Mehdi'Nin Masalı 1

  • 0
  • 1.158
Yazı Boyutu:

Bu kez bir masal yazmaya karar verdim…

Ne kadar süreceğini bilmediğim, ama oldukça uzun süreceğine inandığım bu masal, yurdumuzun bir köşesindeki dürüst çalışan sağlıkçılardan biriyle başlıyor, çocukları ve torunlarına ulaşıyor…

Görev yaptığı hastanedeki bazı yolsuzlara göz yummayınca zaman zaman ülkemizde yaşanan olaylardan biri yaşanıyor ve işsizliğin yolu açılıyordu kahramanımıza…

Gel zaman git zaman, araya girenlerin de destekleriyle dönemin Türk- İş Başkanı’na ulaşılarak İzmir’de bir iş imkanı sağlanıyor, eş ve üç çocukla birlikte İzmir’e yerleşiliyor, yaşamlarında yeni bir dönem başlıyordu artık…

Kahramanımız (Sürekli kahraman yazmamak için bir ismi olsun istiyorum. Ben Hamdi olarak anacağım onu) Hamdi, Döne ile evli. Mehdi, Hanife ve İsmail adlı üç çocukları var. Büyük oğlu Mehdi orta üçe, Hanife İlkokul sona, İsmail ise İlkokul 2’ye gidiyor.

Mehdi, sanata fena tutkun. Tiyatrocu olmayı, müzisyen olmayı düşlüyor. Şiir yazıyor, öykü ve roman yazıyor kendi çapında. Bağlama ve müzik ise başka türlü bir tutku onun için…
Konservatuvar son sınıftan terk müzik öğretmeni Hasan’ın dershanesinde okul zamanının dışında bulunuyor, hem hocaya yardım ediyor hem de nota ve bağlamayı hakkıyla öğrenmeye çalışıyor...

Ve, ortaokulu bitirdiğinde yıl 1970, artık pikap kristalini bağlamanın eşiğine yaslanan uclarına bağlanan iki kablonun anfiye giderek ses ürettiği elektro bağlamasıyla cambazanelerde (sirkin ufak versiyonu) solistlerin arkasında (o dönemin adıyla baş bağlama- şimdiki adıyla maystro ), düğünlerde, konserlerde ve benzeri etkinliklerde bağlama çalmaya ve ufak ufak para kazanmaya başlıyor…

Yazdığı roman denemelerini masanın bir kenarına koyarak onları gördükçe daha bir yazma hırsı gelen Mehdi’nin bir kış akşamı  yaşadığı olumsuzluk yıkım yaratıyordu. Oğlunun dersten çok sanat yönelmesinden rahatsız  olan Hamdi, Mehdi’nin yazdığı defterin yanında duran hikaye ya da roman denemesi dolu defterlerini kaptığı gibi bir anda yanan sobanın kapağını kaldırarak içine atmasının oğlunda yarattığı hasarın farkına varamamıştı…
Kendini odasına kapatan Mehdi,  küçük bir  valiz hazırlamış, sabahleyin evden kaçmayı kafasına koymuştu ama işe giden babasının ardından bakkala giden annesinin erken döneceğini ihtimal veremeyince işler berbat olmuştu…
Oğlunu elinde çantayla merdivenin başında gören Döne’nin elindeki ekmek torbası yere düşerken ağzından ise şunlar dökülüyordu: “Ben sizler için bunca kahrı çekeyim ve sen beni bırak git öylemi oğlum?”…

Annesinin bu sözleri karşısında dayanamayarak ağlaya ağlaya geri dönen Mehdi, evi terk edememiş ama babasıyla olan küslüğü hayli uzun sürmüştü… (Aradan yıllar geçtikten sonra oğlunun sanattan kazandığı paraları gören Hamdi, yıllar sonra da olsa o akşam yaşattığından duyduğu pişmanlığı dile getirerek  özür diliyordu...)

Sabah kahvaltılarını yeni doldurulmuş, kapaklanmamış Pepsi, üzüm, peynirle yaptığı Pepsi-Cola’nın fabrikası, ardından Pamuk Mensucat, ardından Yün Mensucat ve askerlik dönemine kadar çalışıp -ilk aşkı tattığı Beşikçioğlu incir işletmesinde görev yaparken, bir yandan da Akşam Ticaret Lisesi’nde okumaya çalışıyor…

Bu arada baba Hamdi İzmir’in bamyası ve Patatesi ile ünlü ilçesinde tarlalar içinde hisse tapulu bir parsel, ardından bir parsel daha alarak aile bütçesini sıkarak yavaş yavaş bir gecekondu yapıyor, yıkım kararı, Af’tı derken Evin bulunduğu bölgeden kadastro geçiyor. Resmi tapu işlemi başlıyor ama bizim dürüst Hamdi, kadostro memurunun “ima”sını çözemeyip bir toka yapamadığı için 57 metre karesi belediyeye, 12 metrekaresi bir kişiye, 8 metrekaresi ise  bir kişiye hisselendiriliyor….

Aşağı yukarı 70 metrekarelik bir bölümü de yol diye “güm”e gidince toplam 365 metre karelik iki parsel’den neredeyse bir parsel kalıyordu. 57 metrekareyi belediyeden satın alma, hisse çıkarılan biriyle hesaplaşma ve sahibine ulaşılamayan 8 metre kare ile 299 metrekarelik bir alan oluyordu… Yeşili, ekmeyi biçmeyi seven, koyun, keçi beslemeyi çok seven Hamdi’nin yanı sıra karısı Döne ise tarlalarda gündelikçilik ve benzeri işleri yaparak evin bütçesine katkı koymaya çalışıyor bir çok ailede olduğu gibi…

                                                                                          Devam Edecek.....

YORUM YAZ
Arşiv