Sağlık Ve Koçluk Üzerine ...

  • 0
  • 1.933
Yazı Boyutu:

Tüm  dünyada  yaklaşık son 1.5 yılımızın  ortak  konusu Coronavirüs  Pandemi  oldu. Dolayısıyla en  önemli  gündem önceliğimiz  Sağlığımız . 
     
Bu süreci  birebir aktif olarak   poliklinik  yaparak , hastalarımla içiçe  birlikte yaşayan bir hekim olarak ,  zor günlerdi ve halen devam ediyor. Bu süreçte  gözlemdiğim  bir takım  yaşamsal olaylar , sağlığımız yanında ona destek olan kavramlar  için beni düşündürdü.  DSÖ  tarifiyle “Sağlık sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, bedence, ruhça ve sosyal yönden tam iyilik halidir.” Bu tanımda bedence ve ruhça iyilik hali sağlığın bilinen yönüdür. İşte tam da bu … Sadece hastalık ya da sakatlık değil , bütünsel ; beden,zihin, kalp ve ruh halimizle iyi olma halidir.  
 
Koçluktaki   bütünsel  bakışın  tarifi de bu şekilde… İnsan bir bütündür  ve tek başına bir yönüyle  düşünülemez.
 
İşte  bu noktada pandeminin içinde , hem bir hekim olarak hem de bu bakışı bilen  profesyonel koç  olarak  mücadelede  aktif rol aldım. 
 
Bir hekim olarak hastalarımı  muayene ederken , bedensel dokunuşlarım oluyor ; ancak  öncesinde onların hastalıkla ilgili şikayetlerini   dikkatlice dinliyordum . Koçluktaki  ‘’iyi dinleme ,, becerimi ne kadar çok etkin yapıyorsam , hastamın muayenesindeki fiziksel muayenemde , dokunuşlarıma öyle  yön veriyordum.  Ör. Göğüs ağrısı tarifleyen hastamın , göğüs ağrısıyla ilgili  şikayetini iyi dinleyerek güçlü  sorular soruyordum. Dolayısıyla , bir cümleyle  göğsüm ağrıyor şikayetiyle, daha  muayeneye başlamadan , ön tanımın  neredeyse %80’ini oluşturuyordum.  Sonra  ona uygun Fizik muayene  ve tetkik  ve doğru ön tanı , tedavi …
 
Sağlık ile  koçluğun kesiştiği en güzel alanlar;
Önce  İnsan ve  İnsan  için en önemli  değeri olan sağlığına  hizmet edebiliyor olmak. 

"Koçluk sağlıklı ve dengeli kişilere  yapılır" tanımındaki ‘sağlıklı‘ ifadesine  hüküm veren  yönüm hekim kimliğim.
 
Hekim kimliğimle sağlığın her yönüyle iyi olduğuna  kesin tanı koymamdaki en büyük becerilerim  ise koçluk becerilerim...

İyi bir dinleme, güçlü sorular  sorma, göz teması  kurma, özgüvenli ve  saygın duruş, tüm bunlar  benim ‘’iyi hekim" olmamda  ön duruşumu  oluşturuyor.  İtiraf edebilirim ki; hekim olarak, hastamı  daha  etkin ve olması gerektiği gibi uzun uzun  dinlemeye  kimi zaman  zaman ayırmıyor  olabilirim, ancak bir profesyonel koç  ve hekim olarak önce  dinliyor ve tüm dikkatimi veriyorum. Nasıl ki koçluk seansında kontrat oluşturmak için , sorduğumuz ‘Bugün ne  konuşmak istersin' sorusu  gibi ‘Ne şikayetiniz  var' sorusunun anlamı  bir başka kıymetli…

Hastamın artık öyle bir  güvenini  hissediyorum ki  daha ilk dakikalardan itibaren,  bu güven benim  saygın duruşumu şekillendiriyor. Onun   keyifli onurunu hissediyorum.
 
Hastalarımı  fiziksel  muayene ederken, koçluk kimliğimle aslında  bütünsel bakış açısıyla yaklaşıyorum . Bakışlarımdaki  sıcaklık, koçluktaki  uyumlanmayla özleşiyor adeta…
Hastam bana, ben ona  saygın bir güven ilişkisiyle yaklaşıyoruz.
 
Hekim olarak hastanın anamnez  alımı, fizik  muayenesi ve sonra aslında zihnimde  oluşturduğum ön tanım, seanslarımdaki  kontratım kadar kararlı bir netleşme sağlıyor  bana …

Nasıl ki  etkin bir kontrat, başarılı bir seansın öncüsü  ise, iyi bir anamnez alma da  doğru bir  hastalık tanısı için çok kıymetlidir .   
Hastalarımın daha rahat sorular sorabilmesi, aslında hekimliğimin yanında  koçluk mesleğimin bana kattığı  özgüven, etkin dinleme, güçlü sorularla doğru yanıtlar alabilme  ve geri bildirimlerle, hastama ,olduğu halini  yansıtabildiğim ayna halim  çoğu zaman…

En önemli  sonuç ise, onun içinde bulunduğu hastalık  durumundan,  iyileşmiş olduğu sağlıklı  halini hedefleyerek, yanımdan ayrılırken, bunun için olan tedavi yöntemimin, danışanlarımın aldığı  eylem adımlarıyla  bütünleşmesi …

İşte  keyif aldığım  ve  ‘’iyi ki hem  bir hekim hem de profesyonel koçum" diyerek , haz aldığım nokta tam olarak burası … 
 
Aslında  o nokta; hekim olarak, bana hasta  olarak  gelen kişinin koçluk becerimle daha bütünsel ve etkin yaklaşımla muayene ediyor  olmam, koç olarak da,  bana gelen danışanımın hekim bilgilerimle  daha  farklı  açıdan bakabiliyor olmam…
 
Ve yine ifade etmeliyim ki; ben  bunun adının koçluk olduğunu  öğrendiğim 2012  yılında, yola çıkarken  bu kadar keyif alabileceğimi bilmiyordum.
  
İnsan sevgim, hekimlik mesleğimi seçmemde  ne kadar etkin olduysa, insana beden, zihin, kalp ve  ruh olarak bütünsel bakabilmenin yolunun öğrendiğim koçluk sürecim de, bugün başarılı bir hekim olmam da  bu kadar etkili diye düşünüyorum.
 
Danışanlarıma  olan koç duruşum ise müthiş  keyif verici…
 
Dileğim,  sağlık ve  koçluk kapsamlarının aslında ortak noktası olan İNSAN üzerindeki hizmet açılımının  farkındalığının artması…
 
Bu yönde gerek eğitim gerekse mesleki yenilenmelerin koçluk beceriyle taçlandırılması  için  hem bir hekim hem de bir profesyonel koç olarak elimden geleni yapacağım.
 
İşimiz   insan, insan sağlığı; bedenen, kalben, zihnen ve ruhen….

İşte  o yüzden, hayattaki en önemli varlığımız  ‘’Sağlığımıza’’  hem bir hekim hem de bir koç olarak  çok daha  etkin  hizmet vermekle  durur duyuyorum.

        Gururumuz, hakkımız  biliyorum.

       14 Mart Tıp Bayramımız kutlu olsun

YORUM YAZ
Arşiv