Türkiye’de kadınlar iş yaşamına katılmakta isteksiz

  • 0
  • 1.478
Yazı Boyutu:

İzmir Üniversitesi tarafından düzenlenen Türkiye’de çalışma yaşamında kadının konumu ve korunması paneline katılan Çalışma Genel Müdürü Dr. Ali Kemal Sayın, çalışma çağındaki kadınların iş gücüne katılmakta isteksiz olduğunu söyledi.
İzmir Üniversitesi Kadın Çalışmalara Komisyonu tarafından düzenlenen “Türkiye’de çalışma yaşamında kadının konumu ve korunması” başlıklı panel 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Crowne Plaza’da düzenlendi. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sabri Tekir’in moderatörlüğünü yürüttüğü panele Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Dr. Ali Kemal Sayın, Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Kutal, İzmir Üniversitesi Kadın Çalışmaları Komisyonu Başkanı Doç. Dr. Yıldız Güzey ve Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Meltem Öztürk konuşmacı olarak katıldı.

 

2023’te hedef yüzde 35
Bakanlık çalışmaları hakkında bilgi veren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Dr. Ali Kemal Sayın, 26 milyon 740 bin çalışma çağındaki kadından 19 milyon 357 binin iş gücüne katılmadığını söyledi. Sayın, “2010 TÜİK verilerine göre kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 27.6 ancak kadınların işgücüne katılma talepleri yeterli düzeyde değil” dedi. Sayın, bakanlık olarak 2023 yılı hedeflerinin, kadının işgücüne katılım oranını yüzde 35’e çıkartmak olduğunu söyledi.
Ulusal İstihdam Stratejisi kapsamında farklı projeler üzerinde durduklarını belirten Sayın, kayıtdışı işçi çalıştıran iş yerlerine elektrik ve su verilmemesi ve konu ile ilgili ihbar hattı kurulmasının gelecek günlerde söz konusu olabileceğini dile getirdi.

 

Çocuk ve yaşlı bakımı hizmetleri artırılacak
Türkiye’de yeterli çocuk ve yaşlı bakımı hizmetinin verilmemesinin kadınları çalışma yaşamından uzak tuttuğunu ifade eden Sayın, “Özellikle yaşlı bakım evlerinden büyük talep var. Bu konuda 10 binlerce kadın yetiştirmeyi ve sertifika vermeyi planlıyoruz” dedi.

 

 Mobbing konusunda çalışmamızı bakanlığa sunduk
Son dönemde gündemden düşmeyen mobbing konusunu da değerlendiren Sayın, farklı işyerlerinde mobbingle ilgili çalışma yaptıklarını, bunu bir genelge haline getirdiklerini aktardı. Sayın, “Çalışma Genel Müdürlüğü olarak hazırladığımız işyerindeki psikolojik taciz (Mobbing) çalışmasını Bakanlığa sunduk” dedi.

 

 Eğitim yetersizliği önemli etken
Kadının çalışma yaşamına katılmamasındaki önemli faktörlerden birinin eğitim yetersizliği olduğunu vurgulayan İzmir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tuncay Ege ise, Türkiye'de 2009 rakamlarına göre 4 milyona yakın kadının okuma-yazma bilmediğini kaydetti. Üniversite eğitimi ve yönetiminde kadınların yeteri kadar kendilerin yer bulamadıkları bilgisini veren Ege, “Ancak bu noktada durum İzmir Üniversitesi için değişiyor. Üniversitemizde 44 erkeğe karşılık 65 kadın akademik personel, 13 erkeğe karşılık da 19 kadın idari personel bulunuyor” dedi.

 

 Köyden kente göç engellenmeli
İzmir Üniversitesi Kadın Çalışmaları Komisyonu Başkanı Doç. Dr. Yıldız Güzey de, Birleşmiş Milletler’in yaptığı araştırmalara göre kadınların ancak 450 yıl sonra erkeklerin bugünkü ekonomik gücü ve pozisyonuna ulaşabileceğini ifade etti. Eğitilen kadının iş yaşamında kendine yer bulabildiğini vurgulayan Güzey, “Köyden kente göç engellenmedikçe veya kentteki kadının eğitim sorununa çare bulunmadıkça kadının iş yaşamındaki yeri yetersiz kalacaktır” dedi.

 

 Kadını korumak toplumu korumaktır
Konuyu tarihsel açıdan değerlendiren ve Türkiye’nin imzaladığı uluslararası anlaşmalar konusunda bilgi veren Prof. Dr. Metin Kutal, “Kadının ve dolayısı ile çocuğun sağlığının korunması, toplumun sağlığının korunması anlamına gelmektedir. O nedenle kadının çalışma yaşamında bir sorun olduğunda öncelikle uluslararası anlaşmalar geçerlidir” dedi.

 

 Sendikalaşma yetersiz
Konunun hukuki detaylarına değinen Yrd. Doç. Dr. Meltem Öztürk ise sendikalaşmanın çalışma yaşamındaki kadını korumada büyük önem taşıdığını ancak Türkiye’de sendikalaşmadaki son durumun bu konuda yetersiz kaldığını söyledi.

 

Kadınlar siyasette başarılı
Moderatörlüğü esnasında konuyu siyasi tarafı ile değerlendiren Prof. Dr. Sabri Tekir ise, gerçek anlamda bir yönetme sanatı olan siyaset içinde kadınların başarılarına dikkat çekti ve “Kadınların yaşamı eşlerini, ailelerini, çocuklarını, akrabalarını ve eş dostlarını idare etmek ile kendi iş yaşamları arasında geçiyor. Haliyle yönetim konusunda başarılı olan kadınlar temelde yönetme sanatı olan siyasette de önemli başarılara imza atıyorlar. Sri Lanka, Bangladeş gibi pek çok ülkede kadın, ülke yönetiminin önemli kademelerinde yer almaktadır” bilgisini verdi.
Panelin ardından İzmir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tuncay Ege, panelistlere teşekkür plaketi takdim etti.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Aydınlık Türkiye için çalışacağız!

50 bin adet fidan dağıttı

Dezavantajlara karşı el ele

İlk nikahlarını kıydı

Foça’da çocuklar doyasıya eğlendi

1 Mayıs’ı Yeni Türkü konseriyle kutlayacak

Arşiv