İzmirli deneyimli iletişim uzmanı Sibel Önbaş, şehrin farklı yerlerinde, özgün mekanlarda düzenlemeye başladığı etkinliklere 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında Konak Pier Avm’de 2 günlük "Değişim ve Dönüşüm Festivali"ni de ekledi.
İzmirliler tarafından büyük ilgi gören festival 2 günde ortalama 2000 civarında İzmirli’yi ağırladı. Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında "Kadın Değişir, Dünya Değişir" sloganıyla düzenlenen "Değişim ve Dönüşüm Festivali", zengin içeriğiyle dikkat çekti.
Sibel Önbaş küratörlüğünde Kolleksiyoner Burak Şenol Çelik’in maske ve kelebeklerinden oluşan sergisini keyifle gezen festival ziyaretçileri; Dr Bilgin Sılan’ın “Bir biz var, benden içeri”, Burcu Çiloğlu’nun “Theta Healing ile Kadının yeniden doğuş yolculuğu”, Yelda Çetiner’in “Yükselen Dişil Enerji ile İçindeki otantik kadını keşfet”, Işıl Elçi’nin “Rüyalarla İyileşme”, Gülben Aykaç’ın Mandala ile içindeki Kadını dönüştür”söyleşilerini izledi, Ayşe Manav, Gülben Aykaç, Işık Elçi, Mine Madenoğlu’na kitap imzalattı, Antika Çarşısı ile el emeği göz nuru ile üretilen bere, şapka, eldiven ve bitkisel ürünler satın aldılar.
İzmirli deneyimli iletişim uzmanı Sibel Önbaş, şehrin farklı yerlerinde, özgün mekanlarda her ayın ikinci hafta sonu kurulmasına karşın dünya kadınlar günü nedeniyle kurulan ve antika sever ve kolleksiyonerlerden oluşun "Nostalji Çarşısı" İzmirliler tarafından büyük ilgi gördü.

Festival ile ilgili bilgi veren festival düzenleyicisi, Maskeler ve Kelebekler sergisi küratörü iletişim uzmanı Sibel Önbaş, “Maskeler ve Kelebekler”in çok özel bir sergi olduğunu belirterek, dünya kadınlar günü nedeniyle; kadınların daha özür olduğu, maskesiz olduğu, kendilerini bulduğu bir dünya amacıyla dünya kadınlar gününde buluşulduğunu söyledi. Önbaş, “Mutfak kültürüne olan merakım sayesinde, eski zamanlara ait mutfak objelerine büyük bir tutku ile bağlandım. Geçmiş zamanlarda yemeklerin servis edildiği tabaklar, kullanılan kaplar, kahve fincanları o kadar zarif ve özgün ki beni her daim büyüledi. Annemin bana çeyiz olarak aldığı porselen tabaklar, kristal kaplar, fincanlar benim en büyük hazinem oldu. Anneannemin Murano cam küllüklerini çocukluğumdan beri saklarım. Çeyiz sandığımdaki danteller, kanaviçelere gözüm gibi bakıyorum. Büyük bir aşkla çalıştığım dünyanın en büyük zeytinyağı müzesinde başlattığımız, Eskiler Pazarı ya da Antika Çarşısı da bu ruhla doğdu” dedi.

“Maskeler ve Kelebekler” sergisi 15 Mart'a kadar gezilebilecek.
İki gün boyunca Himalaya Blessing sanatçısı Yıldıray Unus’da etkinliğe müzikleriyle renk kattı.