Türk Sineması altın çağını yaşıyor

Ege Üniversitesi’nin düzenlediği Ege Kitap Günleri sinema ana temasıyla devam ediyor. Etkinlikler çerçevesinde Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi’nde film gösterimi ve sinema konulu söyleşi düzenlendi.

İlk olarak yönetmenliğini Reis Çelik’in yaptığı 2003 yapımı, dram/komedi türünde “İnat Hikâyeleri” adlı film izleyicilere sunuldu. Film gösteriminin ardından, Gazeteci ve Sinema yazarı Burçak Evren’in katılımıyla, Prof. Dr. Dilek İmançer’in de eşlik etmesiyle gerçekleştirildi.

Burçak Evren, “Tüm çalışmalarımda hep birileri tarafından görevlendirilerek işlere başladım. Her göreve yönlendirildim ve yer aldım. Uzun dönem gazetecilik yaptım ancak bana mesleğimi sorduklarında herzaman sinemacıyım diye cevap verdim. Sinema ve gazetecilik leoparın kuyruğunu tutmak gibidir; leoparın kuyruğunu tuttuğunuz da asla bırakmayın, bırakacaksanız hiç tutmayın.”

 

Evren Türk sinemasının günümüzdeki durumu ile ilgili konuşmasında; “Türk sineması son dönemlerde kendini tanımaya ve tanıtmaya başladı. Altın çağını yaşıyor diyebiliriz. Ancak sinemamızda 90’lı yıllarda başlayan bağımsız yönetmenlik bazı eksikliklere sebep oldu.80’li yıllarda her sinema yönetmeninin bir beyin takımı vardı. Senaryolar oluşturulmuş ekiplerce incelenerek hazırlanırdı. Belli sayıda seyirciyi topladığına emin olmadan film oluşturulmazdı. Günümüzde ise bireysel olarak yapılan filmlerin gişe başarısı çok düşük durumda. Kendine güvenme duygusu, takım olmaktan çok bireysel olarak çalışmak günümüz sinemasının bir hastalığı haline gelmiştir” diye konuştu.

Sinemaya yönelik birçok belgenin bulunduğu arşivinden söz eden Evren; yaşamı boyunca bütün kazancını bu belgelere verdiğini büyük bir arşive sahip olduğunu belirtirken, “Bir arabam yok ve hiç olmadı da çünkü, arabaya vereceğim parayı sinemayla ilgili belgelere vermeyi tercih ederim” dedi.