Yatarak dinlenme keyfine, uyarı

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Atiye Ayral, akşamları “yatarak dinlenme, televizyon seyretme keyfi” yaşayanları uyardı. Kasların kapasitenin yetersiz kalması yüzünden akşamları pek çok kişinin “uzun oturuş”a geçtiğini belirten Uzm. Dr. Ayral, “Spor yapmadığımız için kaslarımız bizi gün içinde belli bir saate kadar idare ediyor,  sonra yoruluyor, bırakın ayakta durmayı, oturmayı bile tolere edemez hale geliyor. Akşamları  3-4 saati yatıp uzanarak geçirmek kasları, kemiklerimizi de zayıflatıyor kalpleri de” dedi.

Pek çok insan ister çalışma şekli nasıl olursa olsun akşamları iple çekip, “eve gidip üçlü koltuğa uzanıp, televizyonun karşısına geçsem”  hayalleri kurarken, kendimizi dinlendirdiğimizi sandığımız bu hareketsiz yaşamın çeşitli sağlık sorunlarına davetiye çıkardığı bildirildi. İzmir Kent Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Atiye Ayral, “Dik bile duramaz hale geliyoruz, nedeni spor yapmamak!” dedi ve şunları söyledi:

 

“Spor yapmıyoruz, o nedenle kaslarımızın kapasitesi yetmiyor. Bizi belli saatten sonra idare etmiyor, yoruluyor. Bırakın ayakta durmayı , oturmaz hale geliyoruz. O zaman mecbur kalıyoruz uzanmaya.  Bütün akşamı uzanarak geçirme ihtiyacı duyuyoruz. Bu hiç sağlıklı değil, hem kaslarımız, hem kemiklerimiz hem iç organlarımız hem kalp sağlığımız açısından sakıncalı. Üstelik bir de yemek yiyip uzanıyoruz ki bunun ayrıca kalbe baskısı var. Akşamı böyle geçirmemek için gündüzümüze bakmamız gerek.  Gün içinde sürekli ayakta mıyız sürekli oturuyor muyuz, ne yapıyoruz ne kadar dengeli hareket ediyoruz? Sürekli ayakta durmak da sakıncalı sürekli oturmak da. Gün içinde oturma, ayakta kalma süreleri önemli, ayakta olan oturmayı, oturan ayağa kalkıp hareket etmeyi bilecek.  İster ofis çalışanı olun ister sürekli ayakta çalışan, bu hareketliliği gün içinde planlaması gerekir. Kişi 35 yaşını geçti, spor yapmıyorsa en basitinden yürüyüş yapmıyorsa yine günü ne kadar planlarsa planlasın akşam bir noktadan sorma uzanma ihtiyacı hisseder. Onun için kaslarına destek vermesi, çalıştırması gerek. Günde en azından 30- 45 dakika yürümek gerek. Bu yürüyüşü ne zaman yapacağı değil yapması önemli. O kasın esnekliği, oksijenlenmesi, beslenmesi ancak böyle 45 dakikalık yürüyüşle desteklenir.”

 

Uzm. Dr. Ayral, en ideal, en kolay yapılabilecek spor olan yürüyüşü yapmayıp, gündüzü oturarak, akşamı yatarak geçirdiğimizde kaslara, kemiklere hiç yük bindirmediğimizi, on nedenle önce kasların ardından kemiklerin zayıfladığını söyledi. Ayral, “Yaşla birlikte zaten kemikler zayıflıyor, menapozda yıkım hızla artıyor. Kemik depomuz da iyi değilse hep hareketsiz bir durumda kalıyorsak, dinlenme sürelerimiz hep yatarak geçiyorsa kemikteki yıkımı hızla ilerletiyoruz. 35 yaşından sonra süt, yoğurt, peynir gibi kalsiyum ağırlıklı beslenme de gerekil hareket de.  Akşam yatmadan önce en az 3-4 saat geçiriyoruz. Zaten yatınca  hareketsiz kalacağız. Onun için de akşam oturma, ayakta kalma ve yatma yine dengeli gitmek zorunda. Sürekli ayakta kalacak halimiz yok, bir süre sonra eklemlerimiz yorulacak. Oturmayı da bileceğiz ama hep yatmak kemiği ve kası devamında kalbi zayıflatıyor. Çünkü kalbimizde kasla çalışıyor, sürekli yatarsak onun da beslenmesi, hareketinde, ritminde aksaklıklar olur. Yaşla birlikte bunların çoğu zaten ortaya çıkıyor, bunları hızlandırır daha erken ve şiddetli ortaya çıkmasına katkı da bulunmuş oluruz” dedi.