Yazı Boyutu:
Karaciğer naklinde Türkiyenin en iyi merkezleri arasında yer alan Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde, nakille hayat bulan kadın hastalardan 7si son 16 yılda yapılan tedavi ve takiplerle anne olma mutluluğunu yaşadı, 4ü de hamile kalarak tatlı heyecan yaşamaya başladı. Türkiyenin dört bir yanından şifa için DEÜ Hastanesine gelen hastalar önce Karaciğer Nakli Ekibi tarafından başarılı operasyonlarla hayata döndürüldü. Ardından düzenli kontrollerle çocuk sahibi olma özlemleri giderilerek hayata bir kez daha dört elle sarılmanın mutluluğunu yaşadılar.
Karaciğer nakli sonrasında anne olan ilk hasta İzmirde yaşayan Güzel Ceylan, 2004 yılında ilk çocuğu Abdullah Ceylanı, 2008 yılında da ikinci oğlu Safayı dünyaya getirdi. Çocukları şu anda 9 ve 5 yaşında olan Güzel Ceylandan sonra, Mardin, Adana, Kütahya, Bergama, Samsun, Muğla, Manisa, Diyarbakır ve Bodrumdan İzmire gelerek karaciğer nakli olan hastalar da yaşama sevincini yeni canlarla perçinledi. Bebek bekleyen 4 hastadan üçü ilk kez bu duyguyu yaşamak için hazırlıklara başladı. Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde filizlenen yeni hayatlardan en sonuncusu da 15 Mart 2013te dünyaya gelen Eylül bebek oldu. Bodrumdan İzmire gelen ve daha önce iki çocuğa sahip olan 39 yaşındaki Ayşe Saylık, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde 2008 yılında karaciğer nakli ile sağlığına kavuştu. Daha sonra hamile kalan Saylık , 15 Martta 3970 gram ağırlığındaki kızı Eylülü dünyaya getirdi. Saylık ailesi, Dokuz Eylül Üniversitesi hekimleri ve sağlık ekiplerinin tedavi ve büyük çabaları ile yaşam bulduğu için kızlarına Eylül ismini verdi.
Yaşamlarına yeni anlam katan ailelerin mutluluğu, hekimlerin de sevinci oldu.
1997 yılından bu yana başarılı nakiller yapan Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Karaciğer Nakli Ekibinin Sorumlusu Prof. Dr. İbrahim Astarcıoğlu,
Karaciğer nakli sonrasında anne adaylarının takip ve tedavileri ile sağlıklı bebekler dünyaya geliyor. Hastaların nakil sonrası dönemde kullandıkları organ reddini önleyici uygun ilaçların, gebeliğin devamında olumsuz etkisinin olmaması bu çocukların doğmasında önemli rol oynamıştır dedi.
