İzmir Beden Eğitimi Öğretmenleri Derneği, beden eğitimi dersinin, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul öncesi eğitimden başlayarak lise 12. sınıfına kadar zorunlu dersler kapsamına alınmasını istedi. İzmir Beden Eğitimi Öğretmenleri Derneği Başkanı Ali İstanbulluoğlu, Beden Eğitimi Öğretmenleriyle Konak Meydanı Tarihi Saat Kulesi önünde yaptığı basın açıklamasında, meslek liselerinden beden eğitimi derslerinin kaldırılmasının yanlış bir uygulama olduğunu bildirdi.İstanbulluoğlu, ileri, çağdaş ülkelerde ilkokulda beden eğitimi ders sayısının 4 ila 6 saate çıkartıldığını ve spora başlamanın 4-5 yaşına çekildiğini ifade ederek, şunları kaydetti:Bizde yeni uygulamaya konan 4+4+4 sistemi ile ilköğretimde beden eğitimi dersi yok edilmiş, çocuklarımız daha ilköğretim çağında beden eğitimi dersinden ve spordan mahrum kalmıştır. Şu anda ilk 4de beden eğitimi yoktur. İkinci 4de öğrenciler beden eğitimi dersi almaktalar. Meslek liselerinde son yapılan değişiklikle beden eğitimi dersi tamamen kaldırılmıştır. Sağlıklı nesil yetiştirmek istiyorsak, Sağlam Kafa Sağlam Vücutta Bulunur sözünü şiar edinmemiz lazım. Beden eğitimi dersinin Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul öncesi eğitimden başlayarak lise 12. sınıfına kadar zorunlu dersler kapsamına alınmasını talep ediyoruz. Birçok branşta alt yapıya sahip meslek liselerinde beden eğitimi dersinin kaldırılması, önümüzdeki yıllarda ulusal ve uluslar arası organizasyonlarda başarısızlık getirecektir. Sağlık Bakanlığının Obezite ile Mücadele adı altında kaynak ayırıp reklam filmlerine binlerce lira para harcadığını öne süren Ali İstanbulluoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:Madde bağımlılığı ilkokullara kadar inmişken, sporda şiddet her alanda giderek yaygınlaşırken, hastaneler 40 yaşında insanların eklem, bel fıtığı, omurga kayması ve hareketsiz yaşamın tüm rahatsızlıkları devam ederken, spor kültürünün bir türlü yerleştirilemediği, sportif başarıların dibe vurduğu, olimpiyatlarda devşirme sporcularla başarının yakalanmaya çalışıldığı günümüzde, beden eğitimi dersini yok saymayı tarih yargılayacaktır. Toplum olarak ileride telafisi mümkün olmayan sonuçlardan vazgeçilmesini istiyoruz.
