Yorgancılar’ın karşılıksız çek isyanı

  • 0
  • 2.067
Yazı Boyutu:

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Yorgancılar, çekin itibar kaybının önlenmesini, çeki karşılıksız çıkan kişinin bankacılık sisteminden tamamen men edilmesini istedi.
 
Merkez Bankası tarafından bankalara duyurulan karşılıksız çek sayısının Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 29.5 artması sanayicileri endişelendiriyor. Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, çekte itibar kaybının önlenmesini isterken, “Çeki karşılıksız çıkan kişi bankacılık sisteminden tamamen men edilmelidir” dedi.
Merkez Bankası’nın bankalara duyurduğu karşılıksız çek sayısı Haziran ayında 61 bin 644 adede çıktı. Bu yılın 6 aylık döneminde birikimli karşılıksız çek sayısı da geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 51.6 artışla 267 bin 684’ten 405 bin 840 adete yükseldi.
Euro Bölgesi’ndeki ekonomik kriz, Suriye krizi ve küresel ekonomideki yavaşlamanın Türkiye ekonomisindeki dengeleri çok fazla etkilemediğini belirten Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, çeklerde artan protestoların iç piyasada ciddi sorun olmaya başladığına dikkat çekti. Yorgancılar, adeta patlayan protestolu çek sayısının bu ödeme aracını itibarsızlaştırarak işlevini en çok gerekli olduğu zorlu dönemde azalttığını vurgularken, girişimcileri zorunlu olarak peşin işlemlere iten olumsuz gelişmenin getirdiği nakit talebinin de likidite sıkışıklığı yaratıp finansman maliyetlerinde ciddi artışlara neden olduğunu bildirdi.
 
Ekonominin ikinci çeyrekte ilk çeyreğe oranla daha hızlı büyüdüğüne ilişkin sinyallerin sanayi üretimi, istihdam, ihracat ve kredi genişlemesinden alındığına, üçüncü çeyrekte de canlı yaz talebi ve Merkez Bankası’nın olası faiz indirimiyle daha hızlı büyümenin sürpriz olmayacağının görüldüğüne işaret eden Ender Yorgancılar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Çek sisteminin dürüst iş yapan kişileri daha fazla cezalandırır hale gelmesinden endişe duyuyor ve acilen yeni, etkin önlemler alınması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye ekonomisinin küresel olumsuzluklardan pozitif olarak ayrıştığı böylesi kritik bir dönemde çek sistemindeki sorunların Türkiye’nin adeta derede boğulmasına neden olmasına izin verilmemelidir. Çeklerde mali risk sigortasına geçilmesi, bankaların sorumluluklarının artırılması ve çeklerini ödememeyi alışkanlık haline getirmiş olanların tamamen bankacılık sistemi dışına çıkarılması gibi önlemlerin değerlendirilmesi gerekiyor.”
 
Dürüst işadamları cezalandırılıyor
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı olarak temsil ettiği sanayicilerin karşılaşabileceği mağduriyetleri önlemek adına, çek sistemindeki bu kritik gelişmeyle ilgili görüşlerini kamuoyu ve yetkililerle paylaşmayı gerekli gördüğünü belirten Ender Yorgancılar, “Türkiye’de piyasalar açısından çok önemli bir ödeme unsuru olan çekte hapis cezasının kalkmasıyla birlikte, karşılıksız çek sayısındaki artışı endişeyle izlemekteyiz. Çek, alışkanlıklar ve yüklenilen işlevler nedeniyle ticari hayatın halihazırda en önemli ödeme aracıdır. Nitekim 2012 yılının ilk yarısında 2011 yılının aynı dönemine göre karşılıksız çek sayısı yüzde 29 artmıştır. Bununla birlikte ilk 6 ayda çeklerin sadece yüzde 47’si geri ödenebilmiştir. Bu oran aynı dönem için 2011 yılında yüzde 76,8, 2010 yılında da yüzde 71,8’dir. Neredeyse yarıya yakın bir geri ödeme oranı ile karşı karşıyayız. Girişimciler neredeyse aldıkları her iki çekten birinin ödenmemesi riskiyle karşı karşıyadır. Türkiye’de çek kültüründe ciddi bir sorun bulunmaktadır. Dürüstçe çeklerinin karşılığını ödeyenler, yanlış yapan kişiler nedeniyle çek kullanımının daralması nedeniyle cezalandırılmaktadır. Vergi ve sigorta prim aflarının yanında bu alandaki gelişmelerin de daralan/daralacak çek kullanımı sonucu dürüst işadamlarını cezalandırır hale gelmesini kabullenmekte zorlanıyoruz” dedi.
 
Büyüme döneminde endişe verici
2009 krizi sonrasında konjonktürel nedenlerle ortaya çıkan karşılıksız çeklerdeki artışın yarattığı sosyal sorunları gidermek amacıyla yapılan yasal düzenleme sonucu hapis cezasının kaldırılmasının yaratacağı sorunların bu düzeye geleceğinin beklenmediğini hatırlatan Yorgancılar,  “Ekonomide yavaşlamaya rağmen büyümenin yaşandığı bir dönemde çeklerde gelinen nokta endişe vericidir ve ülkemizde ticaret ahlakı ve ticari güven konusunda alınması gereken ciddi mesafe olduğunu, yasal yaptırımların yeterince caydırıcı olması zorunluluğunu ortaya koymaktadır” dedi.
Ender Yorgancılar, 2001 krizinden sonra Türkiye’nin bugün gerek bankacılık sistemi gerekse makroekonomik göstergelerdeki başarısıyla ayrışan bir ülke profili çizdiğini vurgularken, böyle bir süreçte piyasaların kilitlenmesine neden olan, iş yapanı iş yapmaktan korkar hale getiren bozuklukların düzeltilmesi için ivedilikle hareket edilmesi gerektiğini söyledi.
Vadeli mal satamamanın piyasayı daralttığını, daralan piyasanın da büyüme trendlerini aşağı çekerek düşme eğilimindeki işsizliği artırma potansiyeli taşıdığını belirten Yorgancılar, “Sanayicilerin, ihracatçıların yavaş iç ve dış talep ile yoğunlaşan küresel rekabet ortamı yanında bir de böylesi bir sorunda mücadele etmek durumunda kalması kabul edilebilir bir şey değildir. Yüreği ağzında çekim karşılıksız mı çıkacak diye bekleyen bir işadamı, ne kadar güvenle iş yapabilir, yeni yatırımlara yönelebilir? İstihdam deposu olan ve çok büyük oranda vadeli iş yapan KOBİ’lerimiz bunun altından nasıl kalkabilir ki?” diye konuştu.
 
Yeni ve etkin önlemler…
Çek sistemindeki sorunların Merkez Bankası’nın faiz veya zorunlu karşılık indirimi kadar önemli hale geldiğine dikkat çeken Yorgancılar, “Acilen yeni ve etkin önlemlerin hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi.
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Yorgancılar, önerilerini şöyle sıraladı;
1. Hapis cezasının kaldırılmasını suistimal edenler mutlaka cezasını çekmelidir.
2. Risk Santralizasyon Merkezi’ndeki verilerin, şifre aracılığıyla işadamlarımız tarafından görülmesi sağlanmalıdır. Böylelikle hapis cezasına gerek kalmadan, sistem bu kişilerin piyasadan çekilmesini sağlayacaktır.
3. TTK’na bakıldığında görülecektir ki, mevcut ödeme durumu kanundaki tanıma uymamaktadır. Uyumlu hale getirilmelidir.
4. Bankaların da sorumlulukları artırılmalı, tamamını garanti edemeyeceği kişilere çek vermelerinin sorumluluğunu üstlenmeleri sağlanmalıdır.
5. Yaptırım caydırıcı olmalıdır. Çeki karşılıksız çıkan kişi, ödeme sistemine verdiği zarardan sorumlu tutulmalı ve kendisinin ödeme sistemini kullanması engellenmelidir. Bankacılık sisteminden örneğin kredi alamaması sağlanmalı, kredi kartları iptal ettirilmelidir.
6. Daha genel bir düzenleme olarak da çeklerde “Mali Risk Sigortası”na geçilmesine yönelik yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılmalıdır.

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Kirazdaki ihracat hedefi 300 milyon dolara yükseldi

Sibel Zorlu, güven tazeledi

Ambalajlı ihracata ödül

2024 hedefi 1 milyar dolar

Azerbaycan’dan İzmir Zirvesi

Singapur üzerinden Asya Pasifik pazarında büyüyecek

Arşiv