Bir Gün Değil Her Gün Sevgi

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık Bölümü Genel Reklamcılık Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özen Okat Özdem, Sevgililer Günü’nün erkeklere duygusal olma, hediye alma, organizasyon yapma ve düşünceli olmaya zorlama gibi rolleri dayattığını söyledi.

Her yıl dünyada 14 Şubat, “Sevgililer Günü” olarak kutlanıyor.  Valentine ismindeki bir din adamının adına ilan edilen bir bayram günü olarak ortaya çıktığına inanılıyor. Bazı toplumlarda Aziz Valentine Günü olarak da kutlanıyor. Günümüzde ise tüketim kültürünün bir ürünü olarak kutlanan “Sevgililer Günü” kişilere bazı roller dayatıyor.
           
Sevgililer Günü’nün tüketim kültürüne etkisini anlatan Doç. Dr. Özdem, duygusal olmaya, hediye almaya, organizasyon yapmaya ve düşünceli olmaya zorlanmanın Sevgililer Günü’nün erkeklere dayattığı roller olduğunu söyledi. Sevgililer Günü’nün bir tüketim kültürü çılgınlığı olduğunu, buna maruz kalmamanın imkânsız bir hal aldığını ifade eden Doç. Dr. Özdem, özellikle reklamların medyayı bir yarış alanı olarak kullandığını dile getirdi. Sevgililer Günü’nün ikili ilişkiler bağlamında ciddi sorunlara yol açtığını söyleyen Doç. Dr. Özdem,  kişilerin farklı beklentilere girdiğini ve yaratıcı olmaya ittiğini dile getirdi.

Sevgililer Günü’nün erkeğe yüklediği sorumluluklara değinen Doç. Dr. Özdem, “Toplumumuzda şöyle bir algı var, erkek kadını ön plana çıkartmalı, erkek kadının gururunu okşamalı, erkek kadına hediye ve çiçek almalı gibi bir anlayış, örf-adet biçimi olduğu için bu durumun toplumumuza özgü olduğunu düşünüyorum’’ diye konuştu. Sevgi ve aşkın her zaman değer verilmesi gereken kavramlar olduğu ve bu nedenle tek bir güne indirgenmesinin doğru bulmadığını söyleyen Doç. Dr. Özdem, “Sevgi söylendiği zaman değil, yaşatıldığı zaman güzel, o da tek bir günde olmaz ’’dedi.
Buse Uçurum/ Şebnem Subaşı     İZMİR (Ege Ajans)