Birincilikle girdi birincilikle mezun oldu

Yaşar Üniversitesi’nden bu yıl mezun olan öğrenciler yeni yaşamlarına heyecanla uğurlanırken,
 birincilikle kazandığı Yaşar Üniversitesi’ni yine birincilikle bitiren Özge Ötleş de başarıya giden yolunun hikayesini anlattı.
 
Yaşar Üniversitesi, 2020-2021 akademik yılı mezuniyet törenleri Bornova Aşık Veysel Amfi Tiyatrosu’nda gerçekleştirildi. Törenlerde; fakülte, yüksekokul ve enstitülerden mezun olan öğrenciler keplerini havaya atarak, üniversite hayatlarını başarıyla tamamlamanın mutluluğunu yaşadı. Birincilikle girdiği Yaşar Üniversitesi’nden, endüstri ve bilgisayar mühendisi bölümlerinde çift ana dal yaparak yine birincilikle mezun olan Özge Ötleş, izlediği bir Aamir Khan filminde duyup etkilendiği “Başarıyı kovalamayın, işinizi severek yapın başarı zaten sizi kovalayacaktır” repliğinin kendisini başarıya taşıdığını söyledi.
 
COVID-19 salgını tedbirleri ile Bornova Aşık Veysel Amfi Tiyatrosu’nda gerçekleştirilen Yaşar Üniversitesi mezuniyet törenlerinde öğrenciler yeni yaşamlarına uğurlandı. Törene Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, Yaşar Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Vekili İdil Yiğitbaşı, Rektör Prof. Dr. Cemali Dinçer, Mütevelli Heyet Üyeleri Prof. Dr. Oğuz Babüroğlu, Özer Kırca, akademisyenler, öğrenciler ve veliler katıldı. Tören aynı zamanda, üniversitenin Youtube kanalından da canlı olarak yayınlandı.  Törenin başında Yaşar Üniversitesi’nin kurucusu ve Onursal Başkanı Selçuk Yaşar’ın mezunlara mesajı okundu.
 
Selçuk Yaşar mesajında şunları söyledi: 
“Hepinizi gösterdiğiniz üstün başarıdan dolayı tebrik eder, gözlerinizden öperim. Artık birer Yaşar Mezunusunuz. Yaşarlı olmak memleket sevgisiyle dolu olmak demektir. Yaşarlı olmak ülkesi için daima üreten ve yenilikler peşinde koşan fertler olmak demektir. Sizlerin gelecekte büyük işler yapacağınıza inancım tamdır. Güçlüklerle karşılaşacaksınız. Bunları aşmak için sabırlı olun. Umutsuzluğa kapılmak yerine kendinizi geliştirerek güçlüklerle daha iyi mücadele edebileceğinizi hayat size zaten öğretecektir. Okumak, yenilikleri takip etmek, birkaç lisan öğrenmek, ekip çalışmasına inanmak ve uygulamak, bir de sabır ve büyüklerin fikirlerini önemsemek sizlere tavsiyelerimdir. Asla hedeflerinizden vazgeçmeyin. Yolunuz, bahtınız açık olsun”
 
Açılışta konuşan Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, “Değişimin çok hızlı yaşandığı bir yüzyıldayız. Teknoloji, yaşamımızda daha çok yer alıyor; eğitim ve öğretim bambaşka bir forma bürünüyor. Dijitalleşmenin en hızlı şekliyle yaşandığı günümüzde, her sabah yeni bir dünyaya uyanıyoruz. Üniversitemiz bu yıl 20. yılını kutluyor. ‘Bilim, Birlik, Başarı’ ilkeleri doğrultusunda, bundan sonra da geleceği tasarlayan ve dönüştüren bir dünya üniversitesi olma vizyonu ile çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğiz. Eğitimde dijital dönüşümü bir zorunluluk olarak görmeyerek yıllar öncesinden bu yönde adımlar atmıştık. COVID-19 döneminde eğitim ve öğretime, uzaktan eğitim sistemiyle devam ederek, bu zor süreci başarıyla yürüttük. Bu başarımızı, Türkiye’de uzaktan eğitim sürecini en iyi yöneten vakıf üniversiteleri arasında yer alarak kanıtladık. Aldığınız eğitimle düşüncelerini doğru ifade eden, hayal ettiğini hayata geçiren, hızlı karar alıp bu kararları en doğru biçimde uygulayan bireyler olarak bugün mezun oluyorsunuz. Bugün sahip olacağınız diploma, hayat boyu karşınıza çıkacak fırsatların anahtarı olacaktır. Bu anahtarı kullanarak, sahip olduğunuz araştırma, keşfetme, soru sorma ve analiz etme yeteneğinizle yeni başarılara yelken açacaksınız” dedi.
 
“BU KURUMDA ÖĞRENDİKLERİNİZ BİLİM VE BİLGİ IŞIĞINDA REHBERİNİZ OLACAKTIR”
Rektör Prof. Dr. Cemali Dinçer ise “Umarım tüm dünyanın içinden geçtiği ve birçok alışkanlığımızın değişmek durumunda kaldığı böylesi bir dönemi bir daha yaşamak zorunda kalmayız. Üniversiteler, dinamik yapıları gereği, sürekli gelişerek ve dönüşerek var olurlar. Üniversitemizde 20 yıldır, gündemdeki gelişmelere ve dönüşümlere hizmet eden önemli çalışmalar yürütüyoruz. Bu dönem bize şunu öğretti; gençlere aktarmak durumunda olduğumuz en önemli yaşam becerileri arasında esneklik ve uyum geliyor. Yaşamın ve koşulların bu kadar hızlı değiştiği bir çağda hayatta kalmak ve hayatı sürdürebilmek için uyum sağlama becerisi, önemli bir beceridir. Bu çağda var olabilmek için öğrenilmesi gereken beceri, eski bildiklerini güncelleyerek yeniye uyum sağlamak. Yeni fikirlere açık olmak, başka açıdan da bakabilmek, bir problemin çözümü için birkaç farklı yöntemi bulabilmek, hata yapmaktan korkmamak, öğrenmeye, yaratmaya, yeniliklere açık olmak demek. İstem dışı körlükle mücadele, bir anlamda seçeneklere açık olma, durumları daha geniş açıdan ele alma, aynı bilgiyi farklı ortamlarda sunarak yaratıcılığı teşvik etme, bizim üniversitemizde öğrencilerimize sunduğumuz yaşam becerilerinden sadece biri. Günümüz rekabet koşullarında, bu kurumda öğrendikleriniz bilim ve bilgi ışığında rehberiniz olacaktır. Sizler lütfen bilginize, sezginize ve muhakeme gücünüze güvenmekten asla vazgeçmeyin” diye konuştu.

EĞİTİM HAYATI BİRİNCİLİKLERLE DOLU 
Birincilikle kazandığı Yaşar Üniversitesi’ni yine birincilikle bitiren Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu Özge Ötleş, çift ana dal yaparak Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden de diploma aldı. İlköğretim hayatı boyunca okuduğu koleji ve İzmir Atatürk Lisesi’ni okul birinciliği ile bitiren Özge Ötleş, birincilikle yüzde 100 burslu olarak Yaşar Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’ne girdi. İlköğretim ve lise hayatı boyunca matematik alanında birçok uluslararası birincilik kazanan Ötleş, izlediği  Aamir Khan’ın ‘3 İdiots’ filminde duyup etkilendiği “Başarıyı kovalamayın, işinizi severek yapın başarı zaten sizi kovalayacaktır” repliğinin kendisini başarıya taşıdığını söyledi.
 
“BANA FARKLI VİZYONLAR KATTI” 
Birinciliğin heyecanını yaşadığını söyleyen Özge Ötleş, “Lise hayatıma başladığımda daha birinci sınıfta bir mühendis olmam gerektiğini anlamıştım. Gerek hayata bakışım gerek de düşünme şeklim olarak bana en uygun mesleğin bu olduğuna karar vermiştim. Endüstri mühendisliğini de seçişim ilk başta matematik ağırlıklı bir mühendislik seçmek istememden doğmuştu. Zamanla bu mesleği daha çok keşfettikçe benim için doğru bir karar olacağını daha iyi anladım. Bir mühendis bakış açısıyla olaylara bakıp hep daha iyisini yapmaya çabalamak, her durumda optimal koşulları oluşturmaya çalışmak ve hem teknik bilgiye hem de yöneticilik bilgisine aynı anda sahip olabilmek mesleğimde en sevdiğim özelliklerden birkaçı. Üniversitemi seçerken akademik kadrosu ve sunduğu imkanlar benim için en önemli kriterlerdi ve Yaşar üniversitesi şahane hocaları ve sağladığı program imkanları ile beni kendine çekti. Daha üniversiteye başlamadan bilgisayar mühendisliğinde çift ana dal yapmayı kafama koymuştum, bunun sebebi günümüzde kullanmadan edemediğimiz bu bilgisayarların içindeki programları nasıl çalıştırdığını, bunların nasıl oluştuğunu öğrenme arzumdu. Bu yüzden hemen o yıl çift ana dal programına başvurup okumaya başladım. Bir yandan çift ana dal yaparken diğer yandan aynı anda Anadolu Üniversitesi’nde Yönetim Bilişim Sistemleri okumak zorlu bir yolculuktu; ancak yine de geri dönüp baktığımda aklıma gelen şeyler, bolca eğlenceli anı, çokça kahkaha ve hayatıma giren paha biçilemez insanlar oluyor. Bu zorlu yolculukta yönümü kaybetmeden hep en ileriye gitmemde bana tüm destek ve motivasyonu sağlayan ailem, hocalarım ve diğer bir ailem olan arkadaşlarım oldu. Yaşar Üniversitesi; vizyonu, müfredatı ve değerli hocaları ile düşünce yapımı şekillendirip bana farklı vizyonlar kattı” diye konuştu.