Bu Ağrılar Böbrek Taşının Habercisi Olabilir

Gözde Kuşadası Hastanesi doktorlarından Üroloji uzmanı Op. Dr. Halit Talas böbrek taşının çok uzunca bir süre ağrı, sızı, belirti göstermeyebileceğini belirterek önemsiz zannedilen ağrıların böbrek taşının habercisi olabileceği konusunda uyardı.

  • 0
  • 644
Bu Ağrılar Böbrek Taşının Habercisi Olabilir
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:

Gözde Kuşadası Hastanesi doktorlarından Üroloji uzmanı Op. Dr. Halit Talas böbrek taşının çok uzunca bir süre ağrı, sızı, belirti göstermeyebileceğini belirterek önemsiz zannedilen ağrıların böbrek taşının habercisi olabileceği konusunda uyardı.
 
Şiddetli ağrı çekilmesi ve en önemlisi kumlu idrar yapılması durumunda böbrek taşı olma ihtimalinin yüksek olduğunu açıklayan Op. Dr. Talas, ''Böbrek taşının en bilinen belirtisi ise böbrek koliği dediğimiz sancı tipidir. Ağrılarınız şiddetli olarak aniden başlar. Eğer taş idrar kanalına girmiş ve orda ise idrar kanalı spazma girerek gerilmektedir. Bu gerilmeler şiddetli ağrıları doğurmaktadır. Böbrek havuzunun böbrek taşı tarafından tıkanması aynı idrar kanalında olduğu gibi şiddetli ağrılara sebep olur. Böbrek ağrıları ilk zamanlarda aralıklarla olur. Zamanla ağrıları sıklaşmaya sizi daha çok rahatsız etmeye başlar. Ağrıları hissettiğiniz ilk yer böbreklerinizin bulunduğu bölge olan bel bölgesidir. Ağrılar git gide bel bölgesinden aşağıya doğru makat ve kasık bölgesinde hissedilmeye başlar. Zaten ağrı şiddetlendiği anda bir sorun olduğunun farkına varırsınız. Etki olarak bunalma, sıkılma, soğuk soğuk terleme, gerilme bulantı ve bazen de kusma gibi şikayetler baş gösterir'' diye konuştu.
 
BELİRTİLERİNİ SIRALADI 
Böbrek taşı düşürme aşamasında taşın dar olan idrar kanalından geçerken çok fazla acı vereceğinin altını çizen Op. Dr. Talas böbrek taşı belirtilerini şu şekilde sıraladı: ''Böbrek taşı belirtilerinden idrarın kanlanması çok önemli bir belirtidir. Tabi ki başka hastalıkların da belirtisi olabilir. Korkmamanızı ve doktora gidip tetkiklerinizi geciktirmeden yaptırmanızda fayda var. Böbrek taşı ağrılarının testislere de vurduğu gözlemlenebilir. Tuvalete gidip idrar yapma isteği olur ancak tuvalette idrar çıkışı cok az olmakta ve hasta rahatlama hissetmemektedir. Hasta ağrı anında genellikle ayakta durmak isteyecektir. Çünkü oturduğunuzda ağrı hissedersiniz.Genel olarak belirtileri maddeler halinde sıralamak gerekirse; sırttan makat bölgesine kadar yayılan şiddetli ağrılar, mide bulantıları ve kusma, soğuk terlemeler, idrardan kan gelmesi ve idrarın renginin renk değiştirmesi, sık sık idrara çıkma isteği, ağrılı sancılı idrar yapma, yüksek ateş, titreme, ürperme, bulanık renkli ve kötü kokulu idrar ile ishal şeklinde sıralayabiliriz.''
 
BOL SU TÜKETİN 
Böbrek taşının tespiti için günümüzde pek çok test yapıldığına da değinen Op. Dr. Talas en sık kullanılan yöntem tam idrar tahlili olduğunu vurguladı. Son yıllarda geliştirilen bilgisayar destekli sistemler sayesinde tomografi ile üreter taşların da kolaylıkla tespit edilebildiğine değinen Talas, tekrar taş oluşumunu engellemek için bol su tüketiminin önemine dikkat çekti. Taş oluşumunun özünde insanların kan ve idrar biyokimyasına ve diyetini bağlı bulunduğunu ifade eden Talas, yetersiz sıvı alımı, kalıtsal faktörler, yaş, cinsiyet, ırk ve beslenme düzeninin taş oluşumu riskini arttıran faktörler olduğunu aktardı.
 
YAŞAM VE BESLENME RİSKİ BELİRLER
Op. Dr. talas böbrek taşı oluşumunu engellemek içinse şu öneriler de bulundu: ''Yaşam ve beslenmede değişiklik yapmak taş oluşum riskini azaltabilir. Daha önce uygulanması istenen diyetler çok katıydı ve hastalar bunlara uyamıyordu. Hastaların yüksek miktarda sıvı almalarını desteklemek sağlanmalıdır. Yetişkin bir bireyi 24 saatlik idrar hacmi 2 litrenin üstünde olmalıdır. Terlemeyle sıvı kaybı çok fazla oluyorsa sıvı alınması artırılmalıdır. Hastanın bütün besin gruplarından tüketmesi gerekmektedir. Lif içeren besinlerin ve faydalı etkileri nedeniyle meyve tüketimini arttırması önerilmektedir. Ancak roka ıspanak, tere, ceviz, buğday kepeği gibi okzalat bakımından zengin besinlerin tüketiminden sakınılmalıdır. İdrarında yüksek oksalat olan hastaların özellikle dikkat etmesi gereken bir husustur.''

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Geçmeyen alerjiye endoskopik çözüm

Mamografi Eşliğinde Biyopsi

Duygusal travma, ‘Kırık Kalp Sendromu’na neden olabilir!

63 yaşında yeni nefesine kavuştu!

Parkinson’ hastalarının tedavisi tek bir merkezde!

Her ikrama ‘evet’ demeyin

Arşiv