Gazlı İçecekler

  • 0
  • 1.120
Yazı Boyutu:

Yaz yaklaşırken en sık sorular sorulardan biri de gazlı içecekler. Şimdide ferahlamak için gazlı içecekler sık sık soruluyor diye, bu hafta sizlere bu konuyu seçtim. Bir şeyleri ikram icab etmek icab ettiğinde tercih yazın genellikle içeceklerdir. Her yerde karşımıza çıkarlar. Çoğumuz sevdiklerimizle buluşmaya karar verdiğimizde içecekler bahane edilir ve  “Haydi bir şeyler içmeye gidelim” deriz. İşte bu içerikleri, kalori ve vücut içi etki mekanizmaları ile listemiz aşağıdadır:

Sade gazozlar:
İçinde kola, kafein türü uyarıcı katkılar yoktur. Kemik sağlığı açısından daha doğru bir tercihtir. Gaz içerir. Şeker olarak fruktoz şurupları kullanılır. Diyetisyenlerin çok sevmediği bir saf şekerdir. Hani şu şeker yükleme testlerinde hastanelerde içirilen türden… Tatlandırıcılı “Light” seçenkleri kısıtlı ve kolayca ulaşılabilir olmamasına rağmen benim en sevdiğim gazlı içecek türü diyebilirim.

Meyveli gazozlar:
Meyve aromaları, gaz, şeker içerir. Meyve aroması sağlık açısından korkunç bir şey asla değildir. Gaz içermesi tabii ki çok tercih edilmez, ancak esas sorun; yine bu grupta da şekerdir. Light seçeneklerine henüz piyasada rastlamadım. Ancak diyetisyenler ve tüketiciler olarak satışı çok seri olan bu grubun da light sektöre light ürün olarak kazandırılmasını bekliyor ve destekliyoruz.

Kolalı gazozlar:
Kola ve kafein, uyarıcı etkiye sahiptir. Bu etki çok yüksek seviyelerde olmamakla beraber burada da en ciddi sorun yine şeker içeriğidir. Çok yoğun glukoz şurubu içeren bu içeceklerin light seçeneği uzun yıllardır piyasada yer almaktadır. Obezitenin çığ gibi büyümesiyle talep edilen miktar gitgide artmaktadır. “Light” kolalı içecekler ile “zero” adlı kolalı içecekler arasındaki fark sıkça sorulan bir soru… İnanın aradaki tek fark tatlandırıcılarının miktarı cinsi dengesi gibi basit bir ayrıntıdır. “Light kola gerçekten sıfır kaloriye yakın mıdır” diye de merak edilir: Ancak gerçekten öyle olmasaydı şeker hastaları çoktan bu ürünü üreten firmaları kapattırmış olurdu. Sorun şu ki, kafeinin dozu kaçtığında vücutta su dengesi bozulur. Böbrekler yoluyla fazlaca su boşaltılır. Yani sık idrara çıkarsınız.

Bununla beraber pek çok mineral ve vitamin de atılmıştır. Azalan vücut suyu nedeniyle bedeniniz tedbir alır ve her damla sıvıyı hücreler arası boşlukta saklamaya başlar. Derken ilk anda sık idrara çıkaran içecek, devamında ödemlere yani şişkinliklere yol açar. Tıpkı dozu kaçan maydanozda olduğu gibi… Şişmeye başladığımızda böbreklere ulaşan sıvı miktarı azalır. İdrar olup atılması beklenen toksik maddeler kana tekrar dönerek böbrekleri terk eder ve vücuda yayılır. Karaciğer yağları yakmaktan sorumlu iç organ olarak, panikler: Çünkü tek görevi bu değildir. Diğer görevi de detokstur. Yani toksik maddeleri etkisiz hale getirmeye çalışmak… Hızla kolları sıvar ve karaciğer “ Madem ki atamadık, bari getirin o toksik maddeleri ben etkisiz hale getireyim” diyerek detoksa başlar. Yağları yakımı aksamaya başlamıştır. İçerdiği gazlar nedeniyle de hücrelere ulaşan oksijen miktarı azaldığı için yağ yakımı işi hücre içinde de yavaşlar. Zihinsel fonksiyonlar da doğal olarak yavaşlar, çünkü beyne ulaşan oksijen miktarı da azalmıştır. Bu zayıflamayı kilitleyen bir durum sayılmaz.

Önemli olan ne kadar içtiğinizdir. Yani açıkçası ben de zaman zaman kola içiyorum. Ancak her koşulda zararlı olan bir şeyin bari kalorisini almayayım diyerek light seçeneklerine yöneliyorum. En ciddi sorun üst satırlarda da bahsettiğim gibi şaibeli içerekten ziyade saf şeker içeriyor olmasıdır. Kendi ellerimizle kendi karaciğerimize şeker yüklemesi yapmış oluyoruz. Esasen bunu sık yapmamak lazımdır. Tatlandırıcının ise yüksek dozunun uzun yıllar kullanımının sakıncali ve kanserojen olduğu bilimsel deneylerle gösterilmiştir. Günde

3-4 tatlandırıcı veya bir iki bardak light içecek kanser yapacak olsaydı, şeker hastaları diyabetten değil, kanserden ölüyor olurdu. Yani tatlandırıcıdan daha riskli olan şey saf şekerin kendisidir ve sıkça yoğun tüketilmesidir.

Soda/Madensuyu:
Isınan hava, fazla kilo varken, yazın, ince kıyafetlerin kapıda olması nedeniyle başımız sıkışınca spor yapmaya başlamamız, terlemeye başlanılması, çok yararlı olduğuna dair katı ve yanlış inanışlar bizi sodaya yöneltebiliyor. Halbuki soda veya madensuları her iki seçenek de yoğun mineral içerse de bunların tuz formlarını içerdikleri göz ardı edilmemelidir. Yazın tansiyonu düşene soda içirilir. Yani sonu “-at” diye biten kimyasal moleküller ya da “-O3 veya 04” şeklinde sonu biten kimyasal molekülleri çokça içeren soda ve madensuları, hem tansiyonu yükseltir hem de hücreler arası boşlukta bu tuzlar yüzünden su tutulmasıyla, yani ödemle sonuçlanır.

Yaz günü tansiyonunuz çok düştüğünde basitçe salatalığa veya ayrana en çok silme ölçek bir çay kaşığı kadar tuz koyduğunuzda bunu aşarsınız fakat sodada ve madensularında bundan çok daha şiddetli bir ödemle karşılaşırsınız. Yani aslına bakarsanız şişmek için birebirdir. Sindirimi rahatlatmaz da… Sindirim enzimi içermez ki… Sadece hızlı yemek yediğinizde yuttuğunuz havayı sindirim sisteminden; mideye ekstra gaz yüklemek yardımıyla, yemek borusundan topluca atmaya yardımcı olur. Bu midede gayet mekanik bir rahatlamadır. Asla kimyasal bir sindirim söz konusu değildir. Kola, kafein içermemesi bir avantaj olsa da şiddetli ödeme neden olması nedeniyle bir iki günlük zayıflamanızı bloke edebilir. Tıpkı kafein içeren kahve ve kola şekersizdir diyerek tüketimi fazla kaçtığında; vücutta su tutulmaya başlayıp, karaciğerin alarma geçmesi, yağların yakımının durması, karaciğerin detoksa başlamasında olduğu gibi…

Sodada da aşırı ödeme bağlı olarak yağların yakımı benzer yollarla zayıflamayı ya da o gün yediklerinizin yakımını yavaşlatması olağan sonuçtur. Soda madensularını içtiğiniz gün ve takiben birkaç günlük zayıflama skorunuz düşer. Bunu aşabiliyorsanız olması gerekenden daha düşük kalorili bir diyet yapıyorsunuz demektir. Minerallere gelince, bunları düzenli olarak yediğiniz bakliyat, et, balık, sebze, meyvelerden vb sağlıklı besinlerden zaten alırsınız. Şart değildir. Sağlıklı gibi görünürken ödemlere yol açması ve kalori yakımını yavaşlatması nedeniyle tercih etmiyorum. Ancak zayıflamaya çalışma ya da metabolizmasının yavaş çalışması gibi sıkıntıları olmayanlar için arada sırada kullanılabilir bir seçenektir.

Bira:
Gazlı olmasının yanı sıra, alkol içermesi, tıpkı sodada olduğun gibi zayıflamayı ya da alınan kalorinin yakımını yavaşlatan bir faktördür. Alkolün 1 gramı 7 kalori, yağın 1 gramı 9 kaloridir. En yüksek kalorili besin ögesi olan yağlara yakın enerjisi vardır. Ancak alkollü içecekler arasında da en düşük kalorili seçenek yine sanılanın aksine şarap ve biradır.

Bira B vitaminlerini içerir. Böylece cilde iyi gelir. Alkol, hücre yenilenmesini yavaşlatırken, biradaki B vitaminleri alkol nedeniyle atılan vitamini yerine koymaya yardımcıdır. B vitaminleri sinir sitemine, cilde ve dokulara destektir. B vitaminleri eksikliğine bağlı kansızlık sorunu yaşayanlar için ve zayıflamaya çalışanlar için, bira uygun bir içecektir. Alkol böbrek üstü bezlerinin çalışmasını hızlandırır ve ADH yani idrarla atımı yavaşlatan hormon salgısını arttırır. Bu hormon nedeniyle, içerken sık idrara çıkılmasına rağmen ertesi gün ödemler şişkinliklerle uyanılır. Göz kapakları, eller, ayaklar, karın mide bölgelerinde şişkinlikler belirgindir.

Her ne sebeple ödeminiz varsa 3 lt su içip yarım demet de maydanoz yediğinizde üstesinden bir parça olsun gelebilirsiniz. Ancak daha az su içilip de maydanoz yemek ödemlerinize ödem katabilir. Böbrek taşı düşürmede maydanoz verilirken vücut suyunun kıymet nedeniyle size 4 lt ye yakın da su içirilir. Bu nedenle maydanozla su atarken eksilen vücut suyunu da yerine koyabilmek fakat yalnızca gereksiz ödemi atmış olmak adına içilen suyu 3lt ye çıkarmak yarım demet de maydanoz yemek uygundur.

Genel olarak değerlendirmek gerekirse: Gazlı içecekler karbonlu gazları içerirler. İnsan vücudu oksijeni almaya, karbondioksidi atmaya programlıdır. Gazlı içecekler de içildiğinde, kana çok miktarda karbondioksit gazı geçer. Kandan hücrelerimize ulaşan oksijen miktarı azalır, karbondioksit miktarı artar. Böylece hücre içinde oksijenle yağların yakımı yavaşlar ve ayrıca zihinsel fonksiyonlar yavaşlar. Zayıflamada gazlı içeceklerden uzak durun denilmesinin nedeni de budur. Ancak 1 bardak gazlı içecek kullanmayla o hafta boyunca olan zayıflama uygulamalarınız boşa gitmiş değildir elbette… İçilebilir, fakat cinsini iyi seçmek gerek. Sürekli ve fazla miktarda olursa sakıncalı olabilir. Yani gazlı içecekler her gün bir bardak içilebilir. Arada sırada 2 bardağa çıkabilir. Hiç içilmediği günler de olacaktır. Her konuda olduğu gibi burada da toksik olan tek şey dozdur.

YORUM YAZ
Arşiv