22 Aralık 1914 ile 5 Ocak 1915 tarihleri arasında Sarıkamış'ta Rus ordusuyla yapılan çarpışmalarda Allah-ü Ekber Dağları'nda şehit düşen 90 bin Mehmetçik, 95 yıl sonra PETKİMde düzenlenen bir törenle anıldı.
PETKİM çalışanları için İstanbul'dan özel olarak gelen dünyaca ünlü kalp cerrahı ve Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, "90 bin şehidin tek bir mermi atmadan donarak şehit olduğu" gibi yaygın bir görüş olduğunu, bu iddianın maksatlı şekilde dile getirildiğini söyledi. Ruslarla çarpışan Mehmetçiklere, Erzurum'dan lojistik ikmal desteğinin yapılamadığını, bunu yapacak insanların hepsinin yine Mehmetçik olarak silah altında olduğunu kaydeden Prof. Sönmez, "Ben de bir Sarıkamışlıyım. Pek çok ferdi bu savaşta şehit düşmüş bir ailenin mensubuyum. Sarıkamış'ta şehit olanlar, tıpkı birkaç ay sonra 1915 yılı mart ayında Çanakkale'de şehit olacak Mehmetçikler gibi tarihin akışını değiştirmiştir. Bozguna uğrayan Rus ordusu, dokuz cephede birden aynı anda savaş veren Osmanlı ordusunun zayıflığından yararlanarak İstanbul'a saldırma gücünü bile kendisinde bulamamıştır. Mustafa Kemal'in askeri dehasıyla Çanakkale'de durdurulan emperyalist güçler, Rusya'dan bekledikleri saldırı da gerçekleşmeyince hain emellerine ulaşamamışlardır" dedi.
"Hedefimiz Sarıkamış'ta Bir Savaş Müzesi Yapmak"
Dünyaca ünlü bir kalp cerrahı olan ve halen İstanbul Memorial Hastanesi'nin Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanlığı'nı sürdüren Prof. Sönmez, Türk çocuklarına 1912-1938 yılları arasındaki tarihi olayları çok iyi anlatmak gerektiğine dikkat çekti.
Prof.Dr. Bingür Sönmez, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bayrağımızdan, Mustafa Kemal'den ve Misak-ı Milli'den asla vazgeçemeyiz, en ufak bir taviz de veremeyiz. Hangi kökenden gelirsek gelelim, 'Ne mutlu Türküm Diyene' demek ve bunu içimize sindirmek zorundayız. Ben yıllarca İngiltere'de ve Amerika'da yaşadım. O ülkelerde de bayrak ve ulusal kimlik bir tabudur ve tartışılmaz. Kimsenin tartışmasına da müsaade edilmez. Amerika pek çok ülkeden gelen insanların oluşturduğu bir topluluktur. Ama kimse, sözgelimi Meksikalılık kimliğini öne çıkaramaz. Amerikalılık ve Amerika'nın esenliği için çalışmak birinci koşuldur. Ben yoğun iş tempoma rağmen, Sarıkamış ile ilgili davetleri hiç geri çevirmiyorum. Hedefimiz, Sarıkamış'ta örneği Avrupa ülkelerinde olan bir savaş müzesi yapmak."
Sarıkamış'ta Ruslara esir düşen Türk subay ve askerlerinin bugün Azerbaycan sınırları içinde kalan Nargin Adasına sürgüne gönderildiklerini anımsatan Sönmez, Mehmetçiklere sürgünde en büyük desteğin Azeri kardeşlerinden geldiğini, Türklere yardım eden Azerilerin de Ruslar tarafından katledildiğini sözlerine ekledi.
Prof. Dr. Bingür Sönmez'e konferans sonrasında PETKİM çalışanları hoş bir sürpriz de yaptı. Sönmez'e, 1969-1980 yılları arasında PETKİM'in kuruluş aşamasında yüksek mühendis olarak çok önemli görevler üstlenen ağabeyi Ergin Sönmez'in, işbaşı yaparken doldurduğu İş Talepnamesi'nin orjinal nüshası PETKİM Genel Müdürü Hayati Öztürk tarafından hediye edildi. Bu jest karşısında çok duygulanan ve gözyaşlarını tutamayan Prof. Sönmez, " PETKİM'in bu vefasını hayatım boyunca unutmayacağım. Amerika'da yaşayan ağabeyime bu hediyeyi kendi ellerimle teslim edeceğim" dedi.
Genel Müdür Hayati Öztürk ise, Türkiye ve Azerbaycanın ekonomik yönden güçlü ve bağımsız olmasının en az vatan savunması kadar önemli olduğuna dikkat çekerek, bunun ancak yerli sanayi üretiminin gelişmesi ve desteklenmesi ile mümkün olabileceğine dikkat çekti.
