KALP SAĞLIĞI VE AKTİVİTE

  • 0
  • 547
Yazı Boyutu:

Daha hareketli olmamak için upuzun bir mazeret listemiz vardır. “Fırsat olmuyor” en yaygın neden… Aktivite için fırsat beklemeyin. Fırsat bekleyen her zaman çok beklemektedir, ancak o fırsat asla gelmez. Yani en sevdiğim sözümü paylaşmam gerekirse: “Aktivite için fırsat beklenilmez, yaratılır.”

 

 

 

Çünkü düzenli aktivite yapıldığında: 

 

  • Kaslarınız iç organlarınıza der ki: “siz yaşlanıp, yıpranmayın, besinleri ben yakarım”. Böylelikle, başta kalp damar hastalıkları, obezite, iç organlarda yağlanma, metabolik sendrom vb hastalıklar önlenir.

     

  • Akciğerden kana karışan ve bedene yayılan oksijen miktarı artar. Bu; öğrenciler, masa başı çalışanlar için bedensel dinamizm ve zihinsel performansta artış demektir.

     

  • Doğal antidepresan etkisi kanıtlanmıştır. İş stresini yenmede sağ kolunuz “hareketliliktir.” 1-2 durak önce inin, her gün 30 dk yürüyün, hiçbir şeye üşenmeyin. Arabayı park edecek en yakın yeri ararken vakit kaybedip strese girmeyin, biraz uzağa park edip ve yürümek gibi kalp sağlığını ilgilendiren önlemler alın. En sevdiğim bir yaratın.” Ruhunuza, sinir sisteminize de iyi gelecektir. Avrupada psikiyatristler, egzersizi ilaç yanına reçete ederler. Düzenli aktivite, “seratonin” adlı mutluluk hormonu için doğal bir pompa gibi çalışır.

     

  • Daha pek çok nedenle düzenli egzersiz, bedeninizin sizden talep ettiği temel bir ihtiyaçtır.

     

 

 

Hayatta, sağlığına en çok değer verdiğiniz birinin sigara içip, egzersiz yapmadığını düşünün. Ona nasıl bir davranış değişikliği listesi oluştururdunuz? Kalemi kağıdı alın, o bireye yapmasını önerebileceklerinizi not edin. Nedenleriyle kayıt tutun. Şimdi aynı nedenlerle o listeyi kendiniz uygulamaya başlayın. Hayat boyu sürdürebileceğiniz makul bir aktivite programı olmasına ve kendinizi disipline etmeye gayret edin.

 

 

 

Ancak yapacağınız egzersizin güvenli olabilmesi önemlidir. Ağırlığınıza bağlı olarak aktivitenin şiddeti, süresi ve uygulanma şekli değişkenlik gösterebilir. Hipoglisemi sorunu olan birinde farklı, diyabeti olan birinde farklı egzersiz önerisi sunulabilir. Kalp ameliyatı geçirmiş birine önerilebilecek spor detayları ile, sadece hafif bir şişmanlık sorunu olan birine önerilebilecek spor detayları farklı olacaktır. Bunun için, deneyimli fizyoterapst ve/veya spor eğitmenleriyle görüşmeniz gerekebilir. Ancak bilinen bir gerçek var ki; ağırlığınızı (kg) boyunuzun karesine (metre cinsinden) böldüğünüzde, çıkan rakam 30 kg/m2 ve üzerindeyse, her gün, yoğun tempoda, uzun süre, şiddetli egzersiz yapmak, kilonuzu değil sağlığınızı kaybetmenize yol açabilir.

 

 

 

Bilim adamları doğru egzersizi kabaca şöyle tanımlıyor: “Her gün hareketli yaşayın, üşenmeyin. Gün atlayarak yürüyüş yapın. Yürürken, şarkı söyleyebiliyorsanız tempoyu arttırın, konuşamıyorsanız tempoyu düşürün.” Kıkırdak, eklem ve kemik sağlığı açısında, aşırı kilo sorunu varken, ağır spor sadece zarar verecektir. Bu konuda yüzeysel olanı bırakıp, kişiye özel bilgi vermek ise, ayrı bir uzmanlık alanıdır.

 

YORUM YAZ