Şamanlar...

  • 0
  • 500
Yazı Boyutu:









Merhaba Sevgili Can’lar, Bizim İzmir ‘in Sevgili Okurları

Türklerde Şamanizm nedir? Kısa bir göz atalım mı , ne dersiniz?

Şaman, doğaüstü güçlerle temas kurma yeteneğine sahip kişidir. Günümüz medyumlarını anımsatan şamanlar, davul çalarken dua okumak gibi kendilerine özgü yöntemlerle trans haline geçerler. Özel kıyafetleri vardı, davul yada diğer belirli enstrümanları kullanıyor ve dans ediyorlardı. Sıradan insanların göremediği yada duyamadığı ruhlar yada cinler gibi varlıklar hakkında bilgi sahibiydiler. Bazı araştırmacılar şamanların şair olduğunu söyleseler de Şamanlar kesinlikle şair değildirler. Onlar ait oldukları kabilelerin şifacılarıydılar. Geleceği önceden bilebiliyorlardı. Şamanlar kötü ruhu öldürüp insanları iyileştirir ve manevi dünyada olup bitenler hakkında bilgi verirlerdi. Yetenekleri genellikle atalarından geliyordu ve hem kadın hem de erkek şamanlar vardı. Şamanlar Sibirya’dan Hindistan’a oradan Afrika gibi geniş bir bölgede yaygındı. Dini uygulayıcılar olarak adlandırıldıkları için bu bölgelerde karşımıza çıkan dinlere Şamanizm deniyordu. Aslında Şamanizm bir din değil, dinlerin parçası olan doğaüstü güçlerin oluşturduğu bir sistemdir. Şamanizmin her dinde görülebileceğini söylemek yanlış olmaz. Ancak şamanların inancına din demek, meseleyi daha karmaşık bir hale getiriyor. Antik Roma’da insanlar ahirete inanıyordu ve ruhlar insanlar için çok önemliydi Dans eden şarkı söyleyen ve birbirlerinin ellerindeki silahları birbirine vurarak müzik yapan Salius rahipleri de şamanlara benziyordu. Mistel’i kızıl meşeden toplayıp ilaç yapan, beyaz giysili Kelt rahipleri olan Druid’ler şamanlar arasındaki benzerlik de dikkat çekicidir. Şamanizm, animizmde sıklıkla bulunan bir teknik ve uygulamadır. Bitkiler, hayvanlar, kayalar ve diğer canlı nesnelerin ruhsal bir öze sahip olduğu inancı olan animizmde sıklıkla bulunan teknik bir uygulamadır.

Şamanizme bir örnek verecek olursak: bir şaman, bir hastalığı iyileştirmek için, hastalığı yok sayacak sembolik hareketler yapar ve Şöyle derdi:”Papağan uçup gitti/Hastalık uçup gitti” . Yağmur yağması isteniyorsa şaman önce su dökmeye benzer bir hareket yada savaşa gidilecekse savaş dansı yapardı. Bunu dışında ritüellerde sembolik nesneler kullanılmıştır. Şaman dört bölüme ayırdığı davulun üzerine, bir takım göksel ve yersel ikonografikler çizer. Örneğin Türk Altay Şaman Davulu üzerinde Tanrı kelimesi Türk Runik hafrlerle yazılır. Hunlar balçık, ahşap ve sazlardan “Hu-Ev” isimli evler yaparlardı bu gün benzer evleri Çukurova bölgesinde görmekteyiz. Yakut Türkü Şamanlarda tahta kaz kutsiyeti olan şamanlara yardım eden figürdür. Tungu şaman taşları ile çeşitli hastalıklardan kurtarmak için kullanılan muskalardır. Şaman rahipler Delikli Cada taşı ile yağmur ve kar yağdırılır, rüzgar estirilirlerdi.

Ancak sekizinci yüzyıla ait olan Orhun Yazıtlarında Türklerin “şaman” yerine “ kam” sözcüğünün kullanıldığı yazılıdır. Türkler islama geçmeden önce de tek bir yaratıcıya inanıyorlardı Yaratıcılarına “Çalap” (çok merhametli), “Ogan” (kudretli), “Bayat”(bolluk) ve “ Ülgan”(büyüklük) gibi çeşitli isimler vermişlerdir. Kadere inanıyorlar ve her şeyi, Yaradan’ın iradesi olduğu için kabul ediyorlardı. Bu yaratıcıya Kök Tangri (Gök Tanrısı) adını verdiler. Eski Türk dilinde “kök” (gök) aynı zamanda ihtişam anlamına da gelir. Mavi renk, iktidardaki hanedanın rengiydi. Türkler 750 den sonra İslama geçmeye başlamış ve 10.yüzyılda neredeyse tamamı Müslüman olmuştur. Orhun Yazıtlarında , “Üstte mavi gök, yerde ise karanlık toprak yaratıldığında, ortada insan yaratılmıştır ifadesi yer almaktadır.
Günümüzde Anadolu’da halk hekimliği ve halk ilaçları(kocakarı ilacı) ile ilgili uygulamaların yapıldığı “Ocakların kökeni Şamanlara yani Kamlara dayanmaktadır. Ocaklarda şifa verici mistik özellikler taşıyan uygulamalarla birlikte kimi zamanlar inanç ve büyü kaynaklı çalışmalarda yapılabilmekte . Yöntem günümüzde de usta- çırak ilişkisiyle yürütülür . Şamanların kullandığı gibi su, ateş, demir gibi malzemeler kullanılır. Bereketli Anadolu topraklarında hemen hemenbir çoğumuzun yolu Ocaklarla çakışmıştır.
Evet, umuyorum ki okumaktan keyif almışsınızdır.

Sevgiyle kalın
BİLGİLENDİRME: BU MAKALE YALNIZCA BİLGİLENDİRME AMAÇLIDIR. PROFESYONEL VE TIBBI TAVSİYENİN YERİNE GEÇMEZ. HERHANGİ YENİ BİR EGZERSİZ VEYA TEDAVİ PROGRAMINA BAŞLAMADAN ÖNCE LÜTFEN BİR SAĞLIK UZMANINA DANIŞIN.

YORUM YAZ
Arşiv