Girişimci kadın olmak

12 Ağustos 1986 yılında İzmir’de doğan, 2005 yılında İEÜ Moda Tasarım bölümünden mezun olan, eşiyle açtıkları fatura ödeme merkezinde başlayarak kariyer basamaklarını emin adımlarla çıkan, temmuz 2019 da kurucusu olduğu Zeos Store ile bir yıl gibi kısa sürede 600 civarında sanal mağaza açan, yurtdışı satışına da açılan, uzmanlık alanı e-ticaret ve halkla ilişkiler olan, birbirinden güzel iki çocuk annesi Zeynep Osmanlı’ya az sorduk ve çok cevap aldık.

  • 0
  • 1.196
Girişimci kadın olmak
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:


12 Ağustos 1986 yılında İzmir’de doğan, 2005 yılında İEÜ Moda Tasarım bölümünden mezun olan, eşiyle açtıkları fatura ödeme merkezinde başlayarak kariyer basamaklarını emin adımlarla çıkan, temmuz 2019 da kurucusu olduğu Zeos Store ile bir yıl gibi kısa sürede 600 civarında sanal mağaza açan, yurtdışı satışına da açılan,  uzmanlık alanı e-ticaret ve halkla ilişkiler olan, birbirinden güzel iki çocuk annesi Zeynep Osmanlı’ya az sorduk ve çok cevap aldık. 

Aylin Akdoğan:
Zeynep Hanım, önce kendinizi, ardından Zeos Store’u ve sonrasını okurlarımıza tanıtır mısınız?

Zeynep Osmanlı : İzmir de dünyaya geldim. Annemin subay olması nedeniyle ilk ve orta öğretimimi İstanbul’da gördüm. Ardından İzmir’e taşındık. İzmir Kız Lisesinden mezun olduktan sonra İEÜ moda tasarım bölümünde yüksek öğrenimi gördüm. Evli ve iki çocuk annesiyim.

Bu işimin temellerini geçen sene Temmuz ayında attım. Ailemle iş konusunda beyin fırtınası yaparken annem, büyük annemin evde el işi yaparak kendisini ve kardeşlerini nasıl okuttuğunu ve evin geçimini bu yolla sağladığını anlattı. Bunu duyduğumda binlerce ev hanımının ihtiyacı olan ek geliri, el emeğindeki yeteneklerini ve aile ekonomisine destek olabileceklerini düşündüm. Bunu gerçekleştirebilecek sanal bir marketin ülkemizin her köşesindeki el emekçisine ulaşabileceğini varsayarak domain adresimi o gece satın aldım ve çok severek yaptığım işimin temellerini atmış oldum.

Bir bakıma sosyal sorumluluk projesi olarak da tasarladığım Zeos, el emeği ürünler üreten ve satmak isteyen herkese e-ticaret web sitemizde ücretsiz kendi dükkânını açma imkânı tanıyor. Ürün yelpazemizde el emeği olduğu sürece sınırımız yok. Satılan ürün başına çok düşük komisyon ile üreticilerimizle müşterilerimizi kaliteli hizmet veren bir ortamda buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz. Bunun yanı sıra sadece pazarda ya da kermeslerde satış imkânı olan üreticilerimize e-ticaret aracılığıyla satış yapma konusunda vizyon veriyoruz.

AA: İki çocuk annesi olarak ‘Çocukta yaparım, Kariyer de’ söylemi size göre ne ifade ediyor?

ZO: Bence kadın olmak üretkenliktir. Bu beceriyi sadece ev işleriyle sınırlamak yerine farklı alanlarda değerlendirmek gerektiğine inanıyorum. Ben de hem evimin işleriyle ilgilenirken, kızım Mısra ve oğlum Tuğra’nın bakımı, eğitimi ve ihtiyaçlarıyla ilgileniyorum. Bunların yanı sıra çok keyifle yürüttüğüm Zeos Store işimi de aksatmadan sürdürüyorum. Sadece bir kadın olarak değil bir birey olarak ürettikçe mutlu olunabileceğine inanıyorum. Bu konuda tasarımcılarımızdan da aynı geri bildirimi alıyorum. Zeos Store çatısı altında emekçi ve üretken kadınlar olarak hem evimizde, hem ailemizde, hem de kariyerimizde gurur duyulacak başarılar yaşıyoruz.

AA: Hedeflerinize ulaştınız mı? Çabaya devam mı?

ZO:  Zeos Store klasik hedefleri olan bir iş alanı değil. Tüm ailemin gönül verdiği, aslında yurdumuzun her köşesinde, evinde bir şeyler üreten kadın - erkek tüm tasarımcılarımızın toplanabileceği, ürünlerini sunabileceği bir platform olarak başladı. Tabii ki çabalarımız artarak devam edecek. Bir mağaza ile başlayan işimiz bugün 1000 mağazayı aşmış durumda. Yani 2 ila 4 elle başlayan Zeos Store bugün 2000’den fazla elin emeğinin hakkını vermeye çalışıyor.

AA: Hobileriniz, fobileriniz var mı? Boş zamanlarınızda neler yaparsınız?

ZO: Müzik dinlemeyi, evde mobilya yerlerinde değişiklik yapmayı ve bizlerle yaşayan kedimiz Oliver ile zaman geçirmeyi çok severim. Bir başka hobim bisiklet sürmektir. Örneğin, yaşadığım ev şehir merkezinin 4 km dışında. Araba kullanmak yerine, her zaman bisikleti tercih ederim.

Fobilerimi soracak olursanız her annenin de hissettiğini tahmin ettiğim çocuklarıma bir zarar gelmesi korkusu. Bazen bu konuda kaygımın yükseldiğini hissediyorum. Çocuklarıma yansıtmadan bu kaygıyla baş etmeye çalışıyorum.  Genelde çok boş zamanım olmuyor. Çünkü işim konusunda titiz olduğum için, mümkün olduğu kadar birçok işi kendim yapıyorum.

AA:İzinizden gelmek isteyenlere öneriniz neler olur? 

ZO: Girişimci kadın olmak hem çok keyifli hem de çok zorlayıcı bir iş. Öncelikle başlayacakları işi projelendirirken gerçek ihtiyaçları göz önünde bulundurmalarını tavsiye ederim. Hayalleri gerçekleştirmek tabii ki çok güzel. Ancak bu hayaller var olan koşullara ne kadar uygun? Bence bu göz ardı edilmemesi gereken bir husus. Bir diğer önerim de kendi yeteneklerine inansınlar, yaratıcı düşüncelerine ket vurmasınlar ve bu düşünceleri hayata geçirebilecekleri imkanları aramaktan hiçbir zaman vazgeçmesinler. Son olarak tüm kadın girişimcilerimize zaman zaman onların cesaretlerini kırıcı olaylar yaşayabileceklerini hatırlatmak isterim. En yakın çevrelerinde bile gerçekleştirmek istedikleri projeyi küçümseyerek girişimlerini sekteye uğratacak kişiler olabilir. Ne olursa olsun, kim ne derse desin projelerine ve becerilerine inanmaktan vazgeçmesinler.

AA:Toplumsal hayatta kadının yeri ile başlayalım.

ZO: ‘Kadın nerededir? Neler yapar?’ sorusunu düşündüğümde kadın toplumun her yerindedir ve her işi yapar. Toplumun vazgeçilmez bir parçasıdır. Yaptığı işlere, gösterdiği başarılara verilen değer tabii ki tartışılabilir. Biz kadınlar, tarlada, havaalanında, ticarette, siyasette, askerlikte, bilim alanlarında her türlü görevi layıkıyla yerine getiririz. Asker bir annenin kızı olarak çocukluğumda annemi işiyle paylaşmak zorunda kaldığımı çok iyi hatırlarım. Nöbetlerinde çok kereler okul çıkışı yanına gidip orada kalırdım çünkü evde yalnız kalamazdım. Bir kadın ne kadar zor görev yapsa da ailesini, çocuklarını bir şekilde kucaklar, sevgiyle ve emekle büyütür.

AA: Eğitimde fırsat eşitliği hakkında ne düşünüyorsunuz?

ZO: Eğitimde fırsat eşitliği Cumhuriyet ile atılan sağlam temeller ve ardından gösterilen çabalar sayesinde azımsanamayacak kadar iyi durumdadır. Bir anne eğitim şansı bulamamış olsa bile çocuklarını okutmak için, meslek sahibi olmaları için büyük çaba göstermektedir. Üniversitede okuyan kız ve erkek öğrenci sayılarına baktığımızda çok büyük uçurum yoktur. Fakat yine de çok daha fazla sayıda gencimizin en iyi eğitim şartlarına cinsiyet farkı gözetmeksizin ulaşması için anneler daha da bilinçlendirilmeli ve eğitim daha çok yaygınlaştırılmalı.

AA:Kadına taciz, şiddet ve kadın cinayetleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

ZO: Hepimiz toplumun bireyleriyiz. Kadın ile erkek arasında fiziksel güç farkı olabilir. Ama bugünkü hayatta güçlü olan güçsüz olanı alt eder orman kanunu bulunmamaktadır. Taciz, şiddet, cinayet insana karşı işlenen en büyük suçlardır. Saygı ve toleransın arzulandığı bir dünyada bu tür tutumlara yer olduğunu düşünmek bile istemiyorum. Bu konuda duyduğum her haber o kadar üzücü geliyor ki keşke elimden gelen bir şey olsa diyorum. En büyük dileğim her çocuğun yanlış modellerin olmadığı aile ortamında sağlıkla büyümesi, eğitimini tamamlaması ve bu hastalıklı davranışların görünmediği bir toplumun ortaya çıkması.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Mizah yaşamdaki çelişkilerden doğar

Müzik yapmak nefes almak kadar önemli

Hakan Aysev: Benim tek kahramanım Annem

Şeker Ağa konuk

Kendi romanlarımın kapaklarını kendim tasarlayıp yağlıboya tabloya işliyorum

Huzurlarınızda Yücel Erten!

Arşiv