Azmin sonu Oxford

Henüz 8 yaşında konuşma bozukluğu başlayan ve tüm girişimlerine rağmen sorunu çözülemeyen İzmir Ekonomi Üniversiteli (İEÜ) Birtan Demirel, zorluklar karşısında pes etmedi, dünyaca ünlü Oxford Üniversitesi’ne uzanan başarı öyküsüne imza attı.

Ortaokul ve lisede, bildiği soruyu yanıtlamak için parmak kaldırmaya bile çekinen Demirel, azmin elinden hiçbir şeyin kurtulamayacağını kanıtlayarak deneysel psikoloji departmanında doktora yapmak için bu yıl Oxford’a kabul alan tek Türk oldu. İEÜ Marka İletişimi Yüksek Lisans Programı mezunu Demirel, İngiltere’de konuşma bozukluğuna etkili bir çözüm bulmak için çalışacağını söyleyerek, “Konuşma ve beyin laboratuvarında çalışarak deneysel terapi metotları geliştirmeye çalışacağım. Kariyerimin bu aşamasında; zararsız, ağrısız ve cerrahi müdahale gerektirmeyen beyin uyarıcı teknikleri üzerine odaklanacağım” dedi.

Aslen İzmirli olan 31 yaşındaki Birtan Demirel, henüz belirlenemeyen bir nedenle 8 yaşında kekeleme problemi yaşamaya başladı. Ailesiyle birlikte sorunun çözümü için birçok doktor gezen Birtan Demirel, tüm girişimlere rağmen akıcı bir konuşmaya kavuşamadı. Demirel, akıcı konuşma bozukluğunun yarattığı zorluklarla yaşamına devam etti. Konuşma konusundaki çekincelerinden kurtulmak icin kekemeliği rahatsızlık değil, farklı bir iletişim biçimi olarak tanımlayan Demirel, zaman içinde zorlukların üstesinden gelmeyi başardı. Eğitim hayatında başarıdan başarıya koşan Demirel, Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi.

TÜRKİYE’DEN TEK İSİM
Demirel, yüksek lisansını ise marka iletişimi alanında İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde tamamladı. İEÜ’den mezun olduktan sonra psikoloji ve sinir bilim alanında İtalya ve Almanya’da akademik çalışmalarına devam eden Demirel, konuşma konusu üzerine çalışmalar yapmaya başladı. Almanya’da araştırma tasarımı, programlama ve beyin görüntüleme metotları üzerine deneyim kazanan Demirel, çalışmalarıyla fark yarattı. Demirel, deneysel psikoloji alanında doktora yapmak için İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nden kabul alan tek Türk oldu.

DERSLERDE PARMAK KALDIRMAYA ÇEKİNİRDİM
Şu anda İngiltere’de bulunan Demirel, doktora sürecini en iyi şekilde değerlendireceğini söyledi. Oxford Üniversitesi’nde eğitim almanın gurur verici olduğunu ifade eden Demirel, “Ortaokul ve lise yıllarımda, konuşma bozukluğu beni zorlayan bir etken olmuştu. Sınıftayken bildiğim sorular için bile parmak kaldırıp sözlü yanıt vermeye çekinirdim. Bu çekincelerden kurtulmak için kekemeliği bir rahatsızlık olarak değil de farklı bir iletişim kurma biçimi olarak tanımladım. Kekemeliği farklı bir konuşma biçimi olarak tanımlamanın ve toplumda bu bilinci artırmanın, dünyada kekeme olan yaklaşık 70 milyon insanın hayata çekinmeden katılmasına yardımcı olacağına inanıyorum. Örnek vermek gerekirse, Stephan Hawking bir bilgisayar aracılığıyla konuşuyor ve farklı bir biçimde dünyayla iletişim kuruyordu; fakat insanlık tarihine damga vuran bir bilim insanıydı. Konuşmanın şeklindeki farklılıktan ziyade, mesajın içeriğine odaklanarak akıcı konuşma bozukluğu olan yaklaşık 70 milyon insanın fikirleriyle aramızda köprü kurabiliriz” ifadelerini kullandı.

EKİM AYINDA BAŞLADI
Demirel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüksek lisanstan sonra İtalya'nın Pavia Üniversitesi’ndeki ‘psikoloji, sinir bilim ve insan bilimleri’ programına, Almo Collegio Borromeo bursunu kazanarak kabul aldım. İtalya’da öğrenimimi sürdürürken Erasmus Traineehip bursuyla Almanya'nın University Medical Center Goettingen’de stajımı yaptım. Tüm bunlar, bana deneyim ve özgüven kazandırdı. Oxford Üniversitesi’ne katılım sürecim de hızlı gelişti. Çevrim içi mülakatta farklı araştırma fikirlerimi sundum. Supervisor'umdan kabul aldıktan sonra araştırma önergesi yazıp deneysel psikoloji departmanından bir komiteye sunum yaptım, onların sorularını yanıtladım. 2021 yılının Ekim ayında da Oxford Üniversitesi’nde doktorama başladım. İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde eğitim almak da uygun iletişim köprüleri kurmayı öğrenme açısından bana önemli katkılar sağladı. Başarımda üniversitemin payı büyük.”

KİTAP DA YAZACAĞIM
İnsan beynini ve psikolojisini daha iyi anlayarak insanlığa katkı sağlayan bir bilim insanı olmak istediğini dile getiren Demirel, “Akıcı konuşma alanında tatmin edici sonuçlar elde edinceye kadar bu alanda çalışmalar yapmaya devam edeceğim. Akademik yayınlarımın yanı sıra bu konudaki bilinirliği artırmak için bir kitap yazmak da planlarım arasında. İngiltere’deki çalışmalarımda, daha akıcı konuşmak isteyen kişiler için deneysel psikoloji bölümünün konuşma ve beyin laboratuvarında deneysel terapi metotları geliştireceğim. Kariyerimin bu aşamasında; zararsız, ağrısız ve herhangi bir cerrahi müdahaleye gerek duyulmayan beyin uyarıcı (transcranial brain stimulation) teknikleri üzerine odaklandım” dedi.