Patron Dostu Ameliyat

  • 0
  • 1.066
Yazı Boyutu:

Halk arasında “kapalı, kansız, bıçaksız ameliyat” olarak da bilinen laparoskopik yöntemle yapılan ameliyatlar, hastaların kısa sürede ayağa kalkması ve işine dönmesini sağlıyor. Sağlık sorunları olanların, uzun süre işten uzak kalmasına neden olduğu için ‘işimden olurum’ korkusuyla ertelediği büyük ameliyatların çoğu, artık kapalı yöntemle yapılarak kısa sürede iyileşme sağladığı için tercih ediliyor.
 
İş gücü kaybını en aza indiren, ‘patron dostu ameliyat’ olan kapalı ameliyatlar, kadın hastalıklarının ameliyatla tedavilerinde uygulanabiliyor. Jinekolojik operasyonların tamamına yakınının kapalı yöntemle yapılabildiğine dikkati çeken Prof.Dr.Fatih Şendağ, “Laparoskopik  yöntem, ameliyat yaraları çok kısa sürede iyileştiği ve ameliyatın ertesi günü ayağa kalkabildiği için hastalar tarafından daha çok tercih ediliyor. Özellikle çalışan kadınların iş yerinden uzun süre izin almalarına gerek kalmayacağı için büyük konfor sunan bu ameliyatlar, uzun süre iş gücü kaybını en aza indiriyor” dedi.
 
Hem Patron Dostu, Hem de Kadın Dostu
Prof.Dr.Fatih Şendağ laparoskopik yöntemin göbek deliği altında açılan milimetrik bir delikten girilerek uygulandığını belirterek, şu bilgileri verdi: “Ameliyat sonrası çok daha az ağrılı oluyor, ameliyat izi kalmıyor. Estetik açıdan kadınlarımız bu ameliyatlardan sonra açık ameliyat olanlara göre daha mutlu oluyor. Laparoskopi genelde hastanede yatış bile gerektirmiyor ya da en fazla 1 gece yatma ihtiyacı olabiliyor. Enfeksiyon kapma riski azalıyor ve normal hayata dönüş süresi kısalıyor. Çoğu hastamız 3 - 4 gün içinde normal yaşamına dönüyor. Tüm bu avantajları nedeniyle bu ameliyat hem patron dostu, hem de kadın dostu diyebiliriz.” 
 
Kısırlık Riskini Azaltıyor
Laparoskopinin bir diğer üstünlüğünün ise karın kesisine bağlı komplikasyonlardan (enfeksiyon, yara açılması ve fıtık) sakınılması olduğuna dikkati çeken Şendağ, “Birçok kadın hastalığının tedavisinde kullanılan kapalı yöntem, ameliyat sonrası kadınlarda oluşan kısırlık riskini de azaltmaktadır” dedi.
 
Ameliyatların Tamamına Yakını Kapalı Yöntemle Yapıyorlar
Kısırlık teşhisinde ilk olarak kadın doğum hekimleri tarafından uygulanan laparoskopik cerrahi, uzun yıllar jinekolojik ameliyatlarda çok kısıtlı bir uygulama alanı bulabildiğine dikkati çeken Prof.Dr.Fatih Şendağ, şöyle konuştu: “Bir dönem içinde genel cerrahlar tarafından safra kesesi ameliyatlarında yaygın şekilde uygulanmış ve oldukça başarılı sonuçlar alınmıştır. Bugün, rahimin alınması olarak bilinen histerektomi de dahil olmak üzere tüm jinekolojik ameliyatlarda uygulanabiliyor. Sıklıkla yumurtalık kistleri (özellikle çikolata kisti), myomlar, dış gebelik ameliyatları, kısırlık (infertilite) araştırmaları, tüplerin bağlanması işlemlerinde uygulanıyor. Son yıllarda, teknolojik gelişmelerin yardımı ile myomların tedavisi ve kanser hastalıklarına bağlı ameliyatlarda da laparoskopik yöntem uygulanmaya başlandı.”
 
Laparoskopik Ameliyat Nedir?
Laparoskopik yöntem, klasik ameliyatlar gibi genel anestezi altında uygulanıyor. Tüm ameliyat, karın açılmadan sadece göbek hizasında 1 cm lik ve kasık bölgelerinde iki tane (bazı operasyonlarda üç tane) 0,5 cm lik delik açılarak uygulanıyor. Göbek hizasından açılan delikten kamera dediğimiz, ameliyatın televizyon ekranından görülmesi sağlayan alet yerleştiriliyor. Diğer deliklerden ise aynen açık ameliyatlarda kullanılan aletlerin minyatür örnekleri, özel tasarlanmış uygulama araçları ile karın içine gönderiliyor. Ameliyat bu aletler yardımı ile gerçekleştiriliyor.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Geçmeyen alerjiye endoskopik çözüm

Mamografi Eşliğinde Biyopsi

Duygusal travma, ‘Kırık Kalp Sendromu’na neden olabilir!

63 yaşında yeni nefesine kavuştu!

Parkinson’ hastalarının tedavisi tek bir merkezde!

Her ikrama ‘evet’ demeyin

Arşiv