NERDE KALDIN MEHDİ !

  • 0
  • 1.750
Yazı Boyutu:

 
Cemal  Mahcup , gerçekten insanı mahcup ediyor !

Her şey bu kadarda yüze vurulmazki.

Herkes bir kurtarıcı bekliyor ,yüz yıllardırmı desem bin yıllardırmı.

Ya gökten, ya yer altından ya gelecekten birisi çıkıp gelecek her kesin hakkını avucuna koyacak, hastalar iyileşecek,günahların kefareti ödenecek,hakkı yenenler hakkına kavuşacak,her şey olması gerektiği,ideal hale kavuşacak.

Yakın geçmişte Mardin Süryani klisesi “Mor Gabriel” de mahzen katlarında, kemerli duvar oyuklarında gömülmüş üstleri taşlarla örülüp sıvanmış duvar mezarlarında, önemli din adamlarının yattığını gördüm.Yattığı yanlış oldu oturduğu demek gerekiyordu.

Kıyamet koptuğunda ,İsa Peygamber çıkıp gelecek, onu yatarken karşılamak ayıp olur diye bir sandalyaye oturtup gömmek nezaket icabı olur diye cenazeyi oturur pozisyonda , İsa Peygamberin geleceği yöne yüzü dönük olarak yani doğuya doğru gömüşler, ve gömüyorlar.

İnsanların günahları çok, İnsan kötü, habire günah işliyor, Tanrının kendisine sunduğu yaşamı iyi geçirmiyor, Tanrıya doğru düzgün teşekkür etmiyor,ibadet etmiyor, ibadet etse bile samimi yapmıyor.

Her şeyin sonu olduğu gibi yaşamında sonu var,yaptıklarının hesaplanacağı vade var,bu dünyada yaptıklarından sığaya çekilme var ,her şey defterlere yazılıyor.

Yalanın ,dolanın ,rüşvetin,bahşişin,torpilin,nüfusun geçmeyeceği hesap tartı günü var.

Defteri temiz olanlar Cennete yamuk olanlar Cehenneme cezaya dosdoğru.

Kıyamet koptuğu zaman gelecek Kurtarıcı,kıyametin koptuğunun en büyük habercisi ve delili, artık yapacak bir şey yok.

Kurtarıcı her şeyi Tanrının izni ve drektifi ile bir hizaya sokacak.

O burnu büyükler, zalimler,zenginler, ağalar, beyler, kokona karılar,şımarık zenginler ,O ezdiklerinin  karşısında hesap verip cezaya çekilecekler,burda masum insanlara yaptıkları fitil fitil burunlarından getirilecek.

İnsanlar kendi oluşturamadıkları hayat standardına,sosyal statüye,feraha,zenginliğe ve umura Mehdi gelince kavuşacaklar.Binlerce yıldır bu umutla yolu gözleniyor Mehdi’nin.

İstek büyük,inanç sağlam,gidişat kötü,gelişememek, rahat yaşayamamak, hakkını arayamamak, zalimi alaşağı edememek,sürünmek, sefillik;had safhada.!

O gelsin bizi kurtarsın biz bir şey yapamıyoruz,hakkımızı arayamıyoruz,arasakta bulamıyoruz,başımızı kaldıramıyoruz,eziyorlar,birimizi iki yapamıyoruz elimizden alıyorlar.

Elimiz ayağımız tutuk,kazanamıyoruz arttıramıyoruz, O gelsin bizi kurtarsın.!

Asırlarca bu mantalite altında yaşayan topluluklar katı ve yasaklı düşünsel ve bedensel hayatlarında üst olduklarına kendilerini inandırmışlarca yönetildiler.

Milyarlarca insan sefil ve perişan yaşadı öldü,hep bir ümid ile.

Toplum artık o hale geldiki hep eli ilerde avucu yukarı bakarak isteme moduna kilitlendi.Senyörler neye layık görürlerse onu almaya, onu istemeğe, yalvarmaya, acındırmaya,aşağılamaları sineye çekmeye kodlandırıldılar.

Başını kaldırmaya çalışanların başı ezildi,öne çıkanların burnu kesildi,boynunu uzatanların boynu koparıldı.

Sadaka, iane, bahşiş,lütuf,hediye,araklama,sulandırma,çalma,çırpma,insanların normal davranış biçimi olarak algılandı,kabul gördü.

Toplumlarda özellikle geri kalmış tabir edilenlerde yöneticinin  yanlışları onun verdiği hediye ve sadakalarla kolayca kapanabilir hale geldi.

Halkın iradesi ile halkın kendini idare edebildiği kabul edilen yönetimlerde bile bu oldu.

Halk bir artı değer sağlamadan,bir fazla bir şey üretmeden veya üretemeden daha fazlasını talep etmeye başladı kendisinin oluru ile o üst yönetici makamlarına gelenlerden veya gelmek isteyenlerden.

Fazladan maaş, kapısına kadar getirilen rüşvetler,ikramiyeler talep etmeye başladı.

İnsanlar bu hayat bize dar geliyor daha fazla üretelim, daha fazla direnelim demeyi akıllarına bile getirememeye başladılar.

Bunları aklına getirenlerin akılları başlarından alındı.

Bu oturmuş dramanın üstesinden ancak tepedekinden daha kuvvetli olan bir güce ihtiyaç olmaktadır.

Bu güç zaman zaman kendini koruması için oluşturduğun güç tarafından yani silahlı kuvvetlerce açığa çıkarıldı. Ki şu anda Dünyanın bir çok yerinde bu tiyatro oynanıyor .

Ama silahlara sahip olanlardan onları elinde enstrüman olarak kullananlardanda daha kuvvetli b,ir güç var.

İlahi güç !

Tüm evreni yaratıp onu şaşmaz bir biçimde yöneten,dirilten, öldüren,sevindiren ,cezalandıran,yargılayan güç!

Ve bu gücün yeryüzündeki temsilcileri;Peygamberler ve onların getirdiği Tanrının emirleri ve müjdeleri.

İşte bu gücün sayesinde  İnsanlar ve  İnsanlık kurtulabilir,kurtarılabilir !

Toplum çaresiz,mutsuz,atıl kaldığı zaman baş kaldırmak şart olduğunda ; bu gücü arkalarına alanlar,bayrağı çeker ve  O kurtuluş gününün müjdecinin kendisi olduğunu ilan eder.

Ben Mehdi’yim !

Mehdi geldi, O Mehdi benim.!

Arkasına kurtarmak istediği halkı alır ve oyun işte tam burda başlar  !


Sudan kökenli olan Jamal Mahjoup Dünyada İngiliz yazar olarak tanınıyor.

Osmanlı İmparatorluğunun Afrikadaki Mısır ve Etyopyayıda içeren bölümünde ,büyük bir ayaklanma oluyor.

İngilizlerle birlikte Osmanlı adına bu toprakları yöneten Mısır hıdivi; Peygamberin rüyasında kendisine görev verdiğini  ve Mehdi olduğunu söyleyen kişiye karşı çok zor durumlara düşüyor.

İslam Aleminde düzene  ilk isyan eden kişi olarakta tanınan Sudanlı Mehdi, kendisinden sonraki bir çok baş kaldırınında ilham kaynağı olmuştur.

Halkı İngiliz ve Osmanlı zulmünden kurtarmak ve daha iyi bir hayat yaşatmak için Peygamberden aldığı talimatla ordu kuran,isyan kaldıran,Burnu büyük İngilizlere Hartumu ,çölleri dar eden Mehdi,sonra ne yapmış ?

Alametler Saatini ‘ okursanız, son yıllarda İslam coğrafyasında olan biteni anlamamız daha bir kolay olabilir !

Eyvallah !

YORUM YAZ