Gezmece,dolanmaca !

  • 0
  • 704
Yazı Boyutu:

“ Bu Dünya iki kapılı bir handır ,bir ucundan girer öbüründen çıkarsın.”
 
Ömür dediğin bu iki kapı arasında geçen zamandır.
Bu hanın içinden geçerken,odaları salonları,bahçeyi,ahırları,damı,çardağı,mutfağı,banyoyu görmeden arka kapıdan öbür tarafa yönelende var ,yönelmeyende!
 
Bir kısım Adem evladı Havva kızı bu Dünya denen sarayda her köşe bucağı can-ı gönülden inceden inceye seyrederken;kimileri müştemilatta oturur da  sarayı merak bile etmez, bazıları da bakar geçer !
 
Kimi insan gezer ,kimide ağaç gibi bittiği yerde biter, ordan toprağa gider.
Gezenlerinden de bir kısmı “uyur gezer “kimisi de “görür gezer”!
 
Bakar gezerler ,aynı zamanda uyur gezerlerdir  gittikleri ,gezdikleri yerleri neden gezip gördüklerinide bilmezler!
Gezme sanatının ne olduğunun farkındada değillerdir.
Görür gezerler neyi,nerde nasıl ,neden gördüğünü bilir. Bunlara “bilir gezer” denilir.
Bilir gezerlerin asıl adı “gezgin” dir.
 
Her çantası elinde oraya,buraya gidene gezgin denmez..
 
Etrafındakiler bir yerlere giderken onlara takılanlar,
tatil geldi diye bir yerlere gitmeye şartlananlar,
bayramda ,seyranda  evden kaçma bahanesi yapanlar,
canı sıkıldığı için kendine bu gezmacede  eylenirmiyim acaba yerleri arayanlar :
Gezgin sayılmaz.
Her hafta sonu evden kaçmaya bahane olsun diye acentalara abone olanlar,
Çocuk, çombalak stresinden kaçanlar :
Gezgin sayılmaz.!
Üç günde ,dört ülkenin başşehirlerini,uzun bayram tatillerinde güneydoğunun,karadenizin altı şehrini dolananlara;
 Gezgin denmez.!  Dolanan denir!
Dolanarak gezenler ,onlarda başımızın tacı ,kimse kimseye  karışamaz ama:
Gezginlik başka bir şey!
Gittiği yerlere neden gittiğini bilen,ne göreceğini bekleyen,o coğrafyanın maddi yapısını,binaları,ağaçları,kuşları,dağları taşları,iki ayaklıları,dört ayaklıları,uçarları,kaçarları,bunların  şimdiki halleri,eskivaziyetleri,yemeleri,yatmaları,kalkmaları, kapları kacakları,pusatları,süsleri:
Gezginin derdidir!
Gezgin, düş avcısıdır!
Gezgin ,kültürperesttir !
Gezgin ,iğnenin deliğinden Hindistanı seyreden pusucudur !
Kimi Gezgin bunların daha çoğunun kimiside bir kaçının peşindedir!
Gezgin ormana  avlanmaya giden  aç adam gibidir.
Bazen bir geyik avlar sırtına vurur gelirsin,bazen bir tavşan bazende iki mantarla dönersin seferden !
Gezginlik avcılık gibidir;”kırk gün taban eti bir gün av eti “darbı meseli”nede tabi olabilirsin.
Ava giderken nasıl yanında avdan anlayanlarla gidilirde davul zurnayla gidilmezse;
Gezgin seferlerinede ağzı açık havaya bakarak dolananlarla gidilmez.!
 
Her avcının belinde nasıl silahı varsa Gezgininde silahı dağarcığıdır:boş boğazlarla,çal çenelerle,malumat furuşlarla gezide yan yana gelmek:
Kaderin kötü bir oyunudur !.
Her kes kendini tartmalı ait olduğu takıma katılmalıdır!
Gezme mantalitesi farklı olanlar bir arada olunca birbirlerinin huzurunu kaçırırlar!
Kimisi az yer kimisi çok,her önüne geleni tıkıştırıp etrafına bakmayıp hasta olanlarla,kafayı çekip yoldaşlarına vaaz verenlerle,tahta dağ evlerinde gecelerken matiz kafayla  duvarların geçirgenliğini hesaplamadan gruptaki insanlar hakkında ileri geri konuşanlar:
Asla Gezgin olamaz.!
Onlarla Gezginliğin raconunu bilenleri birbirleri ile harmanlamamak gerekir!
Gezgin taifeside çeşit çeşittir!
Bir kısmı tek takılır.Gideceği coğrafyayı,ziyaret mahallerini,kalacakları konutları kendi başlarına proğramlar ve uygularlar.
Kimisi bir iki kişilik timler kurar bazen yardım alırlar profesyonellerden bazen kendi başlarına kalkışırlar.
Birde tembel Gezginler vardır acentaların ayarladıklara güzergahlara uyarlar,kişisel hazırlıklarını yaparlar ,geziyi düzenleyenlerle kendi amaçladıklarını paçal yaparlar!
Böyle gezilerde “delilsiz cennete gidilmez” sözünden kaynaklanan birde rehber vardır.
Rehber: Kurumun önerdiği proğramı bilgisi ve yol göstericiliği ile süsler,katılımcıların umut ve beklentilerine ışık tutar!
Rehber bilgisini,bir öğretmen, bir çoban sıfatı ile değil,yolları açacak bir öncü ,görülmesi gerekenleri aydınlatıcı bir ışık olur.
Despot vari vaazlarla,kendi bilgi dağarcığını yüceltecek ,takdir bekleyecek bir amir sıfatıyla yukardan bakarak,hiçbir insan ve toplum halkını rencide edecek hitap ve savlarla rehberlik yapılmamalıdır!
Kimse rehberin,personeli,uşağı ve emir kulu değildir.
İsteyen rehberi dinler istemeyen dinlemez,isteyen gezi proğramının istediği kadarına katılır veya katılmaz .
Kimse rehberin doktora öğrencisi değildir!
Onsekiz yaşını geçen her birey ,istediğini yapar, kaybolan olursa, aranırsa bulunur,ergin bir insan olarak çantasını sırtına vurmuş olan bir insan grubuna kimse ikide bir dinlediniz,dinlemediniz,katıldınız katılmadınız diyemez!
Hiçbir rehber kendini yavrukurtların oymak başı olarak göremez,okul gezilerinin grup sorumlusu hariç !
 
Hiçbir gezgin grubu rehberin kendi kişisel meraklarını ve ilgi alanlarını süsleyebilmesi için kendisini çokda ilgilendirmeyen dağlara-taşlara, ören yerlerine peşinden sürüklenmek zorunda değildir.
Gerçek Gezginde ,düzeni bozacak her hangi bir çiğ harekette bulunamaz
Bu çeşit organizasyonları yapanların,şirketlerin ,acentaların, ufkundaki, bir gezi noktası için anket yapması gerekir.
Katılacak insanların gezginlik performanslarını önceden tahlil etmesi şarttır !
Bir insan doğu Anadolu gezisine neden gider,ne bekler,bir insan Afrikaya neden gider ne bekler,bir insan Taylanda neden gitmek ister ne bekler!
Acentaların kurdukları gezi proğramlarını branşlaştırması artık şart olmuştur.
Müze gezileri,tarihi ören gezileri,alışveriş gezileri,ibadethaneler gezileri,yeme- içme-eğlence gezileri,resim galerileri gezileri,müzik gezileri,tarih kültürü gezileri vs vs!
Gezi sınıflandırmasında “kültür gezisi” başlığı ayakları yere basmayan bir tabirdir.
Bütün geziler kültür gezisidir,kültür gezisi olmayan bir gezi şimdiye kadar hiç gerçekleştirilememiştir!
Eğer bu kültür gezisi iddiası biz adamın kafasına kültürü huniyle istemesede doldururuzsa:
Megalo iddiaların çoğu zaman içi, istenildiği kadar dolu çıkmayabilmektedir !
Eğer birkaç amacı bir arada içeren gezi yapılacaksa;
Diyelim ki tarih ve gurme  branşlarının bir arada olabileceği bir gezi:
Örneğin Girit gibi bir yer için:
Tarihi yerlerin adresleri ve nasıl ulaşılacağı,def dümbelek yerlerinin çeşitli sınıflardaki yerlerinin adresleri ve nasıl ulaşılacağı Geziye katılanlara verilir.
İsteyen rehberle gezer isteyen kendisi yalnız takılır.
Rehberin arkasına takılmayıp gezenleride artık orda yokmuş gibi görmek,onu yok sayma muamelesini yapmakda rehberin haddi değildir.
Geziyi düzenleyenler ,katılımcıların sağlığından,keyfinden,orada bilinmesi gerekenlerin,katılımcıların kültür eğilimine göre sunulmasından doğrudan sorumludur,bunun içinde katılımcıların belirli bir disipline uymak zorunluluğuda vardır!
Ben sıkıya gelemem diyerek grupların sevk ve idaresini bozmayada kimsenin hakkı yoktur,sıkılan torbasını omuzuna vurur,istediği yola revan olur !
Gezi düzenleme işiyle uğraşanların her zaman karşı karşıya kaldığı bir ikilem vardır: Kalitemi, kantitemi ?
İşte zurnanın zırt dediği yer budur!
 
Bir insan Egeli ise ne bekler, orta Anadolulu ise ne bekler bir Girit gezisinden!
İnsan gezdirenlerin; Gezginlerle ,Dolananları birbirine karıştırmaması ve klavuzlarıda uygun kuşlardan seçmesi şıklıktır, beklentidir !
Adam gezdirmek zor zanaattır!
Gezmek ise bir sanattır !
Bu iki kapılı handa geçen günlerde ;elindeki kaşıktaki yağı dökmeden duvardaki resimleri inceleyebilene aşk olsun !(*)
……………………………………………………………………………….
SİMYACI- Paulo Coelho.

YORUM YAZ
Arşiv