmaşık yapımları bilmem kaç metrekarelik sahnede izleyene aktarmak, sanırım yalnızca tasarımlayarak değil, aynı zamanda büyük bir sahne işçiliği yaparak mümkün olabiliyor. Büyük emekle ortaya çıkardığımız bu yapım, İzmirli sanatseverlerin geri bildirimlerine de yansıyacağına inanarak; hep birlikte -sanatçı ve izleyeni ile- bir ortak güzelliği paylaşmayı diliyorum.